03 Ocak 2018 00:50

Çipli yiyilebilir, giyilebilir ‘amel defteri’

Çipli yiyilebilir, giyilebilir ‘amel defteri’

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Yapay zeka ve robotların avukatlık hizmetlerinden muhasebeye, halkla ilişkilerden yaşlı bakımına ve hatta sağlık hizmetlerine ‘insan niyetine’ gündelik hayatımıza sokuldukları bir ahvalde insanın robotlaştırılması uygulamaları oldukça kaygı verici. 

Kaygı verici bir diğer husus misal kadınların araba kullanmasının yasak kılındığı bir şeriat ülkesi olan Suudi Arabistan’ın aynı zamanda geçtiğimiz aylarda bir robota vatandaşlık veren ilk ülke olması.

İslam inancına göre “sürekli insanla beraber olan ve her yaptığını Amel Defteri’ne kaydeden meleklere Hafaza melekleri veya Kiramen Katibîn” denmektedir. Nihayetinde bu defterin arşivlik sesli bir film misali ahirette insanın leh veya aleyhinde bir şahid olacağına inanılır.

Şimdiki zamanın ekseriyeti “itikatlı” patronları ahireti dünyaya taşıma gayretinde. ‘Melek’ niyetine ‘çip’ kullanıyorlar adeta. Misal Adana Şehir Hastanesi sağlık çalışanlarının önlüğüne çip takmış ve nihayetinde bir kişiyi işten atmış. Takılan çip işe kaçta gelindi, hangi odaya girildi, hangi odadan ne zaman çıkıldı, tuvalete ne zaman girildi / çıkıldı herşeyi analiz etmeye muktedir. Adeta bu dünyada bir kul tarafından (kimileri onlara patron diyor) sorguya alınıp ceza kesilmesinde kullanılıyor.

Sağlık çalışanlarının beyaz önlüklerine çip takmak ve onları gözetlemek ‘büyük birader’ olma telaşındaki ülkemiz patronları için ilk olsa da dünyada yeni değil. Misal moda dünyası çipli elbiseleri çoktan icad etti. Onlar bunu ‘giyilebilir teknoloji’ olarak tanımlıyorlar. Onların meramı “sattıkları giysilerin beğenilip beğenilmediği ya da haftada kaç kez o giysilerin giyildiği”...

İslam inancında olanların önemli bir kısmı giderek “kapitalizm Tanrı’ya şirk mi koşuyor?” sorusunu sormak yerine neo liberalizmin eşliğinde yol aladuruyor. Misal bu kulvarda bir gazete şöyle bir haberi adeta ‘olumlayarak’ servis etmişti:

“Stockholm’da yüksek teknoloji merkezi olarak anılan bir işletme çalışanlarına yönelik ilginç bir yöntem kullanmaya başladı. Şirket, çalışanlarına dijital kimlik kartı vermek yerine derilerinin altına çip yerleştirerek işlemlerini gerçekleştirmesini sağlıyor”. Dikkat ettiyseniz durum çalışma önlüğüne çip takmaktan insan bedeninde çip takılmaya evrilmiş. Lakin, rutininde İslami referansları öne çıkaran ilgili gazete durumu “ilginç” olarak servis etmiş. 

Şair Eşref olsa “kıçınıza çip taktırın ey patronlar” der miydi bilinmez ama tuvaletlere çip taktırıldığı ise bir hakikat. Misal, Japonya...

Kapitalizmin girdabı şimdilerde herşeye çip takmakla iştigal. İçtiğimiz suyu önce gaspedip şişelere hapsetti, şimdilerde ise damacanalar çiplendi ve izleme aldı kapitalizm. Yetmedi yenebilir sensör / çip icat edildi. “Zürih Federal Teknoloji Enstitüsü’ndeki araştırmacıların geliştirdiği “gıdaların buzdolabı dışında da kontrol edilmesini” hedefleyen bir başka sensör daha var ki oldukça ilginç: ‘yenebilir sensör’. Bu, yiyeceklere yapıştırılan ve onların sıcaklığını takip eden sonrasında biyolojik olarak parçalanabilen bir sensör. Özellikle balık, meyve gibi kolay bozulabilen gıdalarda kullanıldığında besinlerin uzun süre sağlıklı kalmasını hedefliyor. 

Elbette her teknolojik gelişmeyi olumsuzlayamayız ama bu insanın nesneleştirilmesine / şeyleştirilmesine seyirci kalacağımız anlamına da gelmez. Sophia, Suudi Arabistan’da bir robot.

Yaşlılara ve ziyaretçilere parklarda yardım etmesi için tasarlanan bu robotun vatandaş ilan edilmesinin ardından  “Dünya’nın ilk vatandaşlık hakkına sahip olan robot olmaktan gurur ve onur duyuyorum” demişti bizzat kendisi. Bu “kadın” robot Suudi Arabistan’da robot olmayan ancak robotlaştırılmışçasına bir yaşam dayatılan kadınlardan ayrıcalıklı olarak yanında “erkek robot” olmadan ve çarşafsız olarak sokakta dolaşabiliyor. Bir vatandaş robot olarak hakları insan evladı kadınlardan hallice!

Gelelim yeniden ülkemize... ‘Amel defteri’ niyetine çalışanlarının iş önlüklerine ‘çip’ yerleştiren anlayış şimdi de “hastane danışma masaları için robot” siparişi vermiş. İşte böyle bir ahvalde müslümanların daha ne kadarı anti-kapitalist olabilecek birlikte göreceğiz.

Sağlıcakla kalın

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...