27 Ekim 2018 00:15

Sanki mafya dizisi: Cinayetin üstü ‘ticaret’le örtülüyor

Sanki mafya dizisi: Cinayetin üstü ‘ticaret’le örtülüyor

Fotoğraf: Envato

Paylaş

2 Ekim’de Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda öldürülmesinden beri, “Kaşıkçı cinayeti” konusunda açıklamalar, dünya yüzeyine adeta dalga dalga yayılmış bulunuyor. Öyle ki, Eski CIA Başkanı, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’dan sonra CIA’nın yeni başkanı Gina Haspel de Türkiye’ye gelip kanıtları, hatta söylenenler doğruysa “cinayetin kaydını” da birinci elden izledi. Beyaz Saray da Hospel’in, Türkiye dönüşü Trump’ı bilgilendirdiğini açıkladı.

Körfez ülkeleri bir yana bırakılırsa (Onlar, cinayetin hemen arkasından, “Suudi Arabistan yönetimi ne derse doğrusu odur” deyip ortadan çekildiler), hemen her ülke, bu cinayetin ne kadar vahşice, uluslararası ve insani her kuralın çiğnendiği bir cinayet olduğunda hemfikir görünüyor.

HEMEN HEMEN AYNI NOKTADA BULUŞTULAR

Cinayetin doğrudan tarafı üç ülke dikkate alındığında da;

- Suudi Arabistan’ın, ortaya çıkan gerçekler karşısında, cinayetin “planlı” olduğunu ve Suudi Arabistan’da tutuklanan 18 kişi tarafından işlendiğini kabul etmiş bulunuyor. Böylece Suudiler, “Cinayet işlendiyse ceset nerede?”, “Cinayeti kim planladı?” gibi sorulara karşı da, bu 18 tetikçiyi göstererek, ‘Bu soruların muhatabı onlar’ deme imkanına sahip oluyor.
- ABD, Suudilerin bu açıklaması karşısında; Kral Selman’ın ve bazı küçük şüpheler bulunmasına karşın Prens Muhammed bin Selman’ın bu cinayetin dışında olduğunu benimsemiş bulunuyor. Nitekim, ABD Hazine Bakanı daha birkaç gün önce Prens Selman’la, uzun bir toplantı yaptı.
- Türkiye ise; bu vahşi cinayetin işlendiği ülke olarak, Kral Selman’a tam güveniyor. Bunu Cumhurbaşkanı Erdoğan açıkça ifade etti. Ancak Prens Selman konusunda Erdoğan, ABD’den biraz daha fazla soru işaretine sahip ve o konuda “ima”nın ötesinde bir şey söylememeyi tercih ediyor. Çünkü, bu vesileyle Erdoğan, Kral Selman’la ilişkileri iyileştirerek Suudilerle sorunlarını çözmek istiyor. Ama, Suudilerle sorunlar o kadar da basit değil! Tabi bu arada Erdoğan, “Madem ki cinayet bizim topraklarımızda işlendi o zaman katilleri biz yargılayalım” talebini öne sürse de bu talebin bir karşılığının olmadığını kendisi de biliyor.

‘TİCARET SAVAŞLARI’ DÜNYASINDA CİNAYET VE TİCARET

Yücel Özdemir arkadaşımız dün, gazetemizdeki köşesinde, ne Almanya’nın ne de öteki AB ülkelerinin, bu cinayet karşısında Suudi Arabistan’la ilişkilerini belirlerken, yaptıkları ticaretten vazgeçmeyi, örneğin gerçek anlamda bir “silah ambargosunu düşünmediklerini” belirtiyordu. Dahası bu konuda AB hükümetlerinin, kamuoyu baskısıyla attıkları kimi adımları da, ilk fırsatta geri almak üzere attıklarına dikkat çekiyordu.

Aslında AB ve Almanya’nın hiçbir diplomatik, siyasi, ahlaki, adli sorunu, “çıkar”ın önüne geçirmeyen tutumlarının, ABD ve Türkiye başta olmak üzere diğer ülkelerin de tutumu olduğunu söylemek yanlış olmaz.

Çünkü emperyalist-kapitalist dünyada, ülkelerin ve tekellerin çıkarının önüne hiçbir kural, kaide, isterse bunlar en kutsal, en yüce değerler olsun, geçmez, geçemez! Hele de günümüzde, ülkelerin, tekellerin arasındaki rekabetin artık, “ticaret savaşları” kavramıyla karşılandığı bir dönemde “çıkar”ın her şeyin önüne geçmesi daha da tartışılmaz hale gelmişken!

Bu yüzden Kaşıkçı cinayetinde “vahşet”, “insanlık”, “uygarlık değeri”, “diplomatik gelenekler” üstüne onca gürültü koparılmasına karşın; hükümetlerin, cinayetin gerçek faillerinin ortaya çıkarılmasından daha çok, tepkilerin yatıştırılması ve bölgesel çıkarları ile Suudi Arabistan’la ticaretleri zarar görmeden bu badireden çıkma arasında bir “uzlaşma” arayışı içinde olmaları şaşırtıcı değildir.

MAFYA DÜZENİYLE NE FARKI VAR?

Toplam açısından bakıldığında, “Kaşıkçı cinayeti”nde gelinen yerde; cinayetin Suudi Arabistanlı bir grup katil tarafından işlendiği konusunda bir “ortak görüş” ortaya çıkmıştır! “Sonuçta suçlanacak katiller bulunmuştur. Muhtemelen onlar suçlarını itiraf edecektir. Öyleyse daha çok deşelemenin kimseye bir faydası olmaz” diye düşünülmektedir.

Kısacası “Kral ve Prens Selman’ın dışında tutulacağı bir konsensüs oluşursa bu herkesin çıkarınadır” noktasına gelinmiş görünmektedir.

Cinayet mi, planı kim mi yaptı, gerçek katil kim mi?..

Bunun ne önemi var; yeter ki ticaret yürüsün!

Sanki bir mafya dizisi izliyoruz!

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...