Anayasa çağrısı

Pazartesi günü İstanbul’da yeni bir anayasa için çağrı yapıldı. Çağrı, “Çoğulcu, eşitlikçi ve özgürlükçü anayasa için” başlığını taşıyordu. Çağrı metni ve imzacıları şöyleydi:
- Çoğulcu, eşitlikçi ve özgürlükçü anayasa için
Darbe anayasasının yapıldığı tarihten bu yana, toplumda yeni anayasa arayışları eksik olmamış, farklı siyasal anlayışlara dayalı değişik anayasa önerileri gündeme gelmiştir. Bu çerçevede çoğulcu, eşitlikçi, özgürlükçü bir anayasa talebi en zor şartlarda bile savunulmuştur.
Anayasa tartışmaları bir süredir yeniden canlanmış, kamuoyunun gündemine girmiştir. Çatışmaların sürdüğü ve mevcut anayasadaki hakların fiilen askıya alındığı bugünkü ortamda yeni anayasa sürecinin demokrasi dışı yönelimlere alet edilmesinden endişe duyuyoruz. Bu sürecin, otoriter bir rejime hukuki statü oluşturma ihtimaline karşı, tüm toplumsal kesimlerin evrensel demokratik değerler çerçevesinde etkili bir irade ortaya koymaları hayati önem taşıyor.
Çoğulcu, eşitlikçi ve özgürlükçü değerlere dayanan demokratik bir anayasa sürecinin şartlarını oluşturmak için, duyarlı herkesi ortak bir çabada buluşmaya davet ediyoruz.
Abdülbaki Erdoğmuş - Ahmet Türk - Prof. Dr. Ayşe Erzan - Ayşegül Devecioğlu - Doç. Dr. Ayşen Candaş - Prof. Dr. Baskın Oran - Doç. Dr. Bican Şahin - Prof. Dr. Binnaz Toprak - Doğan Bermek - Prof. Dr. Ergun Özbudun - Prof. Dr. Erol Katırcıoğlu - Prof. Dr. Fuat Keyman - Prof. Dr. Gençay Gürsoy - Güler Buğday - Hatice Kapusuz - Hülya Gülbahar -Hüsnü Öndül - İbrahim Sinemillioğlu - Prof. Dr. Levent Köker - Mehmet Güleryüz - Melda Onur - Maside Ocak - Prof. Dr. Metin Günday - Prof. Dr. Murat Belge - Murathan Mungan - Prof. Dr. Mustafa Erdoğan - Nesrin Nas - Dr. Nil Mutluer -Prof. Dr. Niyazi Öktem - Prof. Dr. Oktay Uygun - Osman Kavala - Prof. Dr. Osman Doğru - Osman Murat Ülke - Ömer Faruk Gergerlioğlu - Öztürk Türkdoğan - Rıza Türmen - Sefa Öztürkdede - Prof Dr. Sevtap Yokuş - Tarık Ziya Ekinci - Prof. Dr. Turgut Tarhanlı - Prof. Dr. Yücel Sayman

Biz İnsan Hakları Derneği (İHD) adına imza atmıştık İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan ile birlikte.
İHD zaten 12 Eylül acılarından, travmalarından süzülerek doğdu. Bu acıları ve travmaları aşma düşüncesi hep gündemindeydi. Bugün anonim hale gelen 12 Eylül bilançosunu o tarihte genel başkanımız olan Sayın Nevzat Helvacı, Muğla Şubemizin 21 Eylül 1991 tarihinde  düzenlediği sempozyumda açıklamıştı.
Hak savunucuları olarak şöyle düşünüyoruz:
Bugün için ulusal üstü insan hakları belgelerinde yaklaşık olarak 110 medeni ve siyasi hak olduğu kabul ediliyor. Ekonomik, sosyal ve kültürel hak ve dayanışma hakkı olarak da yaklaşık 72  hak olduğu kabul ediliyor. Biz İHD ve insan hakları savunucuları olarak toplamda bu 182 hak ve özgürlüğün eksiksiz tümünü karşılayacak bir anayasa istiyoruz.
Fazlası olabilir. İtiraz etmeyiz. Bu hak ve özgürlükler tek tek sayılmayabilir anayasada. Teknik bir konudur bu. Normatif düzenleme uzmanları öyle yazarlar ki maddeleri, tüm insan hakları ve özgürlükleri karşılanabilir. Söylediklerimiz haklar ve özgürlüklerin esasıyla ilgili. Bir de usul ve mekanizmalar konusu var. Bunlar da hakların ve özgürlüklerin tanınması, korunması, kullanılması, gerçekleştirilmesi ve geliştirilmesiyle ilgilidir. Bunun için elverişli usul ve mekanizmaların da tümünü istiyoruz.
Bir de biz “O madde değişmez, bu madde değişmez” diye tabular kabul etmiyoruz.
Hukukun üstünlüğü ve demokrasiyi ilke kabul ediyoruz.
İnsan hak ve özgürlükleri, insan onuru, eşitlik, özgürlük, barış, dayanışma da  temel değerlerdir. Bizim için böyledir.
İnsan haklarının korunması ve geliştirilmesi için, üniter devlet modelinde de, federal devlet modelinde de  iyi örnekler bulunmaktadır. Başkanlık, yarı başkanlık, parlamenter sistemler için de geçerlidir bu söylediklerimiz. Bu söylediklerimiz aynı zamanda özerklik, öz yönetim, yerellik ve benzeri konu ve modeller için de geçerlidir. Bizim için, güçler ayrılığı ilkesi de
-yasama, yürütme ve yargı- temel bir ilkedir.
Açıklamada belirtildiği gibi, “Sürecin şartlarını oluşturmak için”, “Bu davet bizim.”