04 Kasım 2018 01:35

Karanlıktakiler

Karanlıktakiler

Fotoğraf: Envato

Paylaş

BOZULMA
Düşlerimiz bozuldu. Kopuk kopuk. Uykularımız gibi. Yaşadıklarımızdan yansıyan karanlıkta.

SIKIŞIKLIK
Güneşi yansıtmayan betonlarla, yağmur sularını çekmeyen asfaltlarla, sokakları doldurup taşan en renkli arabalarla çevrildik/çevriliyoruz. Birbirimize değercesine sıkıştık/sıkıştırılıyoruz. Her gün. Artarak.

O GÜNDEN BERİ
Gün ortası karardı. Su yerine kan aktı. Kan beslemez çiçekleri. O günden beri kurudu kaldı hepsi.

BOZUK
Gün bozuk, gece bozuk. Güneş kısık, Ay karanlıkta. Ses çıkmıyor sessizlikten. Görüntü yok, silik birkaç çizgi. Gittikçe yiten. Gece, yayını çeken bir keman şimdi, bozulmadan önce. İnce ince ses veren.

BAĞIRMAK İÇİN
Sesimi çıkarmıyorum diye dilsizim, duymuyorum diye sağırım, görmüyorum diye körüm sanıyorlar. Oysa duyduklarımın, gördüklerimin hepsini sesime katıyorum. Bağırmak için.

KARANLIKTAKİLER
Ellerimizle yardık toprağı çamurundan arıttık. Yağmurda kamçılanırcasına ıslanarak. Yarı aç, ıslak, uykusuz. Kumu, kireci kararak ellerimizle döktük betonu. Göğü yere, yeri göğe ulaştıracak uzayıp giden pistleri oluşturduk. Taş taş üstüne koyduk, kumanda kulesini yükselttik. Alana ilk uçağın inmesini beklerken karanlıkta bulduk kendimizi. Sabahı göremediğimiz/göstermedikleri karanlıkta. İlk uçak piste indiğinde alkış tutan kalabalık arasında biz yoktuk. Uçağa hiç binmemiş olan, yerle göğü birleştiren bizler. Karanlıktakiler.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa