NBA'de ilk haftadan notlar

Uykusuz geceler hediyesiyle birlikte gelen NBA’de ilk hafta geride kaldı. Lafı uzatmadan ilk 7 günden öne çıkanları aktarayım.

1- Son şampiyon Golden State Warriors ve ‘En Değerli Oyuncusu’ Stephen Curry, bıraktığı yerden devam ediyor. Yaz boyunca özellikle Batı Konferansı’ndaki rakipleri tarafından, Play-Off’ta sağlıklı kalmaları sanki bir suçmuş gibi “Şanslı şampiyonluk” imalarına maruz kalan Warriors’lılar bu yorumlara sezon başlamadan önce alaycı yanıtlar vermişti. GSW, kendine güvenini parkede de gösteriyor. New Orleans Pelicans’la biri deplasmanda biri iç sahada, Houston Rockets’la da deplasmanda oynadılar ve 3 maçı da rahat kazandılar. Pelicans’a deplasmanda 53 sayı atan Stephen Curry ise eşi benzeri olmayan şut ve top cambazlığı yeteneklerini sergilemeye devam ediyor. Fiziksel açıdan hiçbir avantajı olmayan böyle bir atletin sahada karşısına çıkan herkesi bu kadar istikrarlı bir şekilde alt edebilmesi, yetenek cephanesinin özgünlüğünü ve gelişmişliğini gösteriyor. Özellikle New Orleans’taki Pelicans maçının ilk periyodunda birebir kaldığı Anthony Davis’e karşı absürt bir mesafeden gönderdiği üçlük “Ben bu sahada ne istersem onu yaparım. Beni engellemenize imkan yok” mesajıydı. İzlemek isteyenler için linkini de aşağıda vereyim(1).

2-Geçtiğimiz sezon en büyük üç yıldızından ikisinin(Kyrie Irving, Kevin Love) ve Anderson Varejao’nun yokluğunda saygıdeğer bir final performansı sergileyen ancak nihai hedef olan şampiyonluğa erişemeyen Cleveland Cavaliers ve LeBron James, fena olmayan bir başlangıç yaptı. Halen Irving’den yoksun oynayan Cavaliers’ta James, 30’larında oynamaya alışmaya çalışıyor. Sırt ağrıları yaşayan James, sahada kalma süresini 35 dakikanın altına çekme hedefinde ancak onun da ötesinde saha içi yükünü sağlıklı bir şekilde takım arkadaşlarına paylaştırmaya çalışıyor. “Bu sezon hücumun merkezinde Kevin Love olacak” diyerek bu hedefi iddialı bir şekilde dile getirdi. Geçtiğimiz sezon zorlanan Love’ın ise bu göreve hazır olduğu görülüyor. Harika bir skorer ve ribauntçu olmasının ötesinde 3 sayı ve pas yeteneğiyle LeBron James için de kusursuz bir partner olan Love’ı ilk 3 maçta izlemek keyifti. Belli ki sezonun geri kalanında da böyle olacak. Play-Off odaklı büyük hedefleri olan Cavs aynı zamanda ligin en derin kadrolarından birine sahip. Mo Williams, Richard Jefferson, Sasha Kaun, Jared Cunningham’i kadrosuna katan Cavs, Tristan Thompson, JR Smith ve Iman Shumpert’la sözleşme yeniledi. Özellikle Kyrie Irving’in sahalara dönmesiyle David Blatt’in, 3 süper yıldızı ve 10 sağlam rol oyuncusu olan takımda herkesi memnun edecek bir süre ve top paylaşımını nasıl gerçekleştireceğini merak ediyorum. Bu alanda da LeBron James’e önemli fedakarlıklar düşecek. Şehrine tarihinin ilk şampiyonluğunu kazandırmaya kararlı olan James’in bunu yapmaya dünden razı olduğunu düşünüyorum. İstatistikleri epey düşecektir ama sezon sonundaki getirisi çok daha büyük olabilir.

3-Çaylakların nasıl bir performans göstereceği NBA’de her yıl merak konusu olur. Minnesota’nın 1 numara seçimi Karl-Anthony Towns daha ilk haftadan Anthony Davis rakamlarıyla oynamaya başladı. Elbette bu istatistikler düşecektir ama acemilik çekmemesi ve muhteşem fiziksel-atletik özelliklerini nasıl kullanacağını iyi bildiğini göstermesi önemli. Lakers’ın 2 numara seçimi D’Angelo Russell’ın önünde beklendiği üzere uzun bir yol var. Bu uzun yolda Kobe Bryant’ın hem saha içinde hem de saha dışında fedakarlığına, yardımına ihtiyaç duyuyor. Sixers’ın 3 numarada seçtiği Jahlil Okafor ise oynadığı takımın zayıflığı sayesinde şimdiden bir numaralı hücum opsiyonuna dönüşmüş durumda. Ancak hücumdaki tüm özelliklerine rağmen Okafor’un en azından Minnesota’ya “Ah vah” çektirebilecek bir potansiyelinin olmadığı görülüyor.

4-Sezonun neler yapacağı merakla beklenen isimlerinden Kobe Bryant, 37 yaşını fazlasıyla sahaya yansıtıyor. Bryant’tan artık daha çok beklenen genç takım arkadaşlarına öğretmenlik yapması.

5-Geçtiğimiz sezon sakatlıklarla boğuşan Oklahoma City Thunder’lı Kevin Durant ve Russell Westbrook, NBA’in en dinamik ve skorer ikilisi olarak güçlü bir giriş yaptı. Olağanüstü son saniye basketlerine sahne olan ve 2 uzatma sonunda 139-136 kazanılan Orlando Magic maçında toplam 91 sayı atan ikili, bu sezon Batı Konferansı’nı epey karıştıracak.

(1) http://bleacherreport.com/articles/2584762-stephen-curry-nails-deep-three-pointer-over-anthony-davis