16 Nisan 2017 00:57

Bombalar büyüdükçe!

Bombalar büyüdükçe!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Geçen hafta ABD Hava Kuvvetleri Afganistan’da korkunç bir saldırı gerçekleştirildi. Bu saldırı çok önemli olmasına karşın Türkiye’de yeterince ilgi çekmedi. Türkiye’de gündemde olanlar düşünüldüğünde buna şaşırmamak gerekiyor. Ancak bu saldırı, on beş yıldır süren saldırılardan çok farklıydı çünkü “bütün bombaların anası” olarak adlandırılan GBU-43 ilk kez kullanıldı.

GBU-43 yaklaşık 9 metre uzunluğunda ve 10 ton ağırlığında; Irak’ın işgalinin hemen öncesinde ilk kez denenen, GPS güdümlü bir bomba. İşgalin başrol oyuncularından dönemin ABD Savunma Bakanı Rumsfeld, bu bombanın Saddam’ın hızla teslim olmasını sağlamak için kullanılacağını söylemiş, ancak bomba işgal sırasında kullanılmamıştı.

Bombanın yeniden gündeme getirilmiş olması önemli. Savunma Bakanlığı Sözcüsü Stump ve Beyaz Saray Sözcüsü Spicer tarafından açıklamalar yapılması da bunu gösteriyor. Bomba hakkında görüşü sorulan Trump da ordunun bu başarısı ile çok gurur duyduğunu belirtmiş.

Bu söylenenler ve olanlar şöyle özetlenebilir; Saldırının yapıldığı bölge, Pakistan sınırında, Nangarhar eyaletinde. Bu bölgenin de içinde olduğu çok geniş bir alanda, Pakistan ve Afganistan yönetimlerinin sözü geçmiyor. Bu, ABD’nin 30-40 yıldır sürdürdüğü dış politikadan kaynaklanıyor. Sonuç, 15 yıldır süren işgale karşın Afganistan’da durumun, “hâlâ istikrarsız” olması. Bu da işgalin sürmesi için bir gerekçe.

Afganistan’daki güçlerin komutanı Orgeneral Nicholson, GBU-43 bombasının, IŞİD’in Afganistan kolu olarak bilinen IŞİD-K’nin mağaraları, tünelleri ve barınaklarına yönelik kullanıldığını açıklamış. Söz konusu örgütün, yine ABD tarafından yürütülen Büyük Ortadoğu Projesi’nin ürünü olduğu göz önünde tutulduğunda, söylenenler gerçekten hayret verici.

Trump seçilmek için kullandığı “büyük Amerika” yalanını seçildikten sonra “büyük işler” başararak doğrulamaya çalışıyor. Büyük işler becermek isteyen bir başkan için “bütün bombaların anası” çok uygun bir araç. Toplam 59 Tomahawk füzesiyle Suriye’ye gerçekleştirilen hava saldırısı da bu oyunun parçası. Vurdu mu ses getiren, güçlü ve kararlı bir başkan imajı yaratmak için silahlardan, füzeler ve bombalar ile yapılan saldırılardan iyisi yok. Hem kayıp yok, hem de çok medyatik...

Gayet muhafazakâr ve militarizm yanlısı olmasına karşın Trump tarafından beğenilmeyen CNN, ABD’deki birkaç uzmandan Suriye’ye yönelik saldırıyı dini açından değerlendirmelerini istemiş. Yanıtlar, saldırının Budizm ve Katolik gelenek açısından haklı görülemeyeceği yönünde. İslam konusunda uzman olan kişi de aynı görüşü savunmuş.

Türkiye’de iktidarın Suriye’ye yönelik saldırıya ilişkin korkunç sözleri bu görüşler ışığında değerlendirilebilir. Ama dile getirilmeyenlere de bakmak gerek. Örneğin, Diyanet İşleri’nin Suriye’ye yönelik saldırıya ses çıkarmamasına. Ya da Afganistan’da GBU-43 kullanılmasına karşı çıkmamasına. Nedeni ortada: Türkiye’de din siyasetin bir parçası ve iktidar artık her olanakta din istismarına başvuruyor. Büyük savaş politikaları da artık dinle destekleniyor.

Yalanlar büyüdükçe bombalar da büyüyor. Bombalar büyüdükçe bombaları haklı çıkarmak için üretilen yalanlar da büyüyor. Yalanlar büyük, bombalar büyük, başkanlar büyük. Irak’a demokrasi getirildi. Afganistan’a ise istikrar. Şimdi Suriye’ye demokrasi getirilecek. Demokrasi bu şekilde büyüyünce olan küçüklere oluyor. Önce ambargolar, ardından işgal sonucunda Irak’ta çocukların başına gelenler korkunç. Ama demokrasi getirildiği için bunların hiç önemi yok.

Yalanlar da, bombalar da büyük. Demokrasi büyük, başkanlar çok büyük. Senaryo aynı. İster ABD, ister Türkiye olsun. Büyük başkan, ileri demokrasi hem içeride, hem dışarıda acı demek. Bombalar büyüdükçe çocuklar ölüyor. Yalanlar büyüdükçe çocuklar unutuluyor. Başkanlar büyüdükçe çocuklar küçülüyor, gerçekler önemsizleşiyor. Mesele ortada...

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...