‘İşsizlik, yoksulluk ve güvencesizliğe’ karşı mücadelede bir adım

KESK Genel Merkezi’nin aldığı karar doğrultusunda beş ilde (İzmir, Samsun, İstanbul, Diyarbakır, Adana) yapılacak olan bölgesel mitinglerin ilki bugün İzmir’de yapılacak.

“Yoksulluğa, güvencesizliğe, işsizliğe karşı; birlikte mücadeleye” temalı mitinge KESK’e bağlı sendikaların İzmir şubelerinin, işyeri ziyaretleri, afişler, el ilanları, kentin çeşitli meydanlarında dağıttıkları bildirilerle işçileri, emekçileri, her kesimden halkı mitinge katılmaya davet eden çağrılar yaptıkları da belirtiliyor.

DİSK Bölge Temsilciliği, DİSK’e bağlı sendikalar ile İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri Platformu’nun da KESK’in düzenlediği mitinge destek vereceği gelen haberler arasında.

ETKİLİ BİR MÜCADELE İÇİN BİRLEŞMEK GEREK

Gazetemize yansıyan haberlerden de görüyoruz ki, KESK’e bağlı şubelerin ve emek mücadelesi çevrelerinden miting çağrıları, bu mitingde dile getirilecek talepleri, işçilerin kamu emekçilerin olduğu kadar, tüm halka yönelik baskılar ve hak gasplarına karşı taleplerdir. Dahası, krizin faturasını halka çıkarmak üzere “topyekün bir mücadele” başlatmış olan hükümetin uygulamalarına karşı her kesimden emekçiye birleşme çağrısıdır. Aksi halde, faturayı sadece KESK üyeleri, sadece kamu emekçileri, sadece şu ya da bu kesim değil tüm emekçiler ödemek zorunda kalacaklardır.

KESK bu mitinglerin temasını belirlerken, öyle anlaşılıyor ki, krizin faturasının ifadesi olan “yoksullaşma”, “işsizlik” ve “güvencesizlik” gibi konuları merkeze alarak, tüm emekçilerin taleplerini kapsamasını da düşünmüştür.

Kaldı ki bugün, herhangi bir kesimi ilgilendiren hangi önemli talebi ele alırsak o talebin aslında tüm emekçileri ilgilendirdiğini de görüyoruz.

Gerek sermaye ve hükümetin uyguladığı ekonomik politikaların halkın hayatına yansımasında gelinen boyut, gerekse ekonomik krizin giderek her kesimi içine alacak biçimde genelleşip derinleşen etkileri, tüm emeği ile geçinen toplumsal kesimlerin başlıca taleplerini de birbirinin içine geçirmiştir.

YOKSULLUK, GÜVENCESİZLİK VE İŞSİZLİK HIZLA BÜYÜYOR

KESK’in bu mitingleri için belirlediği ortak tema; “yoksulluğa, güvencesizliğe ve işsizliğe karşı mücadele”dir.

“İşsizlik”, önceki gün TÜİK’in yayımladığı verilerde de açıkça görüldüğü gibi, “önlenemez” bir biçimde yükselmektedir. Ekonomideki gelişmeler işsizliğin giderek büyüyen bir sorun olduğunu ve eğer işçiler, emekçiler ortak bir mücadelede birleşemezlerse, daha büyüyerek yayılmasının kaçınılmaz olduğunu göstermektedir.

“Yoksulluk” sorunu da Türkiye’de zaten önemli bir sorunken, kriz sürecine girilmesi ve iki aylık bir dönemde katlanarak, enflasyonun 15 yılın zirvesine çıkmasıyla (yüzde 25’lere dayanmasıyla), olağanüstü artış göstermiştir.

“Güvencesizlik” de artık, tüm emeği ile geçinenlerin en büyük, kabusa dönüşmüş sorunlarının başında gelmektedir. Taşeron işçilerinden hekimlere, dün bir kez daha gördüğümüz gibi en seçkin üniversitelerinde (Boğaziçi ve Bilgi üniversitelerindeki akademisyenlere yönelik dün sabah saatlerindeki operasyon) en saygın öğretim üyelerine kadar emeği ile yaşamını kazanan hiçbir vatandaşın iş güvencesi kalmamıştır.

MİTİNGLERİ İYİ DEĞERLENDİRMEK ÖNEMLİ

Evet işsizlik, yoksulluk ve güvencesizlik, tabiri caizse, “kapitalizm mahşerinin üç atlısı”dır ve bütün kapitalist ülkelerde de bu sorunlar giderek daha da büyümektedir. Ki, bu sorunlar kapitalizm var oldukça olmaya da devam edecektir. Ama bizim ülkemizde; “tek parti tek adam rejimi” doğrultusunda atılan adımlar ve iktidarın uyguladığı ekonomik politikalar tarafından bu sorunlar, kapitalizmin genel bir hastalığı olmanın ötesine geçirilerek, her kesimden emekçiler için “somut”, “yakın”, her emekçinin günlük yaşamını yakından ilgilendiren “çok can acıtıcı sorunlar” haline getirilmiştir.

Bu yüzden de krizin faturasını reddetme mücadelesine de “işsizlik, yoksulluk ve güvencesizliğe karşı mücadele” başlıca üç dayanak olarak görülebilir. Onun içidir ki KESK’in beş bölgede yapacağı mitingler, “KESK ve bağlı sendikaların taleplerinin ve günün koşullarının gerektirdiği geniş katılım ve mücadeleyi ortaklaştırmak için ne kadar gayret sarf ettiğinden bağımsız olarak”, her kesimden emekçilerin kendi örgüt ve talepleriyle güç vermesi gereken mitinglerdir.

Bu yüzden de bu mitinglerin, krizin yükünü reddetme mücadelesi ve taleplerin yaygınlaştırılması ile emek cephesinde motivasyon ve mücadelenin ilerletilmesinin dayanağı olarak değerlendirilmesi önemli olacaktır.