20 Aralık 2018 00:05

Barışı korumak

Barışı korumak

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Barış akademisyenleri, birkaç gündür “Barışı koruyoruz” sloganıyla çağrıda bulunuyorlar. Haklılar.

Barışı koruyorlar ve barışı korumak şart. İnsan onuruna saygının gereğidir barışı korumak.

Peki insan onuru nasıl korunur?

Haklara ve özgürlüklere sahip olarak korunur.

Bunun yolu da barıştan geçer.

Nasıl mı?

İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nin kabul ve ilan edilişinin 70. yılındayız. Hak savunucuları, hem bu büyük insanlık idealini temsil eden bildirinin kabul ve ilan edilişini kutluyor, hem de bu idealler için mücadele ediyor ve dayanışmada bulunuyorlar.

Akademisyenler de, Çağlayan Akademisi’nde işte bunu vurguluyorlar.

Değil mi ki Evrensel Bildiri’nin giriş bölümünde barışa vurgu yapılıyor ve değil mi ki, bildirinin 28. maddesinde bildiride yer alan haklara ve özgürlüklere sahip olmak hem ulusal/sosyal düzenler bakımından hem de uluslararası düzen bakımından haktır.

İnsan hakkıdır. Yani barışı talep etmek insan hakkıdır. Barışı korumak insan hakkıdır. Barışı örmek de, bunun için çaba göstermek de insan hakkıdır.

Çünkü savaş, şiddet, çatışma insan haklarının korunması, kullanılması, geliştirilmesinde bir engeldir. Barışın temeli, haklar ve özgürlüklerdir. Başka bir ifade ile, barış, haklar ve özgürlükler temelinde yükselir. İnsanların -tüm insanların- barış hakkı vardır.

Bianet’te İrem Afşin Barış Akademisyenleri davaları için, davaları düzenli olarak takip eden ve haberleştiren ve raporlayan akademisyenlerle (Aslı Odman, Alper Açık, Can Candan, Yonca Demir ve Nazım Dikbaş) görüşmesini ve davalardaki son durumu -17 Aralık 2018 itibariyle- raporlaştırmış (). Buna göre, 11 Ocak 2016 tarihli “Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı bildiriye imza atan (ilk imzacılar olarak 1128, ikinci imzacılarla birlikte toplam 2212) akademisyenlerden 536’sı hakkında TMK 7/2. maddeden  dava açılmış.

TCK 301. maddeden izin talebinde bulunulan ve durma kararı verilen dosya sayısı 41.

Sonuçlanan dava sayısı 62. Bunun 53’ünde hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı verilmiş. Ertelemeli hapis cezası 2 ve ertelemesiz hapis cezası verilen dosya sayısı da 7.

Türkiye’nin siyasal ve hukuksal düzenine bakar mısınız? 

Düzen, Profesörler Büşra Ersanlı, Füsun Üstel, Ayşe Erzan, Nesrin Sungur Çakmak, Özdemir Aktan, Gülhan Türkay, Gençay Gürsoy, Yrd. Doç. Lütfiye Bozdağ’ı hapse gönderecek. Ceza veriyor. Ertelemesiz ceza veriyor. Ne için? Fikirlerini açıkladıkları, bu yolla barış istedikleri için...

Unutmadık, aklımızdadır. Barışın elçisi Tahir Elçi’yi 28 Kasım 2015’te öldürmüşlerdi. Barış için çok büyük emekler harcamış Sırrı Süreyya Önder’i de hapse gönderdiler, 15-20 gün önce.

Kim barış istiyorsa, yaptırımla karşılaşıyor. Ben bu satırları çarşamba günü sabah yazıyorum ve TİHV Başkanımız, çok değerli insan hakları ve Barış Ssavunucusu Şebnem Korur Fincancı da barış bildirisi nedeniyle aynı saatlerde Çağlayan Akademisinde derste bulunuyor. Yazıyı Evrensel’e gönderme vakti geldi. Davanın sonucundan haberdar değilim.

Bildiğim şu:

Akademisyenler, Çağlayan’da hepimiz için, tarihe not düşüyorlar.

Hakikatin notu bu…

Barış notu…

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...