31 Mart 2017 00:50

Zirve zırvaları

Zirve zırvaları

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Futbolda yabancı oyuncu sayısı yine gündemde. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 2. Futbol Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “Süper Lig’de kendi gençlerimizin sayısının artacağını ümit ediyorum” lafını edince, Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören de yabancı sayısında yeni bir düzenlemeye gidilebileceğinin sinyalini verdi. Eh, Tayyip Erdoğan futbol üzerine ahkam keser ve müthiş(!) tavsiyelerini sıralarken, Yıldırım Demirören buna kayıtsız kalacak değildi ya. Elbette, en tepeden gelen tavsiyeleri emir kabul edip gereken adımların atılması için kolları sıvayacaktı... “Her derde deva bulan”  bir cumhurbaşkanına sahip olmanın böyle avantajları var işte!..

En son yapılan düzenlemeyle yabancı oyuncu sayısı artırılırken, rekabet alanının genişlemesiyle birlikte yerli oyuncuların fiyatlarının düşeceği öngörülmüştü. Ama öyle olmadığı gibi çoğu kulüp yabancı oyuncularla imzaladığı yüksek ücretli sözleşmeler nedeniyle ekonomik açıdan zor duruma düştü. Tuhaf olan, kulüplerin yabancı oyuncu sayısıyla ilgili uygulamayı sanki bir zorunlulukmuş gibi algılamaları ve bütçelerinin önemli kısmını yabancı oyuncu transferine ayırmaları sonucunda göz göre göre sıkıntılı duruma düşmeleriydi. Oysa ki isteyen kulüpler kadrolarını tamamen yerli oyunculardan da oluşturabilirdi. Tabii bunun için altyapıya önem/öncelik vermek ve yatırımları da buna göre planlamak gerekiyordu. Ama spora bakışımızda kısa vadede başarılı olma hedefi her şeyin önünde geldiğinden, paralar “yakın zamanda yaşanacak parlak günler” beklentisiyle en çok transfere harcandı... Şu anda pek çok kulüp, gelir-gider dengesizliğinin yarattığı sıkıntılı pozisyondan kurtulabilmek için çırpınıyor... 

Demek ki yabancı oyuncu sayısından daha önemlisi, futbola doğru bakabilmek, doğru planlamalar, doğru harcamalar yapabilmek ve hem yönetimsel, hem de teknik anlamda bir sistem oluşturabilmekmiş!..

Futbol Zirvesi’nde Yıldırım Demirören’in, Türkiye’nin uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapmasını engellemek üzere işe “siyasetin” karışmasından çekindiğini söylemesi de yeni bir garabet örneği olarak kayıtlara geçti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik güzellemelerle yetinmeyip referandumla ilgili olarak açıkça “evet” temennisi sunan birisinin siyasetin futbola müdahalesinden endişe ettiğini ifade etmesi ciddiye alınabilir mi? Yine de iyi tarafından bakalım... Erdoğan’ın bir dediğini iki etmemek için hazır olda beklerken, diğer yandan “futbola siyaset karışmasın” diyecek kadar komikleşebilen bir federasyon başkanımız var...

Betonsever Cumhurbaşkanı’nın yeni inşa edilen stadyumlar ve diğer spor tesisleriyle ilgili övünç destanına(!), Türkiye’nin Avrupa’da sadece stadyum yapımında değil, altyapıda, turizmde ve ulaşımda da birinci olduğunu belirterek katkıda bulundu Demirören!..

İktidarın propaganda broşüründen alıntı hissi veren bu laflar da siyaset sayılmazdı elbette!.. Kerameti kendinden menkul söz konusu “birincilikler” Futbol Zirvesi’nde karşılık bulmuş, heyecan ve coşku yaratmayı başarmıştı... İşin kültürel ve düşünsel kısmını dert edinen pek kimse yoktu nasıl olsa... Bu “birincilikler” sayesinde hangi uluslararası organizasyonu alamazdık ki? Yeter ki birtakım “karanlık güçler” devreye girip hakkımızı çiğnemesindi!.. Gel de gülme!..

Demek ki başkaları hakkında atıp tutmaktan daha önemlisi, yalandan, yalakalıktan ve tutarsızlıktan uzak durup saygınlığın korunmasıymış!..

Tayyip Erdoğan ve Yıldırım Demirören’in dikkat çektiği bir başka konu da futboldaki şiddet olaylarıydı. 

Stadyumlarda cinsiyetçi küfürler, ırkçı tezahüratlar, militarizm güzellemeleri ve savaş kışkırtıcılığı fütursuzca boy gösterir, taraftarlar bıçaklarla idman basacak denli cüretkarlaşırken yeni yapılan stadyumlardan, spor tesislerinden söz etmek, can çekişen birisine makyaj yapmaya benziyor... Düşünsel gelişimi göz ardı ederek salt propaganda amacıyla tesis yapmak futbol ortamını huzurlu kılmaya yetmiyor görüldüğü gibi... Spor alanlarından şiddeti arındırmak deyince akıllarına “cezadan” başka bir yöntem gelmeyen beton kafalıların ortak özelliği, sorunların nedenleriyle ilgilenmeyip ortaya çıkan sonuçlarla nafile mücadeleye girişmeyi tercih etmeleridir...

Demek ki futbolun insana yakışan güzellikte icra edilebilmesi için yeni stadyumlar ve spor tesisleri inşa etmekten daha önemlisi, kardeşliğin, saygının, vicdanın, adaletin temel alındığı bir futbol kültürü oluşturmak ve bu kültürün yaygınlaşması için çaba göstermekmiş!..

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...