16 Eylül 2018 00:10

Dönüşüm

Dönüşüm

Fotoğraf: Envato

Paylaş

HEPSİ O KADAR

Bütün yaptıkların, yapamadıklarının bir görüntüsüdür yalnızca. Su üstünde görünür bir parça olarak kalan. Herkesin görebileceği biçimiyle. Hepsi o kadar işte.

KANAYAN BENİM

Ateş altındayız. Vuruluyoruz birer birer. Ben gölgemi taşıyorum sırtımda, gölgem beni. Öylece koşarken gölgem vuruluyor, kanayan benim.

AĞIZSIZ

Görmeyen gözlerle izletiyorlar, duymayan kulaklarla dinletiyorlar olanları. Konuşmayan ağızlarla.

YOKLUK

Televizyonlarda görüntü varsa ses yok. Ses varsa görüntü yok. Bir şey yok yani. Hiçbir şey.

BENLİK

Ne gördünse ben gördüm. Ne duydunsa ben duydum. Ne söylenecekse ben söyledim.

SEVDADIR

Sevdadır yaşamı tetikleyen. Havayı, suyu, toprağı yeniden. Ateşi yakan da, söndüren de sevdadır. Biri çok, çoku bir ederek.

DÖNÜŞÜM

Bir güz gününü bahara döndüren sevdadır/sevdamız. Bir güz günü ağaçların yaprakları savruluyorken çiçeklenmesi yeniden. Dirilişi ikimizin. Yaşamın yenilenişidir. Hepimiz için.

YAZ IŞILTISI

Yaz bizi ısıtıyor hâlâ. Upuzun yattığı yerden. Başına üşüşen kara bulutları topluyor, denizi tarıyor tırnaklarıyla. Ayaklarıyla itekliyor güzü. Hem gece, hem gündüz. Kırpmadan gözünü. Yıldızlara, aya, güneşe vererek sırtını. Isıtıyor bizi. Işıltılarla. Bir de kendini.

SÜREKLİ

Gözyaşı hep vardır. Güldüğümüzde de, ağladığımızda da. Gülüyor muyuz, ağlıyor muyuz şimdi sürekli akan gözyaşlarımızla?

SESSİZLİĞİN SESİ

Her sessizliğin bir sesi vardır. Sessizliğin sesidir o. Dinlenir kendi içinde. Biriktirir, sindirir. Coşkun akan bir ırmak olur. Akan, akıtılan kanı te-mizleyen. Denize ulaşır, deniz kabarır, gök gürler. Yağmur olur. Yanan, yakılan ateşleri söndüren.

NİNNİLERLE

Hep uyutulduk ninnilerle. Söylevlerle sonrasında. Şimdi jetler, obüsler, füzelerle gök gürlüyorken; alt üst oluyorken tanklar, toplar, makinelilerle topraklar; ateş saçılı-yorken, oluk oluk akıyorken kan, ninniler artık uyandırmalı seni. Ayaklandırmalı söylevler artık herkesi.

DÜZELTME

Bir düş düzeltebilir belki yakılıp yıkılan evleri, ateş altındakileri, savrulan küllerin ortasında kaçışanları, enkazı, enkazın altında kalanları. Uyuyabilen varsa geceleri…

YAKILAN

Yanan ormanlarda yakılan ince kanatlarıdır kelebeğin. Taç yapraklarıdır çiçeklerin. Arıların artık ulaşamadığı.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...