09 Kasım 2017 00:15

Başbakan Yıldırım'ın ‘önemli’ ABD ziyareti!

Başbakan Yıldırım'ın ‘önemli’ ABD ziyareti!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Başbakan Binali Yıldırım, önceki gün, yanına Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ve Enerji Bakanı Albayrak’ı da alarak ABD’ye gitti.

Ziyaretin ilk günlerini çeşitli “ısınma” görüşmeleriyle geçiren Yıldırım, bugün asıl görüşmesini ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence ile yapacak.
Başbakan, ABD’ye giderken de arkasında;

1-) Off-shore hizmet sağlayıcısı Appleby’ın müşteri listesinde iki oğlunun adlarının çıkmasıyla ilgili tartışmayı,

2-) Vize sorununda da “ABD konsolosluklarında çalışan TC vatandaşı personel için önceden bilgilendirme yapılmadan tutuklamama güvencesi verilip verilmediği” tartışmasını bıraktı.

2. madde ile ilgili, “güvence” sorunu muhtemelen bu ziyaret içinde de tartışılıp bir açıklığa kavuşturulacak. Ancak, off-shore skandalıyla ilgili tartışma ise Başbakan Yıldırım’ın dönmesinden sonra kaldığı yerden sürecek.

Bugüne kadar Azerbaycan, İran, Irak’a yapılan günü birlik bazı ziyaretler bir yana bırakılırsa, önemli-önemsiz,hemen hemen hiçbir dış ziyareti sektirmeyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ABD ile Türkiye arasında, “çok önemli sorunların yaşandığı, önemli bir zamanda” Başbakan Binali Yıldırım’ı ABD’ye göndermesi elbette ki ilginçtir.

Bu ziyaretin bir ilginç yanı da Başkan Donald Trump, Dışişleri Bakanı Rex Tillerson ve Savunma Bakanı James Matis’in ABD dışında bulunduğu bir zamanda Başbakan Yıldırım’ın bu önemli ziyareti yapmasıdır.

Bu ziyarette Başbakan Yıldırım asıl olarak, Başkan Yardımcısı Mike Pence’le görüşecek. Ama sadece bu kadar da değil.

Kuşkusuz ABD ile Türkiye arasında konuşulacak pek çok, pek önemli, üstelik de çok sıcak konular var.

Bu konuların başlıcalarını şöyle sıralayabiliriz: 

-ABD konsolosluklarında çalışan bazı görevlilerin tutuklanması üstünden çıkan vize krizi,

-PYD-SDG güçlerine ABD’nin silah yardımı yapması

-Fetullah Gülen’in iadesi etrafındaki anlaşmazlık,

-Reza Zarrab ve M. Hakan Atilla’nın tutuklu oluğu, Eski Ticaret Bakanı Çağlayan ve Halkbank’ın Eski Genel Müdürü Süleyman Aslan için New York Mahkemesinin tutuklama kararı vermesi gibi Türkiye ve ABD’yi doğrudan ilgilendiren sıcak konular var.

Ama elbette hem ABD’yi hem de Türkiye’yi ilgilendiren; Suudi Arabistan’daki “saray darbesi”,  ABD’nin Suriye politikası, Türkiye’nin Rusya’dan S-400 füze sitemleri alma girişimi gibi, iki ülkeyi yakından ilgilendiren başka, nispeten “soğuk” konular da var. Ancak, Başbakan Yıldırım’ın bu ziyaretinde en önemli konunun Zarrab davasının olduğu gelişmeleri yakından izleyenlerin ortak görüşü olduğunu söyleyebiliriz.

Çünkü; “vize sorununda” ABD Dışişleri Bakanının olmadığı, bir görüşmede sonuç alıcı bir adım atılamayacağı gibi, PYD-SDG’ye silah verilmesi ve Suriye politikasında da ABD Savunma Bakanının olmadığı bir görüşmede ciddi bir sonuç alınamayacağı açıktır. 

Zarrab davası ise; geçtiğimiz aylarda, Eski Ticaret Bakanı Çağlayan hakkında verilen “tutuklama kararıyla” artık, Türkiye’nin “sanık sandalyesine oturtulduğu” bir davaya dönüşmüştür. Dahası son duruşmada New York Mahkemesi, “17-25 Aralık tapelerinin dinlenmesine” karar vererek, dava kapsamının genişleteceği sinyalini vermiştir. Yine aynı kapsamda, “Reza Zarrab’ın itirafçı olmaya karar verdiği”ne dair ciddi işaretlerin ortaya çıkmasıyla, Zarrab davasının AKP Hükümeti için en hassas kişilere ve kurumlara uzanan bir kabusa dönüşmesi ihtimali de güçlenmiştir.

Dolayısıyla; gelişmeler, bu ziyaret etrafında sürdürülen görüşmeler, “Yıldırım asıl olarak Zarrab davasında bir uzlaşmaya varmak için ABD’ye gönderildi” diyenlerin haklı olduğunu gösterir mahiyettedir.   

OFF-SHORE SKANDALI NEYİ GÖZLER ÖNÜNE SERDİ?

Dünyanın dört bir yanından çok sayıda politikacı ve iş insanının off-shore hesaplarını ifşa eden Paradise Papers’a göre, off-shore hizmet sağlayıcısı Appleby’ın müşteri listesinde Türkiye’den en az 93 bireysel müşteri ve şirket bulunuyor.

Bunların içinde, Başbakan Yıldırım’ın o iki oğlu ve Cumhurbaşkanının damadı ve damadının kardeşinin olması sorunu, siyasetin gündeminde de üst sıralara taşıdı.

Yıldırım, ABD’ye giderken çocuklarını savundu; “Araştırılısın yasa dışı bir şey varsa bulunsun” dedi.

CHP ve HDP ise Meclise “araştırma önergesi” vereceklerini, “Eğer Başbakan ‘araştırılsın’ derken samimi ise bu önergeye destek versin” çağrısı yaptılar. 

Ancak burada; tartışılan herhangi bir TC vatandaşının off-shore hesap açtırması değildir. Çünkü mevcut yasalar bunu yasaklamıyor. Burada sorun Başbakanın ve Cumhurbaşkanının en yakınlarının “off-shore” yoluyla servetlerini, (en azından bir bölümünü) ülke dışına çıkararak zenginliklerine zenginlik katarken, bunun vergisini ödememeleridir. Teknik olarak değilse de gerçek anlamda vergi kaçırmalarıdır.

Sorunun hukuki bir boyutu var mıdır; mevcut yasalara göre suç işlenmiş midir?”, bunlar elbette ciddi bir araştırma yapılırsa çıkabilecek şeylerdir. Ve bu konuda AKP’nin gerçeğin ortaya çıkmasını değil sorun bir an önce katılmasını isteyeceğini, bu yüzden de “soruşturmayı engelleyeceğini’’ söylemek kehanet olmaz. 

Ama sorunun, ortayı çıkan yanıyla bile ciddi bir “ahlaki sorun” olduğu apaçıktır.

-Yıllardır vatandaşı “millilik” ve “yerlilik” propagandasıyla yatırıp kaldıranların

-Kendi politikalarını hayata geçirmek üzere vatandaşa vergi salıp, her vesileyle en temel tüketim maddelerine zam yağdıranların,

-Vatandaşın güvence olarak yastık altına attığı altınlara göz dikenlerin, bu altınları çıkarıp kendilerine teslim etmeyenleri neredeyse “vatan haini” sayanların kendi yakınlarının servetlerini yurt dışına çıkarması, kazançlarından vergi vermek için “şirket oyunlarına başvuranlara” kol kanat germeleri elbette halk vicdanında yargılanacaktır!

AKP’ye; yoksullardan, emeği ile geçinenlerden, halktan yanadır diye oy veren vatandaşlar da herhalde bu “off-shore skandalı” üstünden bir kez daha düşüneceklerdir.

Zenginleri savunan yasalar çıkarmayı kendisi için iş edinen iktidarın, kendi yakınlarını da yasalardaki boşluklardan yararlanarak nasıl zenginleştirdiklerini göreceklerdir.

Bugün için asıl önemli olan da budur.
 
 

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...