2024 adayları

Dünya spor çevreleri hareketli bir haftayı geride bıraktı.

FIFA’nın “Daha az demokrasi dünya kupası düzenlemek için daha elverişli koşullar sağlıyor” sözüyle, çağımızın mega spor organizasyonları mantığını kusursuz bir şekilde özetleyen zıpçıktı genel sekreteri Jerome Valcke’nin görevden alınmasıyla hatırlanacak olan haftanın bir diğer önemli gelişmesi de 2024 Yaz Olimpiyatları için adayların belirlenmiş olmasıydı.
Kanada’nın en büyük kenti Toronto’nun yetersiz halk desteği sebebiyle aday adaylığını çeken son şehir olmasının ardından IOC, Los Angeles (ABD), Paris (Fransa), Hamburg (Almanya), Roma (İtalya) ve Budapeşte’de (Macaristan) karar kıldı.
Bundan önceki adaylık yarışlarında Erdoğan ve Türkiye’nin doldurduğu “Popülist, milliyetçi, otokrat lider güdümlü” aday kent bu kez Budapeşte oldu.

Son dönemde sınırlarını mültecilere kapatması ve mültecilere bizim polislerin günlük sporu olan gaz bombalı saldırılarla gündeme gelen Viktor Orban’ın Macaristan’ı spor organizasyonlarını ülkesine getirmek için epey çaba harcıyor.
2017 Dünya Yüzme Şampiyonası’nın gerçekleştirileceği Budapeşte, 2020 Avrupa Şampiyonası’nda da 4 maça yeniden inşa edilen Ulusal Stadyum’da ev sahipliği yapacak.

Milliyetçi muhafazakar lider Orban, IOC’nin tepkiler üzerine açıkladığı “Daha düşük bütçeli, daha mütevazı olimpiyatlar” kararının şanslarını artırdığını düşünüyor.

Ancak ne olursa olsun adaylığın başarı ihtimali çok az ve bu Macar halkı için iyi bir haber. Macaristan gibi küçük bir ülkede Olimpiyat yükünün, ekonomiye Yunanistan/Atina 2004 etkisi yaratması işten bile değil.

Almanya’nın Berlin yerine tercih ettiği Hamburg, 29 Kasım’da referandum düzenleyecek. Almanya’da ve çevre ülkelerde “Bu kent olimpiyat düzenlesin mi” sorusunun son yıllardaki yanıtı hep olumsuz oldu.

Üstelik Almanya, 2024’te Avrupa Şampiyonası’na da ev sahipliği yapmayı hedefliyor. IOC, daha önce 2012’de hem Avrupa Şampiyonası hem de Olimpiyat’a aday olan Türkiye’yi uyarmıştı. Ancak bu kez Başkan Thomas Bach, “Almanya’nın organizasyon becerisi konusunda kimsenin şüphesi olduğunu sanmıyorum” diyerek ülkesine açık kapı bıraktı.

En son 1960’ta Yaz Olimpiyatı, 1990’da Dünya Kupası düzenleyen ve Torino’daki 2006 Kış Olimpiyatları haricinde mega spor organizasyonlarında sessiz kalan İtalya’nın Roma adaylığının ekonomik gerekçelerle başarısız olma ihtimali yüksek görünüyor.

Geriye en başından bu yana konuşulduğu gibi 1924’ün 100. yılında Paris’in adaylığı ve ABD’nin adaylığı kalıyor.
IOC Başkanı Thomas Bach ve “Bach’ı başkan yapan adam” Şeyh Ahmed el Sabah’ın henüz aday kent belli olmadan dillendirdiği 2024 için ABD sempatisi (IOC, 2024’ü ABD’ye vermeyi ilişkileri düzeltme adına önemli bir hamle olarak görüyor), ülkenin ilk adayı Boston’un kampanyasının halk tepkisine toslamasının ardından zarar görmüştü.

1932 ve 1984’te Olimpiyat tarihi için kritik ev sahiplikleri üstlenen Los Angeles, dünya sporunu yöneten çevrelerin hayli tartışıldığı böylesi bir süreçte yeniden “kurtarıcı” olarak sahneye çıkmak isterken, Paris için de hem “100. yıl” vurgusu hem de Rio ve Tokyo’nun ardından yeniden Olimpiyatı Avrupa’ya getirme motivasyonu etkili olacak.

2024’ün ev sahibi 2017’de belli olacak ama IOC’nin yoğun eleştiriler sonrası olimpiyat formatında yapmayı taahhüt ettiği değişikliğin lafta kaldığı/kalacağı açık. FIFA’da Valcke’nin biletinin kesilmesi de dünya sporuna bu yönde bir mesaj olmaktan çok çuvala sığmayan mızrakların marifeti.