Hamit Altıntop
Fotoğraf: Envato
Hayata güç sahipleri tarafından bakma alışkanlığı/refleksi sporda da fazlasıyla mevcut ve bunun örneklerine sıkça tanık oluyoruz. Medyanın giderek cüretkarlaşan “kraldan çok kralcı” ve tuzu kuru kesimi göğsünü gere gere ortalıkta boy gösterip yalakalık sergilemek için fırsat kollarken, emekçilerin payına -bir zamanların en el üstünde tutulan futbolcularından da olsa- her alanda olduğu gibi burada da hor görülmek, küçümsenmek ve hatta dışlanmak düşüyor. Şimdilik hayatın her alanında hakim olan anlayış bu...Galatasaray, karşılıklı anlaşma sonucunda Hamit Altıntop’un sözleşmesini feshetti. Anlaşmaya göre sarı-kırmızılı kulüp fesih tazminatı olarak Hamit Altıntop’a 825 bin avro ödeyecek.
Medya bu gelişmeyi, tam da kulübe yaltaklanmaya çalışan bir yaklaşımla “Hamit’ten para almaya devam!”, “Hamit’e piyango” gibi başlıklarla verdi. Bu başlıklar, güç sahiplerine dalkavuklukta birbirleriyle yarışan medyanın ne kadar utanmazlaşabileceğinin çarpıcı örnekleri. Geçirdiği ağır sakatlıklar yüzünden belki de bir daha hiçbir zaman futbol oynayamayacak olan bir oyuncunun sözleşmesinden doğan hakkını almasını böyle kinayeli(!) bir başlıkla vermek, emeğin/emekçinin hakkını, değerini inkar etmekten başka bir anlam taşımaz. Üstelik bu başlıkla yetinmeyip bir de kulübün -hak edilmiş parayı vererek- Hamit’e jest yaptığını vurgulamışlar. Hamit’in, geçen sene takıma yeterince katkı sunamadığı için alması gereken paradan feragat ettiğini de bildikleri halde.
Kulüp, bir oyuncusuna sözleşmeden doğan parasını ödeyince jest yapmış sayılmaz. Sadece hakka, hukuka uygun davranmış olur ki, normali de zaten budur. Böyle bir ödemeden kaçınmak vicdansızlık, ahlaksızlık bir yana emeğin sömürülmesi demektir. Gerçi emeğin üzerine yatmak ya da yatmaya çalışmak bizim kulüplerimizin pek yabancı oldukları bir tavır değildir ve bu konudaki sicilleri de oldukça kabarıktır.
Ayrıca, normalde yapılması gerekeni “jest” olarak nitelemek, futbolcu hakkında hak etmediği bir parayı alıyormuş izlenimi yaratıp onu taraftarların gözünde hedef tahtasına da koyabilir. Futbolcuyu karalayan/yaralayan söylemler üzerinden kulübe vefakarlık atfetmek tam bir saçmalık...
Sakatlıklar sebebiyle 4.5 yıldır formasını terlettiği Galatasaray ile yollarını ayırmak zorunda kalan Hamit kafa yapısı olarak çok farklı bir oyuncu. Bunda, Almanya’da yetişmesinin yanı sıra dünyanın en önde gelen kulüplerinden olan Bayern Münih ve Real Madrid’de top koşturmasının da payı var elbette. Futbol kültürü açısından zengin bir deneyime sahip. Sorgulamaktan ve öz eleştiriden hiç kaçınmaması, her zaman açık ve dürüst davranması onu farklı kılan özelliklerin başında geliyor. Bütün bu kişilik özellikleri sayesinde kariyer anlamında dünyada çok az oyuncunun gerçekleştirebildiği işleri başardı.
Kısacası Hamit, sahip olduğu özellikler itibarıyla kolayca gözden çıkarılabilecek bir futbol figürü değil.
Galatasaray, futbolcu olarak Hamit ile ilişkisini sonlandırsa bile kulüpte başka bir görev vererek bu oyuncunun aklından, farkındalığından, deneyiminden ve hatırı sayılır birikiminden yararlanabilir, yararlanmalı.
Sadece Galatasaray’ın değil, ülke futbolunun da olaylara, gelişmelere Hamit gibi farklı ve gerçekçi bakıp özgün yorumlar, değerlendirmeler yapabilen kişilere çok ihtiyacı var...
YAZARIN DİĞER YAZILARI
- Federasyon değişecek, işler düzelecek!.. 18 Nisan 2024 04:30
- Fanatizm faşistliktir! 11 Nisan 2024 05:05
- Değerler eriyor, rezillik genişliyor 04 Nisan 2024 04:28
- Yeter ki gereken dersler çıkarılsın 28 Mart 2024 04:16
- Yol uzun, mücadele zorlu 21 Mart 2024 04:24
- Şampiyonluk değil çirkeflik yarışı 14 Mart 2024 04:39
- Futbolumuzun seviyesi(zliği) 07 Mart 2024 05:35
- Spor bunun neresinde? 29 Şubat 2024 04:00
- İkiyüzlülüğün ahlakı 22 Şubat 2024 04:46
- Her şey eskisi gibi 15 Şubat 2024 04:37
- Yöneticilikte ergenliğe takılanlar! 08 Şubat 2024 04:35
- Futbolun cazibesi 01 Şubat 2024 04:21
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
