22 Mayıs 2017 02:53

İşçiler, deneyimlerinden öğrenerek ilerliyorlar

İşçiler, deneyimlerinden öğrenerek ilerliyorlar

Fotoğraf: Envato

Paylaş

2017’nin bir emek mücadelesi yılı olacağı, daha yılın başında belliydi.

Çünkü; bir yandan sermaye cephesinin işçilerin, emekçilerin iş güvencesi gibi kazanılmış çok önemli haklarına saldırı için son hazırlıklarını yaptığı, öte yandan işçilerin, kamu emekçilerinin haklarını savunmak ve önemli iş kollarında TİS görüşmelerinin yapılacağı bir yıl olması nedeniyle bu yıl emek mücadelesinin öne çıkması bekleniyordu.

Ama daha yılın başından itibaren AKP-MHP koalisyonunun, “tek adam, tek parti yönetimi” için giriştiği zorlamalar ve referandum, emek mücadelesindeki gelişmelerin üstünü örtecek bir tempoda gelişti.

Halen de siyasi gündem çok yoğun; demokrasi güçlerinin, işçilerin, emekçilerin ileri kesimlerinin bu siyasi gündemde taraf olmaları, siyasi gündemi dikkatlerinden kaçırmamaları çok önemli olmaya devam ediyor. Ama buna karşın, 2017’nin bir emek mücadelesi yılı olma özelliği de kendisini ortaya koymaya başladı.

EMEK MÜCADELESİ YÜKSELİYOR

Son birkaç haftada gelişen;  
-TÜPRAŞ işçilerinin Petrol-İş’in dört şubesinin ilk kez ortak yürüttüğü ve iş durdurmaya, fabrikaya kapanmaya varan Petkim işçileriyle ortaklaştırdıkları mücadeleleri ile patronun dayatmalarını püskürtmeleri,
-TEKNOROT işçilerinin Türk Metal’in işçilerden habersiz imzaladığı toplusözleşmeyi kabul etmeyerek üç gün süreyle iş bırakmaları ve direnişlerinin hükümet-patron-Türk Metal işbirliği ile zorlukla bastırılması,
-İstanbul Kıraç’ta kurulu COVERIS fabrikasında Lastik-İş’te örgütlü işçilerin greve çıkması,
-Kıdem tazminatının fona bağlanması için Çalışma Bakanlığının çalışmalarını tamamlayarak Ekonomik Sosyal Konsey’e götürülecek aşamaya getirilmesi, bu konuda Hükümet ve sermaye medyasının başlattığı kampanyanın yarattığı hoşnutsuzluğun yayılması,
-Kamuda KHK’lerle işten çıkarmalara karşı mücadelenin yayılıyor olması ve iş güvencesi mücadelesinin OHAL’e karşı mücadele ile birleşme eğiliminin güçlenmesi,... Uzunca bir zamandan beri siyasi gündemin önemli maddelerinin gölgesinde kalan emek mücadelesinde dikkat çeken gelişmeler oldu.

İŞÇİLER BİRBİRİNDEN ÖĞRENİYOR

TEKNOROT işçileri, Türk Metal’in kendilerine danışmadan imzaladığı sözleşmeyi reddederek, “Bize danışmadan imzalanan sözleşmeyi kabul etmiyoruz” demişlerdi. Eyleme geçerken de 2015 yazındaki büyük metal direnişinden öğrendiklerini; “Düşük zamma hayır”, “Direnişten dolayı hiçbir işçi işten atılmayacak”; “Sözleşmenin bize sorulmadan imzalanmasını kabul etmiyoruz” diye, adeta yenileyerek hareket ettiler. Yollarının metal direnişinin yolu olduğunu da söyleyerek, hiçbir mücadele deneyimi olmayan TEKNOROT işçileri aslında sınıfın her kesimindeki mücadeleden öğrendiklerini gösterdiler. 

Renault işçileri de Türk Metal’in “TEKNOROT’ta işçiye danışmadan kapalı kapılar arkasında sözleşmeyi imzalamasını “Huylu huyundan vazgeçmiyor” diye değerlendirerek, 2017 sözleşmesinde “Türk Metal’e güvenemeyecekleri” dersini çıkarmış bulunuyorlar.

CAM İŞÇİLERİ 24 MAYIS’TA GREVE ÇIKIYOR!

Şişecam’a bağlı 9 fabrikada çalışan, Türk-İş’e bağlı Kristal-İş Sendikası’nda örgütlü altı bin dolayında işçi, 24 Mayıs günü greve çıkacak.

Cam işçileri; bir yandan metal işçilerinin 2015 direnişinden öğrendiklerini söylerken öte yandan TÜPRAŞ işçilerinin patronun sözleşmeyi YHK’ye götürmek için uzlaşmaya yanaşmadığında işletmeye kapanarak iş durdurdukları ve patronun bir gün bile dayanamayarak yeniden masaya oturup sözleşmeyi imzaladığını görerek hareket edeceklerini belirtiyorlar.  

Çünkü son 50 yılda 10 grevinden beşi yasaklanan ve sonunda sözleşmeleri YHK’ye gönderilen cam işçileri, YHK’nin aslında hükümet ve patronların isteklerini yerine getirdiğini(*) biliyorlar. Dahası Hükümetin grevlerini yasaklama ihtimalinin yüksek olduğunu geçmiş deneyimlerinden bilen cam işçileri, TÜPRAŞ ve Birleşik Metal-İş üyesi işçilerin grev yasağını tanımama tutumundan öğrenmiş görünüyorlar; “Bu sefer biz de o grev yasağını tanımamalıyız” diyorlar.

SINIFIN BİRLİĞİ İÇİN İMKANLAR DÖNEMİ

İşçiler arasından yapılan haberler, gazetemize gelen mektuplar cam işçilerinin, işçi sınıfının yakın geçmişindeki mücadelesinden öğrenerek ilerlediğini gösteriyor. Bu yönelişin bir adım sonra, Hükümetle geniş işçi yığınlarının YHK ve grev yasaklamaları üstünden karşı karşıya gelmesi, anlamına da geliyor. Dahası referandumda sermaye partilerinin böldüğü işçilerin, sınıfın talepleri etrafında birleşerek mücadele etmeleri, referandumdaki bölünmenin anlamı, hangi sınıfın lehine olduğunu, birliğin hangi temelde olmasının gerektiğini görmeleri için önemli fırsat yaratacağı da tartışılmazdır.  

(*) YHK, Asil Çelik işçilerinin sözleşmesini birkaç gün önce bağıtladı.Sözleşme 2016 Eylül ayı ile 2019 Eylül ayı arasındaki 3 yılı kapsıyor. YHK işçi ücretlerine ilk yıl için ortalama yüzde 15 (saat ücretine ortalama 1,30 lira zam) zam yaparken, ikinci yıl ilk altı ay için enflasyon artı yüzde 2, ikinci altı ay için yine enflasyon artı yüzde 1 zam oranı belirlendi. Üçüncü yıl için ise yine ilk altı aylık dönemde enflasyon artı yüzde 2, ikinci altı ay için ise yine enflasyon artı yüzde 1 oranında zam belirlendi. İşçiler ve sendikaları Birleşik Metal-İş yüzde 24 zam talep ediyordu.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...