Transfer ve hakemler
Fotoğraf: Envato
Bir yerde, futbol gündeminin ana konuları transfer ve hakemler ise bu, oradaki futbolun gelişmemiş olduğunun göstergesidir. Transfer haberleri ile hakem tartışmalarının baş belirleyici olduğu sığ döngüden çıkılamadığı sürece de futbolun yerinde sayacağından şüphe edilmez. Örnek, ülkemiz…
Transfer ve hakem konusu o derece ön planda ki, teknik direktörler de dahil olmak üzere hiç kimse oyunun teknik ve kültürel boyutu ile ilgili konuşmuyor. Zaten oyunla ilgili anlamlı konuşmalar yapabilmek, diğer bir deyişle oyunu doğru bir şekilde çözümleyip buradan oyunu geliştirici düşünceler, tezler üretmek bilgi gerektirir. Yapılan konuşmalara baktığımızda ise bilginin kırıntısına dahi rastlamıyoruz. Hiçbir anlam ve değer taşımayan boş yorumları, değerlendirmeleri, tartışmaları ve polemikleri eksik etmeden, sürekli bir itiş kakış halinin hüküm sürdüğü alabildiğine güdük bir ortamda meşrebimizce takılıyoruz işte!..
Oyunu anlamak, oyunu öğrenmek/öğretmek ve oyunu güzelleştirmek gibi bir dert, bir niyet olmayınca, ne oyunla ilgili bilginin ne de oyunla ilgili konuşmanın gereği ve anlamı kalıyor.
Özetlemek gerekirse, futbolumuzda hem teknik hem de düşünsel anlamda çapsızlığın, vasatlığın mutlak bir egemenliği söz konusu ve bu egemenlik daha uzunca bir süre de varlığını koruyacağa benziyor…
Takım kötü sonuç alınca, ilk olarak sorumluluk hakeme yüklenir. Hakem hataları konuşulmakla kalmaz, bir de bu hatalar üzerinden saha dışında kurulduğu varsayılan tezgahlara gönderme yapılır. Ama iddialar hep soyut aşamada kalır. Somut bilgi verilmez. Göndermeler, imalar havada uçuşsa da nedense tezgahları planlayanların ismi asla açıkça zikredilmez. Karanlık güçlerin maşası sayılan hakemlere ise yüklenildikçe yüklenilir. Hatta iş öyle bir noktaya gelir ki, kulübün çıkarlarını cansiperane şekilde savunup tarihe efsane (!) nitelemesiyle geçmeyi kafasına koymuş ve bu uğurda pespayelikte sınır tanımayan kimi yöneticiler bazı hakemleri “istenmeyen adam” ilan ederken, kimileri ise bazı hakemlerin meslek hayatını bitirmeyi kendisine misyon edinir.
Ne de olsa hakemler, kendilerini taraftarların gözünde parlatmak isteyen yöneticiler için en kolay hedeftir…
Söz gelimi, orta sahadaki bir mücadele sırasında hakemin verdiği yanlış faul kararı sonucunda gol yediklerini iddia eden teknik direktörlere, yöneticilere tanık oluyoruz. Oysa o pozisyonda hakemin verdiği karara değil, futbolcularının daha altyapıda öğrenilmesi gereken futbolun temel savunma ilkesine tamamen ters bir şekilde pozisyon almasına dikkat çekseler hem oyuncularını hem de oyunu geliştirmek adına önemli bir iş yapmış olurlar. Ama böyle temel bir futbol bilgisine kendileri de sahip değil belli ki…
Hakem yanlış karar verir, doğru karar verir. Oyunun gelişimi açısından bunun bir önemi yoktur. Dünyanın her yerinde hakemler hata yapıyor. Önemli olan hakem hataları karşısında takınılan tavırdır. Bilginin egemen olduğu yerde hakem hataları, insan biyolojisinin kapasitesel gerçeği de göz önüne alınarak oyunun bir parçası kabul edilir ve doğal karşılanırken, cehaletin hüküm sürdüğü yerde ise hakem hataları, arkasına sığınılacak bahane fırsatı olarak görülür…
Oysaki futbolun gelişimi açısından sorun hakem hataları değil, oyuncunun, rakibin ayağındaki topa ne taraftan müdahale etmesi gerektiğini bilmemesidir…
Bilimin ve bilginin önemsenmediği bir ortamda her beklenmedik sonuç transfer histerisini de tetikler. Böyle durumlarda, takımda aksayan mevkilere takviye yapmak üzere hemen pek çok yabancı oyuncunun ismi gündeme çıkar. Sorunların üstesinden gelmenin başka türlü yöntemleri de olabileceği akıllara gelmez. Çünkü kafalar bilgilenmeye, öğrenmeye değil, günü kurtarmak üzere transfere koşullanmıştır…
Kazanma odaklı bakış açısının egemen olduğu futbol ortamında ilgi, elbette ağırlıklı olarak transfer ve hakemler üzerinde toplanacaktır…
- Federasyon değişecek, işler düzelecek!.. 18 Nisan 2024 04:30
- Fanatizm faşistliktir! 11 Nisan 2024 05:05
- Değerler eriyor, rezillik genişliyor 04 Nisan 2024 04:28
- Yeter ki gereken dersler çıkarılsın 28 Mart 2024 04:16
- Yol uzun, mücadele zorlu 21 Mart 2024 04:24
- Şampiyonluk değil çirkeflik yarışı 14 Mart 2024 04:39
- Futbolumuzun seviyesi(zliği) 07 Mart 2024 05:35
- Spor bunun neresinde? 29 Şubat 2024 04:00
- İkiyüzlülüğün ahlakı 22 Şubat 2024 04:46
- Her şey eskisi gibi 15 Şubat 2024 04:37
- Yöneticilikte ergenliğe takılanlar! 08 Şubat 2024 04:35
- Futbolun cazibesi 01 Şubat 2024 04:21