12 Eylül 2018 00:19

Fındık üreticisi, siyasi tutum almadan kurtulabilir mi?

Fındık üreticisi, siyasi tutum almadan kurtulabilir mi?

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Fındık üreticisi; bir yandan “rekolte” düşüklüğü, öte yandan hükümetin “piyasaya girmeyerek” fındık üreticisini uluslararası fındık tekellerinin ve yerli iş birlikçisi tüccarın kucağına itmesinin kıskacında.

Son haftalarda şiddetli yağış ve “sel”in yol açtığı zarar ziyanla birlikte fındık üreticisinin sıkıntıları daha da büyümüş bulunuyor.

Fındık üreticisi feryat ediyor ama ne Tarım Bakanlığı ne de AKP başta olmak üzere sermaye partilerinin bölge milletvekillerinin kulağı bu feryatları duyuyor. Dahası, AKP’nin Ordu milletvekilleri, TMO’nun piyasaya girmemesinin üreticinin lehine olduğunu iddia ediyorlar; bu nedenle de TMO’nun piyasaya müdahale etmesini istemiyorlar!

TÜM KÖY SEN, ÜRETİCİNİN TALEPLERİ VE MÜCADELESİ İÇİN ÇALIŞIYOR

10 gün kadar önce, MHP Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt, Ordu’ya gelip esip yağdı; üreticinin nasıl zorluklar içinde olduğunu yana yakıla anlattı; “TMO nerede, neden taban fiyat ve rekolte açıklamıyor?”, “Eğer hükümet duruma müdahale etmezse Cumhurbaşkanlığı önüne çadır kurarım” diye konuştu!

Ancak Enginyurt’un efelenmesi çok sürmedi. AKP cenahından, “Cumhurbaşkanına mı karşı çıkıyorsun?”, “Sen nasıl Cumhurbaşkanlığı önünde çadır kuracağım dersin?” tepkisi gelince, muhtemelen Bahçeli’nin de müdahalesiyle Enginyurt,  Ordu’yu terk edip Ankara’ya döndü. Şimdi oradan, kısık bir sesle, “Fındık fiyatı 15 TL olmalı” diye demeç veriyor.

Bölgede fındık üreticilerinin sesini duyuran ve onların birleşip haklarını savunması için faaliyet gösteren Tüm Köy Sen’in, üreticilerin taleplerini dile getirmek için Ankara’ya yapmak istediği yürüyüş ise Ordu Valiliği tarafından yasaklandı!

Fındık taban fiyatının 18 TL olmasını isteyen Tüm Üretici Köylüler Sendikası (Tüm Köy Sen) Ordu Şube Başkanı Zekayi Sağra, Tahıl Pazarı Meydanı’nda yaptığı konuşmada; “Geçen hafta gündüz gözüne fenerlerle hükümeti ve TMO’yu aradık ama bulamadık. Bir de Ankara’da arayalım dedik. Ama olmadı. Hükümet ve TMO’ya derdimizi dile getirmemiz, uluslararası gıda ve tarım tekellerine karşı emeğimizi ve ürünümüzü, geleceğimizi savunmamız sakıncalıymış. Ordu Valiliği yürümemizi sakıncalı buldu ve yasakladı...” dedi.

FINDIĞI TÜRKİYE ÜRETİYOR FİYATI YABANCI FİRMALAR BELİRLİYOR

Türkiye dünya fındık üretiminin yüzde 70’ini gerçekleştiriyor. Fındık ülkemizde 2 milyon üreticinin geçim kaynağını oluşturuyor. Ayrıca fındık ihracatı, tek başına, Türkiye’nin tarım ürünleri ihracatının yüzde 15’ini karşılıyor. Ama fındık fiyatını uluslararası tekeller belirliyor.(*)

Her konuda “yerlilik ve millilik” arayan Erdoğan-AKP yönetimi de, uluslararası gıda tekelleri ve yerli ortakları tüccarlar lehine piyasaya müdahale ediyor. Bunu fındık üreticileri herkesten iyi biliyor. Ve yıllardan beri üreticiler, hemen her hasat döneminde tepkilerini dile getiriyor, hükümetin üreticiden değil tüccardan yana müdahalelerine çeşitli biçimde tepki gösteriyorlar. 

Bu yıl ise Erdoğan-AKP yönetimi, üretici aleyhine bir adım daha attı; Tarım Bakanlığı ve TMO, bugüne kadar ne rekolte tahmininde bulundu ne de fındık taban fiyatına müdahale eden bir tutum aldı. Bundan sonra edecek mi o da belli değil. Tersine fındık piyasası, tüccarın, elbette yabancı gıda tekellerinin insafına terk edilmiş görünüyor.

FİSKOBİRLİK’in sahneden çekilmesinden bugüne bakıldığında, fındık üreticisinin bütün tepki ve eleştirilerine karşın hükümetler, ellerindeki imkanları, üreticiyi değil fındık tüccarının çıkarını gözeten bir piyasa oluşması için kullanmıştır.

TALEPLERİ İÇİN MÜCADELE ETMEYEN ÜRETİCİYİ KİMSE KURTARAMAZ

Ne var ki, fındık fiyatlarına her yıl tepki gösterse de, fındık üreticilerinin büyük çoğunluğu, seçimler geldiğinde AKP’ye (ve MHP’ye) oy vermeye devam etmiştir. Bu yüzden de hükümetler fındık üreticisinin tepkisini hiç önemsememişlerdir.

Bugün TMO’nun üreticilerin tepkileri karşısında böyle soğukkanlı davranmasının nedeni de budur.

Peki, ülkenin çıkarına da açıkça ihanet olan bu durumu değiştirmenin bir yolu yok mu?

Elbette var!

Üreticinin tüccar sultasından kurtulmasının bir boyutunu oluşturan talepler dün gazetemizde de yer aldı. Tüm Köy Sen’in Ordu Şubesi Başkanı Sağra, “Bu taleplerimizin hangisi yanlış?”  diyerek; üreticilerin fındık tekelleri karşısında birleşip güç oluşturmasını kapsayan taleplerini sıralamış. Ki, bu talepler dünkü gazetemizde, “Devlet ne fiyat açıkladı ne de yürüyüşe izin verdi” başlıklı haberde sıralandı.

Elbette bu taleplerin hiçbirisi yanlış değil. Dahası üretici böyle bir birlik sağlayıp mücadeleye yönelmezse onları hiç kimse kurtarmaz, kurtaramaz da!

Ama elbette Tüm Köy Sen’in talepleri sorunun bir boyutuna çözüm getiriyor. Çünkü sonuçta “fındık sorunu” Türkiye’deki tarım sorunuyla bağlantılı ve tarımın planlanması ve yönlendirilmesi de hükümet politikası.

ÜRETİCİ SİYASİ OLARAK DA TAVIR ALMAK ZORUNDADIR

Yani Ordu ve çevre illerdeki fındık üreticileri bilmelilerdir ki, bugüne kadar olduğu gibi, AKP ve MHP gibi, tüccarların ve uluslararası fındık tekellerinin çıkarlarını savunmayı kendilerine politika edinmiş partilere oy vererek iktidar olmalarına güç verdikçe, bu partiler fındık üreticisinin taleplerini umursamayacaktır.

Fındıkta olup bitenler, ekonominin gerekleri diye gösterilip alınan ve alınmayan önlemlerin tamamı “sınıfsal”, bu yüzden de “siyasi”dir! Onun içindir ki Ordulular, sadece “kooperatifleşme”, sadece “Fındık fiyatı şu kadar olmalıdır” gibi taleplerle sınırlı kalmamalıdır. Tersine taleplerini umursamayan partilere oy vermeyerek bir tutum almakla karşı karşıyadırlar. Aksi halde, fındık üreticisi dünya fındık üretiminin yüzde 70’ini gerçekleştirmenin getirdiği “stratejik konum”dan yararlanamamaya devam ederken; fındık tüccarları ve uluslararası fındık tekelleri, her yıl daha da yoksullaşan üreticilerin sırtından servetlerine servet katmaya devam edecektir. Bu yüzden Ordulu fındık üreticileri, başka sektörlerde de olması gerektiği gibi, taleplerini elde etmek için siyasi tutum almaları gerektiğini gündemlerine almak durumundadır.

(*) Fındık ihracatında İtalyan Ferrero başta olmak üzere, İngiliz ve Fransız firmaları belirleyicidir. Fındığın yarısını beş firma alıp ihraç etmektedir. Yani fındık piyasası, fındık ihracatının yüzde 50’sini gerçekleştiren Ferrero, Progıda ve Stelliferi firmaları tarafından yönetilmektedir. Bugün Tarım Bakanlığı, bu firmaların çıkarı doğrultusunda davranmaktadır.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...