Nafile uyanıklıklar

Eğer gerçek bir demokrasiden söz ediyorsak, gelenekselleşmiş kurallardan, eşitlikten, adaletten de söz ediyor olmamız gerekir. Bu kurallar içinde yarışanlar elbette çeşitli taktiklere, kurnazlıklara başvurabilirler ama kuralları ihlal etmek kurnazlık değildir. Satranç oyununda zeka, belirlenen strateji ve taktik kazanmayı sağlar ama atı bazen rakibine çaktırmadan fil gibi oynarsan, ya da fili çaktırmadan at gibi oynarsan hile yapmış olursun. Bu akıllılık değil, sahtekarlıktır.
AKP’nin “demokrasi” oyunu, sahtekarlık üzerine bina edilmiş. Sürekli hile yapıyorlar. Sürekli kural ihlaline başvuruyorlar.
Seçimler baştan sona kural ihlalleri ile götürüldü. Devlet olanaklarının kullanılması, Cumhurbaşkanının yine devlet olanakları ile muhalefet aleyhine büyük bir seçim kampanyası yürütmesi, TV ve basının partilere eşitsiz davranması vs.vs.
Daha sonra,7 Haziran’da iktidarı kaybedince, yenilen pehlivan misali seçimi tekrar etme ama bu sefer oylarını artırma için savaş başlatma, sahte koalisyon görüşmeleri, muhalefete hükümet kurma için yetki vermeme kanunsuzluğu ve son olarak seçim için geçici hükümet kurma meselesi. Altmış günlük geçici hükümetin kurulmasında dahi  yasa ihlaline başvuruyorlar.
Mevcut durumda yasaya göre yirmi altı bakan var. Bunlardan üçü; adalet, içişleri ve ulaştırma bakanlıklarının seçim nedeniyle bağımsız olması gerekiyor. Ama, bu üç bakanın da AKP yanlısı olduğunu biliyoruz. Geriye kalan yirmi üç bakanın,  Anayasanın 114. Maddesine göre; meclis gruplarından milletvekili sayılarının toplam milletvekili sayısı oranlarına göre istenmesi gerekiyor.
AKP’nin 258 milletvekili var. Toplam milletvekili sayısına göre yüzde 47 oranında milletvekiline sahip ve 11 bakan vermesi gerekiyor. CHP 132 (bir milletvekili istifa etti) milletvekiline sahip, oran yüzdesi 23, 5 bakan vermesi gerekiyor. MHP ve HDP’nin 80’er milletvekili var, milletvekili oranları yüzde 15’er, her birinin 3’er bakan çıkarması gerekir. Bu durumda bir bakan artık oranlara göre açıkta kalıyor. Adiliyet açısından MHP, HDP’den  daha fazla oy aldığı için MHP 4 bakan alabilir. Bu durumda, üç “tarafsız bakan”ı hariç tutarsak AKP 11, diğer üç parti 12 bakan almış olur ki, bu da seçim sonuçlarına ve Meclisteki milletvekili dağılımına uyuyor. Üç “tarafsız bakan”ın AKP yanlısı olduğu düşünülürse de, AKP’nin aslında bakanlar kurulunda azınlıkta olması söz konusu olmuyor. Fakat, AKP buna dahi tahammül edemiyor. Yine yasayı ve demokratik kuralları ihlal ederek, bakan hesabında Başbakanı ayrı tutuyor, MHP ve HDP’ye 3’er bakanlık veriyor, CHP’ye 5 bakanlık veriyor ve AKP’nin “tarafsızlar”la birlikte 15 bakanı, diğer üç partinin 11 bakanı oluyor. Yani, altmış günlük, meclisteki milletvekili oranlarına göre kurulacak hükümet, abrakadabra oyunları ile azınlığın çoğunluk olduğu bir hükümet oluyor.
Üstelik bakanlar partilerin meclis grupları tarafından verilir diye Anayasa hükmü mevcutken, görevlendirilmiş başbakan adayı Ahmet Davutoğlu, diğer partilerden bakanları ben seçerim, kabul etmezlerse bağımsızlardan yerlerine atarım, diyerek diğer 3 partiden olması gereken bakanları da kendi yandaşlarından atamak istiyor. Bunu gerçekleştirmek için, kafasına göre bakan seçtiği milletvekillerinin Meclisteki odasına resmi davetiye gönderecekmiş, bakanlığı (hangi bakanlık da olduğu belli değil) kabul etmeyenlerin yerine bağımsızlardan (Meclis içinden ya da dışından) atayacakmış. Böyle bir bakan seçmeyi kim kabul eder? AKP’nin niyeti, 26 bakanı da kendi adamlarından oluşturmak. CHP ve MHP böyle bir antidemokratik uygulamaya bakan vermeyeceklerini açıkladı. AKP’nin yöntemi (Geçici Hükümete bakan verebileceklerini açıklamalarına rağmen) HDP’nin dahi bakan vermemesine neden olacaktır. Ve yine bir kural ihlali ve demokrasi dışı müdahale ile AKP 60 günlük geçici seçim hükümetini dahi kendi adamlarından oluşturmuş olacaktır.
Geçici Hükümet için bu kadar “uyanıklık” yapan AKP’nin, yine bir hile ile tarihini 1 Kasım’a aldığı seçimlerde neler yapacağını düşünmek bile insanın tüylerini diken diken ediyor.
Önceki hileleri, 7 Haziran seçimlerini kaybetmelerini engelleyemedi. Şimdiki ve bundan sonraki hileleri de tepetaklak gidişlerini durduramayacaktır.