Soru sorulmayan röportaj
Fotoğraf: Envato
Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesinin üçüncü yıl dönümü nedeniyle röportaj yapmışlar. Fakat, her zaman olduğu gibi röportajda gazeteci soru soramamış. En son Kadir Çöpdemir “gemicikler”, Ruşen Çakır da, Artvin’de polisin kullandığı biber gazı sonucu yaşamını yitiren Öğretmen Metin Lokumcu ile ilgili soru sorabilmişti. Son röportajlarda “Sorular da gazetecilere Saray tarafından mı veriliyor acaba” diye düşünmeye başladım.
MİT’in Başbakanlıktan alınarak cumhurbaşkanına bağlanmasına Erdoğan: “Devletin başı istihbaratta en önemli bilgileri, istihbaratları alması gereken kişi değil midir? İstihbaratın başı devletin başına bizzat bağlı olmazsa devlet hareket kabiliyetini kaybeder” demiş. Karşısındaki gazeteci ise “İyi de şimdiye kadar MİT size bilgi vermiyor muydu?” diye sormamış. MİT, yasasındaki hükümlere göre Başbakanlığa bağlıdır ama MGK, Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlığa düzenli bilgi verir. Hatta, Genelkurmay Başkanlığına da verir. Cumhurbaşkanı her istediğinde bilgi vermek zorundadır. Pratikte MİT son üç senedir Başbakanlıktan çok Cumhurbaşkanlığına bilgi vermiştir. Gazeteleri şöyle bir tarasak, Cumhurbaşkanı ile MİT Müsteşarının ne kadar sık görüştüğünü görürüz. Yani, Cumhurbaşkanının gerekçesi tatmin edici değil. Röportajı yapan gazeteci de bunları gayet iyi biliyor ama soru soramıyor, itiraz edemiyor.
Cumhurbaşkanının yaptığı nedir? Pratikte olanı bir KHK ile “yasal” duruma çevirmiştir. Her zaman yaptığı gibi, önce uygulama sonra yasal düzenleme gelmiştir. Cumhurbaşkanı 2019’a kadar sabredememiştir. Muhtemelen bir gün “MİT’i bana bağlayın” demiştir. Onca Anayasa profesörü danışmanlar, parti yöneticileri “Sayın Cumhurbaşkanım böyle bir şey ancak 2019’da, sizin yürütmenin başı olduğunuz, Başkanlık sisteminin Anayasa’ya göre başladığı zaman olabilir” diyememişlerdir. Yine, kimse, “Bu işler KHK ile olmaz” diyememiştir.
Erdoğan’ın şu sözleri ise daha vahim: “Çankaya’da bir harekat merkezimiz yoktu ama Beştepe’de bir harekat merkezimiz var. Burada sadece bakanlarımızın değil önemli kurumlarımızın da temsilcileri var ve burası 24 saat çalışır. Ne oluyor ne bitiyor. Hangi bakanlıkta ne oluyor hepsi anında bu merkeze bunu geçerler biz de bütün Türkiye’yi bu merkezden izleriz. Zaman zaman çat kapı yaparım. Bu merkezden ayrıca 81 ilin valisi ile görüşme imkanım var. Gerektiğinde oradan bağlantıları kurarız o ilden öğrenmemiz gereken ne varsa öğreniriz.” 2019’a kadar böyle bir yetkisi yok Cumhurbaşkanının ama o fiilen iki sene sonra kuracağı sistemi şimdiden kurmuş. 81 ilin valisine direktifler veriyor. Bütün bakanlıkları kendine bağlamış. Yani, Anayasa fiilen her gün çiğneniyor.
Aşağıda söylediklerinin ise açıklanabilir bir yanı yok.
“KHK’ler ihtiyaçtan doğan atılmış adımlardır. Bunlar durup dururken olmuyor. Şu anda bu söylediğiniz milletvekilleri ile alakalı konular noktasında bizim hızla mesafe almamız lazım, adımlar atmamız lazım. Şu anda Ankara başkentimiz Parlamento burada. Bunların farklı yerlerde devam etmesinden ise bunu başkent Ankara’da sürdürmenin çok daha isabetli olacağı kanısına varılmıştır. Burada bu adımın atılması Başsavcılık Ağır Ceza tarafından bunun yürütülmesi çok daha isabetli olacağı kanısına varılmıştır.” TBMM devreden çıkarılmış, Ceza Usul Yasası değiştiriliyor. Daha isabetli olacağı gerekçesi ile Demirtaş için CMK’de özel değişiklik yapılıyor. Kimseden çıt çıkmıyor.
Adalet Kurultayını karalamak için “O tarihi yarımadada içki içmişler” diyor. Tarihi yarımada, Gelibolu Yarımadası büyük bir alan. Bu yarımadada her gün binlerce şişe içki içiliyor. Trakyalılar iyi içer. Meyhaneler var, içki satan yerler var, içkili lokantalar var. Kilitbahir ve çevresini, dar bir alanı kastediyorsa, burada da içki yasağı falan yoktur. İçilir. Avustralyalılar ve Yeni Zelandalılar her sene anmalara gelirler ve sabaha kadar bira, şarap vb. içerler. Yeni bir “Camide içki içtiler” kışkırtması. Numan Kurtulmuş ise “Yasal soruşturma başlattık” demiş. Sorulmuyor. Hangi yasa hükmüne göre? Hangi ceza maddesi ihlal edilmiş?
Soru sorulmayan, itiraz edilmeyen, Cumhurbaşkanı ve partisinin yetkililerinin her açıklaması manşet yapılan bir yerdeyiz maalesef.
- Barış ne zaman gelecek? 16 Nisan 2024 04:47
- Sosyalistlerin seçim çalışması nasıl olmalıdır? 09 Nisan 2024 04:42
- Seçim dersleri 02 Nisan 2024 04:47
- Moskova katliamı 26 Mart 2024 05:38
- Büyük Birader bizi gözetliyor 19 Mart 2024 04:39
- Küçülemeyen devlet 12 Mart 2024 04:52
- Etkisiz hale getirmek 05 Mart 2024 04:48
- Her şey rant için 27 Şubat 2024 08:49
- Hem yasa koyucu hem yürütücü hem de hakim 20 Şubat 2024 04:48
- İşkenceyi ve işkenceciyi aklamak 13 Şubat 2024 04:40
- Böyle demokrasi olmaz 06 Şubat 2024 04:46
- Seçim sonrası için hazırlık 30 Ocak 2024 04:45