22 Haziran 2017 01:00

PETKİM düğümünde tek çıkar yol mücadele!

PETKİM düğümünde tek çıkar yol mücadele!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

İzmir-Aliağa’da kurulu PETKİM’in fabrikalarında çalışan işçiler, hafta başından beri eylemdeler.Azerbaycanlı patronun sözleşme görüşmelerinde, işçilerin talep ettiği “ücret zammını” kabul etmemesi ve “üç yıllık sözleşme” dayatarak masayı terk etmesiyle görüşmelerin kesintiye uğraması üzerine işçiler eyleme geçerek, iş yavaşlatmış, fabrikadan mal taşıyan kamyonların giriş çıkışını engellemeye başlamışlardı.

Bu gelişme üzerine önceki gece Petrol-İş’in şube yöneticileri ve temsilcileri gözaltına alınmışlardı. Aliağa emniyeti, darbederek ve ters kelepçe takarak gözaltına aldığı sendikacıları, ifadelerini aldıktan sonra dün sabaha karşı serbest bıraktı.

Dün, öğle saatlerinde ise, sendikanın merkez yöneticilerinin de katılımıyla, “İzmir Valiliği’nin arabuluculuğunda” olduğu belirtilen, İzmir’de; PETKİM patronuyla bir görüşme yapılacağı belirtiliyordu. Bu yazının yazıldığı saatlerde bu görüşmeden henüz bir sonuç çıkmamıştı. 

DEVLET GÜÇLERİ DE PATRONUN TARAFINDA TİS MASASINDA!

Gazetemizin okurları bu gelişmeleri üç gündür ayrıntılarıyla izliyorlar.

Bütün bu gelişmelerin merkezinde PETKİM işçilerini kapsayan, Petrol-İş’le PETKİM patronu arasında olması gereken bir TİS vardır. 

TİS yasasına göre, taraflar, özgür iradeleriyle bir araya gelip görüşürler; eğer anlaşamazlarsa bir uyuşmazlık zaptı tutulur. Bu süreç boyunca da işçiler kendi güçlerini ve kararlılıklarını ortaya koyarak, grev gibi çeşitli yöntemlerle patronu sözleşmeye zorlarken, patron da kendi imkanlarıyla direnir ve işçiler ile sendikasına geri attırmaya çalışır. Ancak pratikte TİS görüşmeleri böyle olmuyor.

Sözleşme görüşmelerinin başlamasıyla birlikte işçiler bir yandan patronun öte yandan emniyetin, jandarmanın, kaymakamların, valilerin, belediye başkanı, sermaye partilerinin yerel örgütleri vb. yerel sermaye temsilcilerinin baskısı altına alınmaya çalışılıyor. Devletin güçleri TİS masasında adeta patronun yanında saf tutuyor, çoğu zaman da kraldan daha kralcı oluyorlar! 

Hele de işçiler bir takım eylemlere başvurduğunda bütün emniyet güçleri, yerel sermaye çevreleri sermaye partilerinin adamları başlarına çullanıyorlar. 

PETKİM TİS’İNİN İKİ ÖNEMLİ FARKI

PETKİM TİS’inde de süreç bir yanıyla bu genel sürece benzer özellikler gösteriyor ama, biraz yakından bakıldığında önemli farklılıkları da gözleniyor.

Bu farklılıkları şöyle sıralayabiliriz:

1-) PETKİM patronu TİS görüşmeleri boyunca, Aliağa’da kurulmakta olan Star petrol rafinerisinin de sahibi olarak manevralar yapmaya başlamış daha Star sözleşmesi sürecinde Petkim için de dayatmalara başlamıştı. Nitekim Star’da Petrol-İş’le “üç yıllık sözleşme” imzalamasını örnek göstererek, şimdi de PETKİM’de üç yıllık sözleşme dayatmaktadır.

2-) PETKİM’in bulunduğu işkolu, “grev kapsamı” dışındadır. Yani TİS uyuşmazlıkla sonuçlandığında diğer işkollarında işçinin grev hakkı doğmaktadır ama PETKİM’de böyle olmuyor. Yasaya göre, TİS uyuşmazlıkla sonuçlandığında sözleşme, otomatik olarak Yüksek Hakem Kurulu’na (YHK) gidiyor. YHK’nin kararı ise kesin ve itiraz yapılamıyor. PETKİM patronu bunu bildiği için, bir an önce TİS’i uyuşmazlığa götürerek, YHK’ye havale etmeyi amaçlıyor. Çünkü önceki örneklerde görüldüğü gibi YHK, Hükümet ve patron ne derse ona imza atıyor. İşçiler de bunu bildiği için patronun TİS’i imzalaması için eyleme geçmiş bulunuyorlar.

Onun içindir ki, emniyet, jandarma, yerel sermaye güçleri, Vali, Kaymakam, AKP’nin Iğdır Milletvekilinin(*),...ellerindeki her güçle işçilerin başına çullanmasının nedeni de ya sendikanın patronun dayattığı sözleşmeye imza atmasını sağlamak ya da sözleşmeyi YHK’ye göndertmek! 

İŞÇİLER HER BİÇİMDE MÜCADELEDEN YANA

Patronun Star sözleşmesi sürecinden beri yaptığı manevraları ve PETKİM sözleşmesinde “üç yıllık sözleşme” başta olmak üzere yaptığı dayatmaları dikkate alan işçiler, PETKİM patronunun sonraki hamlesinin sendikanın yetkisini düşürmek, dolayısıyla PETKİM işçisini sendikasızlaştırmak olduğunu bertiyorlar. İşçiler; sendika patronunun dayatmasını kabul eder sözleşmeyi imzalarsa da, sözleşme YHK’ye giderse de sendikanın işçinin gözünde büyük itibar kaybına uğrayacağını söylüyorlar.

Bu yüzden de olup bitenin farkında olan işçiler, sözleşmenin işçilerin gücünün devreye sokulması, YHK’ye gönderilmeden ama patronun dayatmalarına da boyun eğmeyen bir çizgide bitirilmesi için mücadelenin önemine dikkat çekiyorlar. Dahası PETKİM işçisinin böyle bir mücadele için hazır olduğunda da hemen herkes hemfikir.

Ki, sendikal hareketin bugün içinden geçtiği sürecin özellikleri dikkate alındığında, PETKİM işçilerinin kaygısının haklılığı ve önerdikleri yolun tek çıkar yol olduğu da görülmektedir.

Başlıca işçi mücadelelerinde oluğu gibi, PETKİM’de de sorunun tek çözüm yolu mücadeleden geçmektedir.

(*) İşçiler, Patron  Azeri olduğu için ona sahip çıkmak için AKP’nin Iğdır Milletvekilinin de Aliağa’ya geldiğini, tesislerde patron ve yerel yetkililerle görüştüğünü söylüyorlar.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...