27 Ocak 2016 00:50

Tıbbın matematiği

Tıbbın matematiği

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Bilim özünde bütünlüklü bir alandır. Fizik, kimya, biyoloji ve matematiği birbirinden keskin sınırlarla ayırmak mümkün değildir. Ama bunlardan bir tanesini, misal matematiği alıp ‘Her şeyi izah edecek’ beklentisi ile tüm bilinmezleri açıklamamız da mümkün değildir. Temelde biyolojinin alanı ola “İnsan organizmasını giderek daha fazla matematiksel mantık ile açıklamaya çalışan” bir süreçten geçiyoruz. Matematik biliminin direği olabilir ama biyolojik sistemleri indirgemeci bir yaklaşımla salt onun izleğinde anlamaya çalışmak yanıltıcı olabiliyor.

Modern tıp on yıllardır temel hastalıkların tanı ve tedavi izleminde periyodik kılavuzlarla yol alıyor. Misal bu kılavuzlarda tansiyon için belli rakamlar arasında ‘normal’ daha yüksek rakamlar içinse ‘hipertansiyon’ diyor. Buna bir hastalığın matematiksel mantıkla sınırlarının çizilmesi de diyebiliriz. Ama bu matematik mantığı ya da onun tercih edilen kullanılma biçimi uzun vadede ‘yetersizliklerini’ saklayamıyor. Bir de bakıyoruz ki, misal bir önceki kılavuzlarda ifade edilen sınır rakamlar yaşlılar için oldukça riskli imiş!

”Biyolojik sistemleri matematiksel mantıkla izah etmeye” çalıştığımız ve buradan izlem ve tedavi şemaları ürettiğimiz bir başka tıbbi alan şeker hastalığıdır. Özellikle insülin kullanan olgularda sağlıklı olmak adına kan şekeri hangi değerler arasında ise ne kadar insülin yapılacağı kılavuzlarda tanımlanır. Ama bu kan şekerleri matematiksel olarak normal seyreden hastalarda şeker hastalığına bağlı organ hasarlarının daha az olacağı anlamına gelmiyor. Sanırım kafanız karıştı! Ama bu söylediklerime bakarak sakın ha tansiyon değerlerinizle oynamayın. Yine şeker hastası iseniz “Bırakalım kan şekerim yüksek olsun” anlamını çıkarmayın. Belki de asıl sorun matematikte değil, tıbbın matematiği araçsallaştırmasındadır. Ne dersiniz?

Kimi zaman da matematik istatistik biliminin dehlizlerinde, sağlığı metalaştırmak isteyenlerin marifeti ile adeta oyuncağa dönüştürülmek istenir. Burada temel sorun matematikten ziyade hedef kitlenin manipülatif sunumlarda illüzyon perdesini aralayamamasıdır. Özellikle ilaç sektörü istatistiklerin büyülü dünyasında hekimlerin rakamlar arasında kaybolma olasılığını pek sever. Buradan aldığı cesaretle de “satılık hastalıklar” yaratmaya girişir. Olmayana övgü, istatistik rakamlarının kötüye kullanımı eşliğinde sağlıkçıların yanılabilme potansiyelini belirler. Sonra da gelsin artık birer hastalık kılınmış insanlık halleri: Menopoz, kemik erimesi, hiperaktivite vs...

Artık koca bir dünya piyasanın avuçları arasındadır!” Bu piyasanın dışında kalabilmenin temel koşulu ise “iyi nedir” sorusunu yeniden sorabilmektir kendimize. Tıbbın marifeti ile menopozu hiç yaşamamak neden “iyi”? Afacan çocuk neden tıbbın gölgesindeki yeni “kötü”?

Sağlıcakla kalın.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...