Büyükelçi suikastı
Fotoğraf: Envato
Rus Büyükelçisi’nin öldürülmesi Rusya’da herhalde büyük bir şok ve tepki yaratmıştır. Rus uçağı düşürüldüğünde oradaki yandaş medya (ki bizim yandaşlardan pek farkı yokmuş) “Türkiye’yi işgal edelim”, “Havalimanlarını bombalayalım” gibi manşetler atmışlar. Bazıları da PKK’ye destek verelim gibi öneriler yapmış. Rus milliyetçileri arasında da bu görüşler rağbet görmüş. Büyükelçinin ölümünden sonra da muhtemelen benzer yazılar gazetelerde yer alacak.
“Rusya ile aramız düzeldi” diye propaganda yapıyor bizimkiler ama durum öyle değil. Havaalanında T.C. pasaportu olanları bir kenara ayırıyorlar. Her birini uzun uzun sorguya çekiyorlar. Yani, Almanların TBMM Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı’ya yaptıkları muamele Rusya’ya giden her T.C. pasaportluya yapılıyor.
AKP Hükümeti’nin Rusya ile Halep ve Suriye üzerine pazarlık yaptığı, ABD ve AB’nin mesafeli tutumuna karşı Rusya’ya doğru açılma çabaları sarf ettiği bugünlerde Büyükelçi suikastı ellerini zayıflattı. Şimdi alacaklarına karşı daha çok verecekler. Üstelik haftada bir patlayan bombalardan sonra bir de siyasi suikastların başlaması Türkiye’nin dünya önünde prestijini iyice sıfırladı. Artık bırakın turist falan gelmesini, pek çok ülke selamı dahi kesecektir Türkiye ile.
Sık sık yazıyorum ama bir daha yazacağım. Tam bir Ortadoğu ülkesi olduk. Bombalar, suikastlar, dini tarikatların egemenliği, tek adam diktatörlüğünün inşa süreci, siyasetçilerin harcamalarının kontrol edilememesi, devletle yapılan işlerde rüşvet ve iltimasın kurumsallaştığı bir Ortadoğu ülkesi.
Dünyada en çok asker, polis, istihbaratçı istihdam eden ülkelerden biri olan Türkiye’de yaşanan bombalamalar, suikastlar da Ortadoğu ülkesi niteliğinden kaynaklanıyor. Çünkü, devlet belli kesimleri zararsız gördüğünden takip etmiyor. AKP Hükümeti’ne karşı darbeler de hep bu takip edilmeyen, güvenilen kesimlerden geliyor.
Fetullahçılar, IŞİD’çiler, El Nusracı’lar vd. AKP’nin Ortadoğu diktatörlüklerine yakışan siyasi manevraları bir gün dost ve ortak olduklarını, AKP İktidarına yarın düşman yapıyor. Sağlık Bakanlığı’nda Menzilciler, Emniyette El Nusracılar kümelenmiş.
Süleymancılara din eğitimi ve yurtları teslim etmişler. En son Ergenekoncularla iş tutuyorlar. Yarın bir darbe de onlardan yiyecekler. Artık, bu gidişe “dur” demek gerek. Demokrasi İçin Birlik Sözcüsü Rıza Türmen, iki gün önce yayınlanan röportajında bu gidişata nasıl “dur” diyebileceğimizi anlatıyor. Aklın yolu bir. Artık bu yolda yürümek gerekiyor.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
- Şaşkın ördek 23 Nisan 2024 04:32
- Barış ne zaman gelecek? 16 Nisan 2024 04:47
- Sosyalistlerin seçim çalışması nasıl olmalıdır? 09 Nisan 2024 04:42
- Seçim dersleri 02 Nisan 2024 04:47
- Moskova katliamı 26 Mart 2024 05:38
- Büyük Birader bizi gözetliyor 19 Mart 2024 04:39
- Küçülemeyen devlet 12 Mart 2024 04:52
- Etkisiz hale getirmek 05 Mart 2024 04:48
- Her şey rant için 27 Şubat 2024 08:49
- Hem yasa koyucu hem yürütücü hem de hakim 20 Şubat 2024 04:48
- İşkenceyi ve işkenceciyi aklamak 13 Şubat 2024 04:40
- Böyle demokrasi olmaz 06 Şubat 2024 04:46
YAZARLAR
A. Cihan Soylu
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Şebnem Korur Fincancı
Tehlike nedir?
Sultan Özer
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Hediye Levent
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Arif Nacaroğlu
Özgürlükçü Anayasa
Erkan Aydoğanoğlu
1 Mayıs ve sonrası
Mehmet Özyazanlar
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
