01 Ocak 2016 00:56

Doğru mu acaba?

Doğru mu acaba?

Fotoğraf: Envato

Paylaş

"Solda Kürt siyasi hareketinin her söylediğini onaylamayı devrimciliğin olmazsa olmazı sayan bir anlayışın epeyce taraftarı var. Bu zulme uğrayan bir halkın yanında olmak gibi haklı bir temele de dayanıyor” (Uluslar ve Kaderleri Güray Öz Cumhuriyet 30.12.2015) Bu tespit acaba ne kadar doğru? Böyle tarif edilen solun “epeyce taraftarı” var mı? Bu ülkede “sol” denildiğinde ilk akla gelen CHP ve bu CHP yönetimi Kürt kentleri abluka altındayken, bebeler, nineler vurulurken AKP yöneticileri ve Başbakanla sanki ülke güllük gülistanlıkmış havasında görüşme yürütüyor ve dahası savaş tezkerelerine oy veriyor, “Teröre karşı mücadelede destek” sunuyor. CHP’nin kurumsal kimliğini belirleyen nitelik bu gerici tutum. Yoksa elbette onun tabanında halktan ve gençlikten küçümsenmeyecek bir kesim ve içinde demokrasiyi savunan bazı milletvekilleri bulunuyor.

Kendisini “sol” kabul eden, bugünkü politik açmazdan sağ-sol kutuplaşması ile çıkılacağını iddia eden diğer bazı bir kısım sol da var. Bunlar aslolan emek-sermaye çelişkisidir, ulusal sorun da neymiş denebilecek gerici bir çizgide ilerliyorlar. Yani DİSK, KESK gibi sendikaların barış için çok önemli olan grev kararı aldıkları, işçi sınıfının ülkenin politik kaderinin belirlenmesinde kesin ağırlığını koymadan, ne emek mücadelesinde, ne de sosyalist mücadelede tek bir ciddi adım atamayacağı gerçeği apaçık ortada dururken, demokrasi mücadelesini görmezden gelebiliyorlar. Perinçek’in Vatan Partisinin durumundan ise söz etmek bile gerekmiyor.

Bütün bunları ve benzer çizgideki solu çıkarınca geriye Kürt siyasi hareketi ile enternasyonalist bir ilişki kurmuş “sol” kalıyor. Bu solun bir kısmı zaten Kürt siyasi hareketi ile kaynaşmış durumda ve ayrı bir program ortaya koymuyorlar. Bu elbette onların tercihi ve sosyal şovenizmin her yere dal budak saldığı düşünüldüğünde hiç olmazsa Kürtlerin haklarını ve genel olarak ülkede demokrasiyi savunan bir çizgi izliyorlar. Bir de Kürt siyasi hareketi ile bu biçimde kaynaşmamış, sosyalist, enternasyonalist bir çizgi izleyen Emek Partisi var. Bu parti, Kürt siyasi hareketinin demokratik özerklik, öz yönetim vb. gibi yaklaşımlarının içini doldurma biçimini ideolojik olarak eleştirmekle birlikte, bugün için Kürtlerin öz yönetim taleplerinin savunulmasını ulusların kaderlerini tayin haklarının bir biçimi olarak görüyor ve savunuyor. Ayrıca öz yönetimi genel olarak emekçi halkın kendisini yönetmesinin bir biçimi, sosyalist karakterli bir biçim olarak değerlendiriyor ve bu kavramla ilkesel bir karşıtlık içinde değil. Daha da önemlisi şu, Kürtler üzerindeki her türden devlet terörüne karşı mücadele ediyor. Yani ideolojik yaklaşımlarını, günlük pratik politika ve taktikler haline getirmiyor.

Bu parti işçi sınıfı ve emekçi kitleler içinde tüm zorluklarına karşın bu enternasyonalist çizginin ajitasyonunu ve propagandasını yapıyor. İşçi ve emekçi kitlelerin Türk milliyetçiliğinin, sosyal şovenizmin zehirli etkisinden kurtarılmasının başka bir yolu da bulunmuyor. Bu partinin militanları bazen dayak yeme, bazen linç edilme, çoğu durumda tecrit edilme ve damgalanma riskleri içinde bu çizgiyi hayata geçirmeye çalışıyorlar. Ancak Bolşeviklerin devrim öncesinde savaşa karşı ajitasyon ve düşmanımız kendi hükümetimizdir çalışmasını yürütürken kurşuna dizilmeleri vb. göz önüne alındığında, bazı dönemlerde devrimci sosyalist bu çizginin ağır zorluklar içinde tavizsiz savunulması gerektiği de tartışmasızdır.

Demek ki ortada Güray Öz’ün ileri sürdüğü gibi epeyce taraftarı bulunan”bir sol bulunmuyor.“Sol” her meselede olduğu gibi Kürt sorununda da ayrışmış ve gerici, sosyal-şoven bir çizgiden enternasyonalist sosyalist bir çizgiye kadar geniş bir yelpazeye dağılmış durumda. Bu ya da şu sol değildir gibi yaklaşım da sorunu çözmüyor. Bunların hepsi soldur! Ama bir ayrıştırma yapmak gerekiyor. Yani yukarıda yapılmaya çalışıldığı gibi. Sosyal şoven, milliyetçi sol, enternasyonalist sol vb. Avrupa’da, Latin Amerika’da kendine sosyalist diyen az parti hükümete gelmedi. İşçi ve emekçi kitleler sağlam bir politik eğitimden geçeceklerse bu ayrımları bilmeleri gerekiyor. Bilsinler ki izleyecekleri yol konusunda bilinçleri bulanmasın, sağlam bir ideolojik hattı savunabilsinler.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa