24 Temmuz 2016 00:11

İktidarın övdüğü medya

İktidarın övdüğü medya

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Belki izleyenleriniz olmuştur “The Revolution will not be Televised” (Devrim Televizyonda Yayımlanmayacak) adlı bir belgesel vardır. 2001 yılında Kim Bartley and Donnacha O’Briain adlı iki belgeselci Hugo Chavez’le gelen değişimi çekmek üzere Venezuela’ya giderler fakat kendilerini Chavez’e karşı yapılan bir darbe girişiminin ortasında bulurlar. 15 Temmuz gecesi Türkiye’de yaşanan darbe girişimini televizyondan izlerken aklıma geldi. Chavez’le Erdoğan’ı kıyaslamama kızanlar olacaktır. Kızmayın, konu o değil. Bartley and O’Briain’in belgesellerinin önemli bölümü ana akım medyanın darbe gecesi gerçekleri nasıl çarpıttığı, darbecileri nasıl desteklediğine ayrılır. Hatta bir medya patronunun da darbenin bizzat içinde olduğu iddia edilir. Ticari medyanın Chavez öfkesi ise bir kısmıyla uyguladığı sansür politikalarından kaynaklanmaktadır. Belgeselcilere o kaos içinde en büyük yardım alternatif medya kuruluşlarından gelir, çektikleri görüntüleri paylaşarak belgeselin tamamlanmasına ve tüm dünyada Chavez’in kahramanlaşmasına yardımcı olurlar.

Burada belgeselle yollarımız şimdilik ayrılıyor. 15 Temmuz gecesi Türkiye’deki ana akım medya, üzerindeki baskılara rağmen, darbecilerin değil iktidarın yanında yer alma kararı verdi. Tüm yayın politikasını da bunun üzerine kurdu. Yalnızca iktidar partisi mensuplarına bağlandı, onların görüşlerini ekrana yansıttı. Gördüğümüz kadarıyla bu yayıncılığın ödülünü de aldı. Başta Erdoğan olmak üzere tüm iktidar partisi mensupları ve hatta muhalefet partilerinden takdir gördüler. Gün içinde haber bültenleri arasında sürekli olarak 15 Temmuz gecesinin görüntüleri dönüyor. İktidar bir yandan insanları sokaklara çağırırken medya da bu darbe girişiminden bir kahramanlık miti çıkarmak için var gücüyle destek veriyor. 

İnsanların böyle bir acımasız şiddet karşısında sokağa çıkmaları önemli, tankların önüne kendilerini siper edenlerin, vurulanların görüntülerini içimiz acıyarak izledik. Büyük bir cesaret ve kendini feda etme hali. Peki ölenler kimler? Nasıl bir aileden, sosyal koşullardan geliyorlar? Kendilerini tankın önüne atacak cesaretin kaynağı ne? Askeri ve polis gücünün büyük kısmı halen elindeyken devletin bu insanları sokağa dökmesindeki sorumluluğu hiç tartışılmayacak mı? Bütün bu sorular cevapsız, ve de cevapsız kalacak. Çünkü medya görevini yapmaktansa kendisini övmenin, tebrikleri kabul etmenin tadını çıkarıyor.

Ortada bir istihbarat zafiyeti var mı sorusunu bile Cumhurbaşkanının çarşamba akşamı Al Jezeera televizyonuna verdiği mülakattan sonra sorabilen bir medyanın, sayısı 10 binlere ulaşan tutuklanmaların gerekçesini, fotoğraflardan askerlere uygulandığı apaçık olan işkenceyi, 50 bin memurun nasıl bu kadar hızla değerlendirilip açığa alındığını sormaya cesareti var mı? Dahası ilan edilen olağanüstü hal ile birlikte artan ve daha da artacak baskıları, insan hakları ihlallerini haberleştirebilecek mi? Olağanüstü hal ilanını bile beklemeden pek çok internet sitesine erişim engeli getirildi, RTÜK tarafından bazı televizyon kanallarının lisansı hangi gerekçeyle olduğu bile açıklanmadan iptal edildi. Leman dergisinin basımı engellendi, sitesine erişim engeli geldi. Gazeteciler gözaltına alınmaya devam ediyor. Bu baskılar arttıkça penguen medyası gerçeği ile yine baş başa kalacağız.

Chavez Nisan 2002’deki darbe girişimini atlattıktan sonra kendisine karşı olan ana akım medya üzerindeki baskıyı ve denetimi arttırdı. Diğer yandan alternatif medyaya destek vererek güçlendirdi. Kendisine bağımlı başka bir medya yarattı, bir kısım alternatif medyanın varoluş şartlarından biri olan bağımsızlığını kaybetti. 

Medyanın darbe karşıtı duruşu, hele Türkiye’de darbe şakşakçısı geçmişini bir kenara bırakması takdire şayan ama işini yapması kaydıyla... Görevi olağan ya da olağanüstü hallerde iktidarı halk adına denetlemek çünkü ve hiçbir iktidar kendisini denetleyen, eleştiren medyadan hoşnut olmaz. Sigara paketi üstü uyarısı gibi olacak ama hangi görüşte olursanız olun iktidarın övdüğü medya dostunuz değildir.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...