03 Kasım 2016 00:57

Teknik bir tartışma: ‘FETÖ’ nedir?

Teknik bir tartışma: ‘FETÖ’ nedir?

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Son zamanlarda Gülen Cemaati için “Terör  örgütü” nitelemesi  kullanılmaktadır.Türkiye’de çok sık bir şekilde “terör” kelimesinin kullanılmasına bakarsak, bunda şaşacak bir şey yok. Çünkü bir kaç kez bu köşede de yazdığımız gibi, Türkiye mevzuatında ve özellikle 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 1. maddesinde terör tanımı çok geniştir. Benimsenmeyen bir düşünceyi açıklayan herkes, bu düşünce, konusu bakımından,  söz gelimi “Kürt sorunu”na ilişkin ise ya da “Ermeni sorunu” ve “soykırım” ile bağlantılı ise kategorik olarak polisin ve savcıların dikkatini çeker.
Ayrıca kullanılan kelimeler bakımından, söz gelimi, “Kürdistan” ya da “soykırım” denmesi de terörle mücadele kapsamında değerlendirilebiliyor. Yani Türkiye mevzuatındaki tanım ve yargı pratiğindeki hakim anlayış gereği yalnızca şiddet değil ölçüt.
Türkiye hapishanelerindeki gazeteci ve yazarların sayısı- şimdilik- yüz otuz.
Neredeyse tamamı Terörle Mücadele Kanunu kapsamında tutuklu olarak bulunuyorlar. Adalet Bakanlığı da açıklıyor: “Onlar terör suçundan tutuklu, düşünce suçundan değil!”
Zaten sorun da bu ya.
Yazmış, konuşmuş, terörle ne ilgisi var, yazıp, konuşmanın? Neden terör suçundan tutuklular?
Son zamanlarda Fethullah Gülen hareketi konusunda “FETÖ, terör örgütü” denmeye başlandı. Acaba teknik olarak bu konuda, -soruşturmaların davaya dönüşmesiyle birlikte başlayacak “niteleme” tartışması konusunda , eldeki verilere göre ne söyleyebiliriz?
Türkiye’deki yürürlükteki ceza mevzuatı ve yargı pratiğine bakarak, Fethullah Gülen hareketinin “dini ve siyasi bir örgüt” olduğunu söyleyebiliriz.
Gülen hareketi ile bilgiler, Anayasa Mahkemesi ve HSYK’nin ihraçlarla ilgili verdiği  kararlarında bulunabilir.2008 yılındaki kararlarında ise Yargıtay 9.Ceza Dairesi ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Fethullah Gülen hareketinin bir terör örgütü olduğu yolundaki görüşleri reddetmişti.
Şahsen bizim 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (eski Ceza Kanunu) 163.maddesinde düzenlenen ve daha çok dini duyarlığı olan insanlara, “irticai düşünce sahipleri” ya da” irticai örgütler” nitelemesiyle uygulanan maddesine itirazımız bulunmaktaydı.
Hatırlayalım,  1991 yılında 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun kabulüyle birlikte, TCK’nin 141, 142 ve 163. maddeleri de yürürlükten kaldırılmıştı.
Fakat yıllar sonra Yargıtayda bazı yüksek savcılar ve yargıçlar, “Eh ne yapalım, eskiden 163. madde vardı, şimdi yok. O nedenle elimizde bulunan 312. maddeyi uyguluyoruz” yollu ceza hukukunun temel ilkelerinden olan “suç ve cezaların yasallığı” ilkesini hiçe sayan açıklamalar ve uygulamalar yapıyorlardı. Çağdaşlık adına, laiklik adına yapıyorlardı bunları…
Acaba şimdi de benzer bir durum mu var?
Fethullah Gülen hareketine , “dini bir cemaattir” diyen de var, “dini, siyasi amaçları olan bir örgüt” diyen de... “Hizmet hareketi”, “Gülen hareketi” gibi isimlerle de anıldı bir zamanlar. Şimdilerde, “FETÖ (Fethullahçı Terör Örgütü)” deniyor, “paralel devlet” yapılanması deniyor.
“Terör örgütleri”nin belirli özellikleri ve niteleme için aranması gereken unsurları var.
Şöyle:
Öncelikle bunlar ideolojileri olan örgütlerdir.
Bunlar, silahlı gruplardır. Sürekliliği olan örgütlerdir. Tek eylem yapıp dağılan yapılar değildir. Sadece silah taşımazlar bunları kullanırlar da... İnsan öldürebilirler, bomba atabilirler. Yani şiddete başvururlar. Güvenlik kuvvetleriyle silahlı çatışmaya girebilirler. Bu özellikler ve unsurlardan hareketle,  ‘FETÖ’ denilen yapılanmanın geçmiş tarihine baktığımızda -15 temmuz öncesini kastediyorum-  “Terör örgütü” nitelemesinde bulunamayız.
Ancak kim diyebilirdi ki, bu silahsız hareket, -henüz, kesin olarak bilemiyoruz, tek başına ya da başka kişi ve gruplarla birlikte- tanklara, toplara, savaş helikopterlerine ve uçaklarına hükmedecek, acımasızca şiddet uygulayacak ve bir kalkışmada -darbe teşebbüsünde- bulunacak?
Belirtilen durumda, bu tek eylem - kanıtlanırsa-  hangi nitelemeye yol açacak?

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...