20 Ekim 2015 01:03

FIFA'ya en uygun başkan bulundu!

FIFA'ya en uygun başkan bulundu!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Hikayemiz -son yıllardaki pek çok hikaye gibi- 2011 yılında başlıyor. 
Tunus’ta yakılan kıvılcımın tüm Arap coğrafyasına yayıldığı dönemde kitlesel halk gösterilerinin adreslerinden biri de Bahreyn’di. 200 yılı aşkın süredir Sünni Halife ailesi tarafından yönetilen, insan hakları, demokrasi ve özgürlüklerin bu ailenin reisinin iki dudağı arasında hiç edildiği, Arap nüfusun yüzde 70’ine tekabül eden Şiilerin büyük bir baskı altında tutulduğu, toplam nüfusun neredeyse yarısını oluşturan göçmen işçilerin ise kölelik şartlarında yaşatıldığı Bahreyn…
Arap coğrafyasındaki kalkışmadan ilham alan Basra Körfezi’nin küçük ada ülkesinin halkı ocak ayı boyunca süren güçlü eylemlerden sonra 14 Şubat’ta  binler halinde başkent Manama’nın İnci Meydanı’nda toplandı. Arkasına başta Suudi krallığı olmak üzere bölge ve dünya gericiliklerini alan Halife ailesi eylemleri kontrol edemeyeceğini anlayınca vahşice saldırdı. O günden bu yana yüze yakın sivil yaşamını yitirirken, binlercesi yaralandı, tutuklandı, sürgüne gönderildi.
Eylemcilerin arasında sporcular da vardı. Atletler, “Sporcular Mitingi”nde bir araya gelerek özgürlük isteyen halka güçlü ve cesur bir ses verdi. Ancak bedeli ağır oldu. Ülkenin en meşhur futbolcusu Alaa Hubail ve abisi Muhammed Hubail’in de aralarında olduğu çok sayıda sporcu fişlendi, itibarsızlaştırıldı, tutuklandı… 
Simge olarak seçilen Alaa Hubail, canlı yayında sorgulanıp vatan haini ilan edildi. İran’ın ve Hizbullah’ın ajanı olmakla suçlandı! 
Bu cadı avının arkasındaki isim Halife ailesinin son yıllarda büyük önem verdiği spor organizasyonlarından sorumlu Şeyh Salman bin İbrahim el Halife’ydi.
Ülkesinin sporcularına yönelik görülmemiş bir saldırı başlatan böylesi bir adamın dünya spor çevrelerince aforoz edilmesini beklersiniz değil mi?
Çok beklersiniz!
2013 yılında FIFA Başkanı Sepp Blatter ve UEFA Başkanı Michel Platini’nin de desteğiyle Asya Futbol Federasyonu Başkanı olan Şeyh Salman’ın adı şimdi de FIFA başkanlığı için geçiyor.
Şeyh Salman bu yazı yazıldığı sırada (pazartesi) kritik görüşmeler gerçekleştirmek üzere Avrupa’ya gidiyordu. Blatter’in başına gelenler sonrası Michel Platini’nin ismi üzerinde uzlaşan yerleşik rejimin baronları rüşvet skandalının ardından ibreyi Şeyh Salman’a çevirdi.
Organizasyonun başında her zaman olduğu gibi Kuveytli Şeyh Ahmed el Sabah var. Salman’ın “Zaferden emin olmadan adaylığını açıklamayacağı” belirtilirken, şu anki konjonktürde Afrika, Asya, Güney Amerika ve kısmen Avrupa’ya yayılmış bulunan Blatter destekçilerinin Şeyh Salman’a oy vermemesi için bir neden bulunmuyor.
Mevzuda soru işareti içeren kısım Platini’nin durumu. Blatter’den rüşvet aldığına dair güçlü iddiaların ortaya çıkması sonrası 90 günlük ceza alan Platini’ye hafta içerisinde UEFA’dan “güvenoyu” açıklaması geldi. UEFA açısından da son derece talihsiz ve bir anlamıyla kurumun, futbolu kasıp kavuran reform tartışmalarında nerede durduğunun itirafı niteliğinde olan bu açıklamaya rağmen Platini’nin FIFA başkan adaylığı konusunda sonuna kadar diretmemesi bekleniyor. Geçtiğimiz aylarda Şeyh Sabah ve Şeyh Salman’dan icazet alarak adaylığını açıklayan Platini’nin Şeyh Salman’ın çıkışı sonrası geri çekilmesi muhtemel. Neticede onun adaylığında birleşen güçler şu anda Şeyh Salman’a kaymış durumda.
Mayıs ayında UEFA’nın desteğine rağmen Blatter’e yenilen Ürdün Prensi Ali bin el Hüseyin ise şansını bir kez daha denemeye kararlı. Hafta içi üyelere yazdığı mektupta “FIFA’daki kriz liderlik krizidir. Bu organizasyona inanıyorum. Birlikte onu yeniden harika hale getireceğiz” diyerek sorunu Blatter’e indirgeyen ve üyelere “Korkmayın. Kimse gerçek bir reform peşinde değil” mesajı veren Ürdün prensinin futbolun temizlenmesini bekleyen futbolseverlere verebileceği bir şey yok.
Açığa çıkan bu kadar pisliğe rağmen kurumun bugünkü halinden sorumlu olan güçlerin, Blatter’i, sporcularını hapse attıran feodal bir spor ağasıyla değiştirerek yola devam etme arzusunda olması  futbolseverlerin FIFA’ya duyduğu tepkinin hiç de umurlarında olmadığının bir göstergesi. 
Platini, Şeyh Salman ya da bir başkası. Şimdiden görülüyor ki FIFA’da önümüzdeki seçimler hiçbir şeyin ilacı olmayacak. Yeni bir Blatter bulunacak ve rejim korunacak. Ancak FIFA’nın içinde bulunduğu durum düşünülürse Şeyh Salman’ın en uygun aday olduğu da rahatlıkla iddia edilebilir. Futbolcuya işkence eden, futbolcuyu tutuklatan bir adamın futbola başkan olması rezillikler silsilesiyle son derece kafiyeli.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa