01 Şubat 2019 23:40

Seçimlere iki ay kala

Seçimlere iki ay kala

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Hemen başında söyleyelim; kaybedecekler…

AKP-MHP kaybedecek ve halklarımız kazanacaktır…

Seçim sistemi daha şimdiden AKP-MHP iktidarının kazanmasına uygun ayarlanıyor olsa da…

Kendi geleceklerini Türkiye’nin beka sorunu olarak sunup, işçi ve emekçileri, ezilen ve sömürülen milyonları yerel seçimde bir kez daha kandırmanın peşinden koşsalar da…

YSK, boş bir dairede onlarca oy, bir apartmanda yüzlerce, bazen binden fazla seçmenin aynı mekanda kayıtlı bulunmasını olağan karşılıyor olsa da… Şırnak’ta usulsüz seçmene 9 bini geçse de, polis evi gibi bazı kamu misafirhanelerinde usulsüz seçmen kayıtlarının varlığından, su kuyularına, stadyumlara seçmen kaydında bile bir beis görülmüyor olsa da kaybedecekler.

17 yıldır soyulup soğana çevrilmiş ülkeyi toz-pembe gösterme çabaları sürse de, yandaş medya üzerinden kara ak gösterilse de gerçeğin er ya da geç açığa çıkacağını kendileri de çok iyi biliyor.

25 yıldan bu yana başta İstanbul olmak üzere yerel yönetimler onların denetimindeydi. Şimdi İstanbul’un ulaşımı, trafiği, yapılaşmasını çözeceklerine inanan yok. Dahası “Tarlabaşı’nda tarla yokmuş” diyen, önce istifa etmeyeceği ilan olunan, ancak zorda kalınca TBMM Başkanlığından istifa edeceğini beyan edenlerin cehaletine de, ona kefil olana da artık kimse itibar etmeyecektir.

Yeter ki doğru, yerinde ve yoğun bir çaba gösterilebilinsin… Birlik ve beraberlik sağlansın…

İşçi ve emekçilere, her dilden her inançtan halkımıza gerçekler somut ve yerinde anlatabilsin…

Zira milyonlarca işçi ve emekçinin kötü gidişatı etinde kemiğinde hissettiği günlerin içindeyiz. Her geçen gün daha da kötüleşen yaşam ve çalışma koşulları emekçileri derinden vurmaya devam edecektir.

Türkiye’nin başına ördükleri felaketin onlar da farkındadır…

Onun içindir ki, biz kaybedersek, kadınlar sokağa başörtülü çıkamayacak diyor biri… Yüzde 52 almazsak ipe çekip kazığa çekerler bizi diyor bir başkası… İç savaş çıkar diye buyuruyor bir diğeri…

Hem dünya işleri hem ahiret işlerini kilitlediler yerel seçimi… Kulluğu dayatıyorlar… Laiklik ve yurttaşlık kapsamlı az çok ne kazanım varsa yok edilmek isteniyor.

Ülkenin parsel parsel satılıp yağmalandığı yetmemiş gibi, hep bir örtü olarak kullandıkları din istismarını ifrata vardırarak seçim kazanmak istiyorlar. MHP milliyetçiliği, AKP dini, dindarlığı dilinden düşürmüyorsa bundandır. Adeta din ve milliyetçilik tacirliğine soyundu bir bölümü… Burjuva parlamenter sistemi bile hepten ortadan kaldırmanın, faşizmin egemen hale getirmenin çabasındalar…

Çünkü kaybettikleri an başına gelecekleri biliyorlar. İşledikleri suçların, gaspların farkındalar…

Kaybetmeleri halinde halkın başına kötü şeyler gelecekmiş gibi izah edip, kendi açmazlarını gizlemeye çalışıyor olsalar da, halk gerçeği görüyor artık. Hem halkın zerre kadar suçu günahı yoktur yaşanan adaletsizliklerde, yolsuzluk, rüşvet ve hırsızlıklarda…

AKP’ye ve Cumhur ittifakına oy vermenin cennette bir nadide köşe sahibi olmakla eş anlamlı olduğunu söyleyenlerin peydahlandığı bu süreçte oluşumuz onların kaybettiğinin delaletidir.  Korkularını din istismarıyla aşmanın hesabını yapıyorlar.

Eğitim bakanlığı da yapmış olan, şimdilerde Sivas Milletvekili olan bir zât-ı muhterem AKP’ye oy vermenin “Ruz-i mahşerde (kıyamet günü) beraat belgesi (kurtuluş)“ olacağını buyurmuş. Sivaslı emekçi kardeşlerimiz, hiçbir dindar buna kanmayacaktır…

Artık sadece genel seçim hesabıyla değil, ahirette yer seçme seçimine dönüştürüldü 31 Mart seçimleri…

İşsizlik artmış, enflasyon yükselmiş, alım gücü düşmüş, eğitim, sağlık bitmiş, asgari ücret bile ödenmeyen düşük ücretlerle çalışma dayatılmış, sanayi bitmiş, tarım hayvancılık tüketilmiş, marketlerdeki fiyatlar dudak uçuklatıyormuş, patlıcan, biber kabak bile ateş pahasıymış, esnaf iflas etmiş ne gam…

Yollar, tüneller, köprüler, havalimanları, şehir hastaneleri ipotek edilmiş, doğmamış çocuklarımız bile borçluymuş, doğa talan ediliyormuş, kıyılar, sahiller, fabrikalar, madenler, tüm değerlerimiz satılmış, köşede bucakta kalanı satışa çıkarılmış, IMF’ye borç veriyoruz yalanı yanı sürerken dış borç 500 milyar dolara dayanmış, Türkiye emperyalistlerin esiri haline getirilmiş ne gam…

Yandaş müteahhitlere peşkeş sürüyormuş, yoksulluk sınırında yaşanıyormuş, açlık sınırında milyonlar varmış, bir avuç para babasının zenginliğine zenginlik katılıyormuş ne gam…

Yasama, yürütme yargı ortadan kaldırılmış, tek ses tek adam yönetimi oluyormuşuz ne gam…

Gerçekleri ters yüz ediyorlar. Karanlık tabloyu tozpembe göstermeye çalışıyorlar. Kendi ikballeri için çırpınıyorlar.

Ama artık halk uyandı kardeşler…

Bu seçimde AKP-MHP ittifakını zayıflatacak her çaba hayati derecede önemlidir… HDP’nin bazı yerlerde seçime girmemesi de bu kapsamdadır.

Bu diğer burjuva düzen partilerine güven anlamı taşımaz.

AKP-MHP’ye kaybettirmek, geleceğe yol açmanın olanağıdır…

Bu dönemi atlatmayı, aynı zamanda işçi ve emekçilerin bilinç ve birikim sağlayarak yarınki günde kendi hesaplarına bir yol açmaya kalktıkları bir olanağa dönüştürmenin öngörüsü ve hazırlığı içinde hareket edilebilirse, önümüzdeki günler karanlığı yarmada ileri hamlelere sahne olabilecektir…

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...