10 Ağustos 2017 01:00

İşçiler, metalde başarılı bir TİS için görevlerini tartışıyor

İşçiler, metalde başarılı bir TİS için görevlerini tartışıyor

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Türk Metal’in 117 bin işçiyi kapsayan MESS’le yapılacak TİS görüşmelerinde* masaya getireceği taslağı açıklamasının arkasından Türk Metal üyesi işçiler, taslağı ve bu taslağın elde edilmesi için yapılması gerekenleri tartışmaya başladı. Gazetemizde, Türk Metal’in TİS taslağını açıklamasından sonra işçilerle konuşarak yapılmış dört haber yayımlandı.

Bu haberler; Çerkezköy B/H/S fabrikası, Bursa Bosch fabrikaları, Gebze Autoliv ve Eskişehir Arçelik fabrikası işçileriyle yapılmıştı.

BAŞARILI BİR TİS İÇİN İLK KOŞUL: İŞÇİ İNİSİYATİFİ! 

Ama bu haberlere bakan okurlarımızın dikkatini çektiği gibi; işçilerin sürecin seyrine, beklentilere ve kendilerine düşen sorumluluklara dair değerlendirmeleri neredeyse aynı. 

Bu dört haber dikkate alındığında şunları söyleyebiliriz:

- İşçiler, TİS taslağının hazırlanması öncesinde işçilerle anket yapılmasını ve bu taslağa işçi taleplerinin bir ölçüde de olsa yansımasını “olumlu” buluyorlar. 

- Taslakta ücret artışında yüzde 38’i bulan zam oranı iyi bulunmakla birlikte; çalışma koşullarının iyileştirilmesi, genç işçilerin durumu, “sözleşmeli işçiler”in “kadro” talebinin taslakta yer almaması, izinler, tatiller, mesai saatlerinin bir düzene bağlanması ve iş güvenliği gibi taleplerin taslakta gerekli ağırlıkta yar almaması işçiler tarafından eleştiriliyor.

- İşçiler, önceki deneylerden yola çıkarak, “Taslakta taleplerin yer alması iyidir ama asıl olan neye imza atıldığıdır” diyorlar ve sendika yönetimine güvenmediklerini belirtiyorlar.

- 2015 büyük metal direnişinin derslerini de gözeterek, işçiler; “Eğer biz inisiyatif almazsak, TİS komiteleri kurarak sözleşmeyi günü gününe izleyip gerekli müdahaleleri yapmazsak, sendika yöneticileri bir gecede sözleşmeyi imzalayabilir!” fikrinde de ortaklaşıyor.

İŞÇİLER ‘DÜN’ÜN DERSLERİNİ ÖĞRENMİŞLER!

Yukarıda sözünü ettiğimiz haberlerde işçiler, aslında dönemin önemi, sendika yönetiminin tutumuna dair endişeler, başarılı bir TİS için işçilerin yapması gerekenlere dair söylenebilecek hemen her şeyi söylüyorlar. Bu da işçilerin içinden geçilen döneme dair yakın geçmişten çıkardıkları dersler ışığında kendi sorumlulukları konusunda bir bilinç ilerlemesi içinde olduklarını gösteriyor.

Ancak şu da bir gerçek ki; işçilerin bu değerlendirmeleri ve açıkladıkları sonuçlar henüz “söz” düzeyindedir ve bu konuda ileriye doğru atılmış bir adım görünmüyor. 

Türk Metal’in TİS taslağı hazırlarken “ankete” başvurması, sonra da taslağı açıklayıp, sendikanın “Vardiya” dergisinin bu konuda bir özel sayı çıkarması, yani işçilere hesap veren bir konuma geçmiş olması, Türk Metal’in şube yöneticilerinin ve temsilcilerinin, “Kazanmak için birlik olmalıyız, birliğimizi bozmamalıyız” diyerek, işçileri umursayan bir çizgiye gelmesi büyük metal direnişinden aldığı dersin etkisiyledir.

Dolayısıyla sözleşme taslağını izlemek, her aşamada bilgi edinmek, sözleşme masasının fiilen bir tarafı olarak gerekli müdahaleleri yapmak için işçilerin işyeri düzeyinde ve mümkün olduğu kadar da başlıca işyerleri arasında koordine edilen bir mücadele hattına girmesi artık ertelenemez bir görevdir.

Çünkü “ertelenirse” görev savsaklanmış olur ve geri dönülmesi zor bir sürece girilir. 

SÖZÜ AŞIP SÖYLENENLERİ HAYATA GEÇİRME ZAMANI

İşçiler, Türk Metal yönetimi konusunda endişelerini açıkça ifade ettiğine göre; burada mücadelenin ilerlemesi için inisiyatif alması gerekenin işçi tarafı olduğu apaçıktır. Bu da patronlar kadar sendika yönetiminin işçileri zapturapt altına alma tutumuna karşı da yapılacak bir mücadele ile mümkün olacaktır.

Bu mücadele de bir yandan her işletmedeki ileri işçiler ve elbette sınıf partisinin işçilere sunacağı destekle mümkün olabilecektir. 

Elbette ki sınıf partisinin, elindeki çeşitli imkanlarla işletmeler arasındaki haberleşmeyi sağlamak, deneyimleri aktararak mücadelenin ortak temelini güçlendirmek, bu mücadelenin ilerlemesi için işçilerin inisiyatif alarak mücadeleye girmesi, her işletmeden işçiler arasındaki koordinasyonun sağlanması gibi konularda kendi sorumluluğunu yerine getirmesi önemli olacaktır.

TiS komiteleri ya da “Bölüm temsilcilikleri etrafında oluşturulacak TİS izleme komiteleri gibi girişimler, önceki deneylerden öğrenilen örgütlenmelerle birlikte, artık vakti geçirilmeden yapılmak durumundadır. 

Eğer ileri işçiler ve sınıf partisi gerekli inisiyatifi alarak harekete geçmezse, (Yukarıdan beri ifade edilen ve olanlardan ders çıkararak yapılan önemli değerlendirmelerle birlikte düşünüldüğünde) “Bu olmalı, bu yapılmalı” demeyi aşan bir ilerleme sağlayamaz. Bu da sözünü ettiğimiz dört haberde yer alan önemli değerlendirmeleri “değersiz bir laf yığını” haline getirir.  

(*) Elbette MESS’le yapılacak TİS görüşmelerinde sadece Türk Metal yok, Birleşik Metal-İş ve Çelik-İş de var. Ama bu tartışmanın bir diğer boyutu olduğu için burada girmedik. 

 


METAL İŞ KOLUNDA TİS'E HAZIRLANAN İŞÇİLER NE DİYORLAR?

Gazetemizde, son bir hafta içinde, metal iş kolunun belli başlı dört işletmesinde çalışan işçilerle konuşarak yapılan haberler, işçilerin ne söylediklerini anlamak bakımdan önemli. Bu yüzden de bu haberlerde geçen işçilerin bazı değerlendirmelerini kendi ağızlarından aktardık: 

B/S/H işçisi: “Türk Metal’e güvenmiyoruz, fırsatını bulsa her zaman yaptığı gibi yine satar. Satılmak istemiyorsak istediklerimizi almak için elimizi taşın altına koymalıyız, inisiyatif almalıyız. Türk Metal’in ne yapacağını bekleyerek olmaz. Kendi aramızda örgütlenip, birliğimizi kurmalıyız. Bölümlerde sözcülerimizi belirleyerek kuracağımız komitelerle TİS sürecine dahil olmalıyız.”

Bosch işçisi: “Eğer yüzde 38’in bir puan altına imza atılmasını istemiyorsak bu sürecin takipçisi ve bir parçası olmalıyız.”
“Bizler ‘Söylediklerini alamazları değil, kazanmak için nasıl mücadele vermeliyizi’ tartışmalıyız.”

Diğer bir Bosch işçisi: “Geçenlerde fabrikada işçi çıkarımı oldu, Türk Metal ağzını açmadı! Çıkarılan işçileri korumayan nasıl bu söylediklerini alacak, iş güvencesinden bahsedecek sözleşmede? Çalışma koşullarımız giderek ağırlaşıyor, iki tezgaha bakanlar şimdilerde dört tezgaha bakar durumda. Sağlıklı çalışma koşullarının oluşması bu sözleşmede önemli maddelerden biri olmalı.”

Eskişehir-Arçelik işçisi: “Şimdi bu işçi Türkiye çapında o kadar hareketlenmeseydi bu taslak böyle olmazdı. Aslında bir bakıma biz hazırladık bu taslağı.”

Autoliv işçisi: “Biz Autoliv işçileri olarak taslağı olumlu buluyoruz ama kafamızda hâlâ kaygılarımız var. Bunun nedeni de Türk Metal’in geçmiş yıllarda her defasında işçileri patronların inisiyatifine bırakmış olmasıdır... Bizlerin bir diğer kaygısı da OHAL ile birlikte artan grev yasakları... Türk Metal’in buradan bir hesap yaptığını ve işi greve kadar götürüp, ‘Grev yasaklandı mecburen önerilen zamma imza atacağız’ demesi mümkündür...”

Eskişehir-Arçelik’teki genç bir işçi: ”Evet kıdem farkı olsun ancak bizler de hayat yaşıyoruz. Bugün artık her şey gelişiyor. Eskişehir de sosyal bir şehir. Genç işçiler olarak bir yere gidelim, bir şey alalım desek yetiştiremiyoruz... Bizler de payımıza düşeni almak, bir gelecek kurmak istiyoruz.”

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...