Eğitim, siyaset ve mühendislik

Memlekette matematik sorunu çok yüksek. Toplumun büyük çoğunluğu 2x2 çapraz bir tabloyu bile okuyup anlayacak düzeyde değil. Mimarın, mühendisin durumu da farklı değil. Matematik bilmeden, kimya, fizik bilmeden mühendis olunmaz ama Ziraat, Jeoloji, Maden… 3-5 temel matematik sorusunu zor çözebilen çocukların en düşük puanlarla girdikleri bölümler.
Sadece Türkiye’de değil, Almanya’da da benzer tartışmalar var. Mühendislik alanından bir Alman Profesör, FAZ’da; “Yakında dışarıdan mühendis getireceğiz. Bizim öğrenciler, matematik yüzünden mühendislikleri terk ediyor. Doğru düzgün mezun veremiyoruz” diye dert yanıyor.
Türkiye ile Almanya arasında yine de nitelik farkı var gibi. Onlar matematiği başaramadıkları için çocukların okulu terk etmesinden şikayetçi. Biz işin çözümünü bulduk: Mühendislerin de avukatların da dilcilerin de hepsi transkripte matematik, mekanik, dinamik dahil 70 puanla (diploma notu) ile geçmiş gözüküyor, ancak gerçekte çoğu 20-30 bile alacak düzeyde değil, bir kısmı bitirdiği dilde günlük sorulara yanıt verebilecek, şablon söylemle derdini bir dilekçe yazıp anlatabilecek düzeyde değil.
Geçenlerde Adana-Mersin ana kara yolunda yolun bir tarafını kapatmışlar. Trafik polisleri sıcağın altında kan ter içindeler. Ne var diye merak ettik. Otobana bağlanan üst köprünün yarısı yamulmuş, demirler dışarı çıkmış. Ekipler bekliyor ama köprünün diğer alt kısmından da trafik akmaya devam ediyor. Bu durumda, mantık yürütürsek, köprünün bir yarısını başka bir mühendis müteahhit, diğer yarısını diğer biri yapmış olmalı veya aynı mühendis iki yarısını iki ayrı kalitede yapmış olmalı. Bir taraftan geçiş yasak, diğer taraftan serbest.
12 yıl boyunca dinin temel akait ve amellerini bile öğretmekte güçlük yaşanıyor ki, atalarımız nasıl Müslümanlık yapmış, onların bu kadar din dersi alma şansı da yoktu, fena halde üzülüyorum. Osmanlı kesin bu yüzden batmıştır. Matematikten fenden felsefeden anlamayı bırak 12 sene de dinin temel kurallarını dahi öğretmekte güçlük yaşanıyorsa vay halimize. Farzların toplamı 32-33, bilemedin 54. Din dersi 1 zorunlu, 3 seçmeli çarpı 8 yıl, bir de fazlası var, 4.sınıftan başlıyor, mahalle hocası medyası… 54 farzı ne yapsak öğretemiyoruz. Matematiğe, fiziğe, mantığa da zaten yer kalmıyor. Sanat ne işe yarar ki, coğrafya, tarih, sosyoloji… ne işe yarar ki? Fizik, kimya, biyoloji… zaten bizim çocuk bu kafayla zor anlar.
Hani önce haktı? 3-5 matematik kimya sorusunu çözemeyene başkanlık bakanlık hak mı dersiniz? Halkı bıraktık bir tarafa da hak nedir dersiniz? Cehalet veya aydınlanma ne dersiniz?
İmam hatip kontenjanlarında 50 bin boşluk varmış. Milli Eğitim Bakanlığı hesap kitap hatası yapıyor ki öğretmen liseleri tümden dolup çocuklar yer bulamazken imam hatiplerde bol bol boş kontenjan tutuluyor. Matematik kıt ama çakallık çok. Öğretmen liselerini kapatırsın, genel Anadolu liselerini sınırlarsın, İmam hatipler belki dolar. Matematik fen bu mu? Bakanlık, hak hukuk bu mu?
Mimarlık mühendislik kıt ama çakallık çok. Gecekonducular milyoner olmuş. Kapattın mı bir yer, 15-20 sene sonra nasıl olsa tapusunu ruhsatını bir politikacı verir, verilsin oylar gelsin yeşil[RTF bookmark start: _GoBack][RTF bookmark end: _GoBack] dolarlar. 30-40 yıl önce bir hazine arazisine 3-5 tuğla dizen kim varsa, bugün milyoner.
Bu da bir adalet mekanizması sayılabilir. Kim ne tutabilirse, kimi daha büyük bir parça tutuyor, onun çakallığını yapıyor, kimi 300-500 metrekare bir yer tutabiliyor, çoluk çocuk onunla bir şeyler koparmaya çalışıyor.
Koalisyon için, erken veya tekrar seçim için, ölen gençler için matematik bilmeye ihtiyaç var mı dersiniz? Ya vicdana?
Matematikçi mühendislikten anlamaz, mühendisi statikten dinamikten anlamaz. Dua edelim de depremler, savaşlar felaketler bizleri sınamaya kalkmasın.
Bir okur FAZ’a yorum yapmış: “Matematik matematikçilere bırakılamaz!” Bina mühendisin inisiyatifine bırakılamaz.
Bu ülkede eğitim kimlere bırakılamaz acaba? Sayın Erdoğan’a, Sayın Davutoğlu’ya, Sayın Avcı’ya mı?
Eğitimle siyaset ve mühendislik arasında hiçbir bağ yok mu? Varsa, nasıl dersiniz?
Demirden çalınca, çimentodan çalınca veya kumu fazla kaçırınca bina yıkılıyorsa; bilimden, felsefeden, sanattan, matematikten, fizikten, kimyadan çalınca acaba ne oluyor? Süte antibiyotiği, eğitime dini fazladan katınca ne oluyor dersiniz?