24 Eylül 2018 00:52

Çalışma hakkı

Çalışma hakkı

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Temel insan hakları arasında yer alan çalışma hakkı; her insanın insan onuruna yakışır bir hayat idame ettirebileceği iş ve gelire sahip olma hakkını ifade eder.

Emek gücü açısından yaşam hakkıyla doğrudan bağlantılı olan bu hak, Birleşmiş Milletler Ekonomik Sosyal ve Kültürel Haklar Komitesi’ne göre insan onurunun ayrılmaz bir parçasıdır. Komite, bu hakkın felsefi değeri olan bir ilkeden ibaret olmayıp, açık hukuksal yükümlülükler doğrultusunda geniş anlamda tanınmasını öngören bir yaklaşımı benimser.

Öte yandan Evrensel Beyanname, Avrupa Soyal Şartı ve daha birçok uluslararası kaynağa göre çalışma hakkı, kişinin istihdamda olma haliyele de sınırlandırılamaz.

İş güvenliği, adil ücret hakkı, ayrımcılığa ve feshe karşı korunma ve örgütlenme hakları da çalışma hakkı kapsamında yer alır.

Yani işçileri, istihdamda kalma koşulunun devam ettirilmesi karşılığında ücret, dinlenme hakkı ya da sağlıklı ve güvenli bir ortamda çalışma hakkından feragat etmeye zorlamak çalışma hakkının ihlal edilmesi demektir. Ve suçtur.

Buna karşılık işçilerin haklarını araması ise suç olmayıp, hukuksal güvencenin bir parçasıdır. Çünkü ‘güvence’ kavramı, hak arama ve koruma yollarının varlığını da kapsar. * 

Ayrıca işçilerin çalışma koşullarını olumsuz etkileyen uygulamalara karşı toplu eylem hakkı da vardır. Kapsamı işyeri ve çalışma koşullarıyla sınırlı olmayan bu hakkın dayanağı ise Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, AİHM kararları ve ILO belgeleridir.

Hal böyleyken; sağlıksız ve güvensiz koşullarda çalışmaya zorlandıklarını ve aylardır ücret alamadıkları belirten havaalanı işçilerinin eylemi ise kitlesel gözaltılar sonrasında onlarca işçinin tututklanmasıyla son buldu.

Kaldı ki; talep edilen haklar sadece uluslararası hukukun değil yürürlükteki İş Yasasının da güvencesi altındaydı.

Mahkeme tutanaklarında; işçilerin günde sadece 2 öğün yemek yiyebildikleri, kendilerine verilen içme suyunun bile sınırlı olduğu, şantiyedeki bazı işçilerin iskele olmadığı için kaygan zeminde merdivenle iş yaptıkları ve bu sağlıksız koşulları yetkililere defaatle belirttikten sonra eyleme geçtikleri yer alıyor.

İşçilerin en temel nitelikteki hak taleplerini bile “suç” sayan bu tutuklamalar, emek sermaye çelişkisinin önümüzdeki süreçte daha da derinleşeceğinin karinesi niteliğinde.

Bu yanıyla da sadece havaalanı işçileri için değil, sınıfın bütünü bakımından oldukça önemli.

* Mesut Gülmez(2009): İnsan Hakları Olarak Sosyal Haklar ve Sosyal Haksızlıklar

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...