01 Temmuz 2017 00:55

Evrensel’de yazmak

Evrensel’de yazmak

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Bu yıl 23. yaşını kutlayan Evrensel’de neredeyse yaşının yarısı kadar süredir yazmaktayım. İnsanı bir yayın organında bu denli uzun süre tutan acaba nedir diye düşündüğümde, maziye gidiyorum ve hangi olay ya da olguların beni Evrensel’e bu denli bağladığını düşünüyorum. Öyle zamanlar oldu ki, benzer başka yayın organlarında yayınına izin verilmeyen yazıma Evrensel kucak açtı. Öyle zamanlar oldu ki, bizzat parti başkanının bireysel aday olarak parlamentoya girmeye yeltendiği dönemde, sağ partilerin yoğun baskısı altındaki bir parlamentoda münferit çıkışlarla anlamlı mücadele verilemeyeceği ve örgüt mantığının köreltilebileceği görüşü ile karşı çıktığım yazıma Evrensel’de yer buldum. Anlamlı bir çizgide bağnazlığa savrulmadan özgür ifadeye açık bir yayın örgütünde yazmak, tüm açık görüşlülükle okuyucularla buluşmak demekti benim için.

Yazarlara karşı böylesi demokratik tavır içinde olan Evrensel, hitap ettiği kitle itibariyle emeğe ve sömürülenlere yönelik politikası ile de özgürlüğe ve gerçek anlamda demokrasiye hizmet etmektedir. Bu yönü ile Evrensel, içinden geçtiğimiz çok zor ve karanlık koşullar altında ülkenin gelişmesine katkı yapan çok önemli medya işlevini hakkıyla yerine getirmektedir. Açıktır ki Evrensel, kapitalist sistemde sömürü altıdaki emeğin ve tüm sömürülenlerin yanında ve onların sesi olmak durumundadır. Hal böyle olunca, yandaş medyadan çok farklı ve tamamen ayrı bir alanda seyreden Evrensel salt bir medya organı olmanın çok ötesinde, tüm zorluk ve baskılara göğüs gererek, okuyucu ve yazarlar da dahil çalışanları ile bir ekoldür. Bu ekol, yandaş medya organlarının nemalandığı sosyal çölde bir vahadır. Özgürlüklerin kısıldığı, tüm kurumların çökertildiği ve ülkenin karanlık bir belirsizliğe sürüklendiği günümüz ortamında Evrensel’in korunması sömürüye karşı insan hakkı ve ülkenin geleceği mücadelesidir.        

Basın özgürlüğü ne denli okuyucu ve toplum özgürlüğünü ifade ediyorsa, basına sansür koymak da o denli okuyucuyu sansürlemek demektir. Basının topluma yönelik görevini yapabilmesi yazarlarına karşı davranış biçimi ile belirlenir. Medyada köşe yazarlığı okuyucu üzerinde etkili olduğundan, temel görüş çerçevesinde çeşitli açılımdaki görüşlerin yayınlanması, belirli görüş içinde bağnazlık sınırlarının aşılması ve okuyucuya eleştiri olanağı vererek, yazar ile okuyucu arasında karşılıklı eleştiri ve fikir oluşturma olanağı yaratmaktadır. Sermaye ve siyasete dayanamadan, hatta böylesi toplumu baskılayan güçlere karşı duran yayın organında yazarın dikkatli, samimi ve dürüst olması önemlidir.

Emekçilerin ve ezilenlerin mücadele organı niteliğindeki Evrensel, çok doğal olarak, sermaye ve emperyalizmin siyasal organı olan iktidarın hedefi olmak durumundadır. Toplumsal tüm kurumlar ve doğal olarak medya da zaman faktöründen etkilenebilir. Söz konusu etkilenme ve sistemin hizmetine girme şiddetine bağlı olarak medya unsurlarının tarihsel değeri zaman içinde ortaya çıkar. Bundan yıllar sonrasında sosyal antropologların günümüz Türkiye’sini ve medya yapısını inceleme konusu yaptığı hesap gününde, günümüz yandaş medyanın zeka parıltısı yalakalıklarıyla siyasetin sansürleme işlevini kolaylaştıran parlak yazarlarının yerinde olmak istemezdim. Ne hazindir ki, anlık çıkar uğruna emeğe, haklara, hatta ülkeye zarar verenler, günlük şöhret ve çıkarları peşinde koşarken kendilerinin de ülkenin de yarınlarını görememektedirler. Bu tünelden çıkışta alnı ak olacakların başında Evrensel gelecektir. O nedenle Evrensel’de yazmak fevkalade gurur verici ve huzur sağlayıcı bir eylemdir. 

Haber ve köşe yazılarıyla toplumda görüş yayma aracı olan medya bu yönü ile özel ürün değil, kamusal nitelikli hizmettir. Kuvvetler ayırımına analojik olarak medya da fevkalade güçlü bir kuvvettir. Böylesi güç odağı rolü ve misyonu olan medya sermayeden ve aktif siyasetten uzak olmak durumundadır. Vaktiyle Cağaloğlu medyasının sahip olduğu görece yansız misyonu, günümüzün yoğun sermaye ve siyaset baskısı altında nihayet bulmuştur. Oysa siyasete güç ve yön verdiği kadar, kamuoyu ile siyaset arasındaki köprü işlevini gören en etkili araç da medyadır. Bu yönü ile medya bir tür “kamusal alan” görevi görmektedir. Böylesi çok ciddi toplumsal misyon ile yüklü olan medyanın sermaye etkisine alınması, demokrasiye ve özgürlüğe hizmet değil, tam tersi, halkın aleyhine siyasal iktidara yapay güç sağlayarak, toplumsal sömürünün yaygınlaştırılmasına köleliktir.

Evrensel’i kutluyor, insana hakkına ve demokrasiye başarılı hizmette nice yıllar diliyorum! 

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...