07 Ağustos 2015 00:50

Büyük fotoğraf

Büyük fotoğraf

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Zaman zaman tartışmalarda belki de en çok duyduğumuz iki kelime “büyük fotoğraf” tır. Bazen de bu manada “büyük resim” de denir. Olay ve olgulara bütün olarak bakmak anlamındadır. Küçük fotoğrafları birleştirerek yani detaylardan geneli görmek anlaşılır. Ya da tersi genelden özele gitmek...

Fotoğrafçılar daha çok metafor anlamında detaydan bütünü göstermeyi tercih ederler. Parça-Bütün ilişkisi önem taşır. Fotoğraf, bakan kişiye bir takım göndermeler yaptırır. Yani hayal gücünü çalıştırmayı ve bir adım ilersini gösterirse “o” fotoğraf başarılı bir fotoğraf olarak işlevini görür. 

Peki fotoğraf/fotoğraflar bu kadar başarılı nasıl olabilir? Ya da “büyük fotoğraf” nasıl okunur?

Kuşkusuz fotoğrafı okuyan bir izleyici/okuyucu bunu tamamlar. Bu da fotoğrafa bakanın kültürel/siyasal birikimi ile birlikte olur. Başarılı bir fotoğraf yanlış okunabilir. Bu durum büyük fotoğrafın da yanlış betimlenmesini getirir. Farkındayım, lafı uzatıp duruyorum. 

Seçimden sonra bolca örnek var. Başta yandaş medya olmak üzere merkez medya denen medyanın oryantalizmi ile bolca örneklerini görüyoruz. Çok bilmiş yorumcular en sık da “büyük fotoğraf” diyerek lafa başlıyorlar. Baktıklarının hangi fotoğraf olduğu ise malum. Kursaklarında kalan “başkan”lık hayallerinin “hilafet” ile taçlandırılması. Fikirleri zikir olarak  “büyük fotoğrafla” sunuluyor. Attıkları her manşet, söyledikleri her yalan bir büyük fotoğraf olarak dillerine vuruyor. Beslendikleri “havuz”ları dalgalandıkça daha bir sarılıyorlar yalanlara... Kaybedecekleri paracıklar, başkanlıklar hamasi nutuklarla sürüyor. Artık havuza sığmayan gemiler, talan edilmiş huzurları kaçtıkça hırçınlaşıp saldırıyorlar. 

İşte bizim gördüğümüz “büyük fotoğraf”…

HDP’nin güçlü  tek cümlelik bir minik fotoğraf göstermesi toplumda koca bir fotoğrafa dönüştükçe çıldırıyorlar. Karşılıkları sayfalarca içi boş laflar. Manşetler ve tehditler...

“Seni başkan yaptırmayacağız” ilk vurucu, bol gönderme taşıyan cümle oldu. Karşılığı savaş ilanı olarak görüldü. İkinci yanıt ilkinden de kısa idi: tek kelime BARIŞ. Bulduğu karşılık: Dokunulmazlıkların kaldırılması, HDP’nin kapatılma saldırıları.  
Her seferinde savaşı o başlattı bu başlattı tartışmaları yaşanırdı. Artık savaşı başlatanın Türk Devleti olduğu inkar götürmez bir tarih olarak tarihte yerini aldı. Kimse artık bayrak, bölünme vs noktasında değil. Herkes adalet ve hukuk noktasında iken eski söylemlerle savaşı körükleme derdinde olanlar kaybedecekler. Barış ve kardeşlik bir duvar gibi önlerinde halkları birleştiren set olarak duruyor. Osmanlıda oyun çoktu. Türk Devleti bu oyunların kötü kopyalarıyla Türk imparatorluğunu rüyalarında göreceklerdir. 6 milyon yurttaşı bir kalemde şerefsiz ilan eden zihniyet, 3 bin kişiyi fişlediğini açıklayan şovenist/faşistlerin çabaları, Ülkeyi savaş ortamında erken seçime götürmeye çalışan hükümsüz hükümetin icraat kardeşliği hangi koalisyonun kurulduğunu zaten gösteriyor. CHP halkın kandırılmasında koltuk değneği olarak belki de bir gecelik balayı ile bu planın uygulanmasında atlama taşı yapılmaya çalışılıyor. 

Büyük fotoğrafları küçük fotoğraflar oluşturur. Parçalar bütünü verir. Diyeceğim o ki. Bir sanat eseri yaratılıyor. Barışla başlayan özgürlük, adalet ve hukukla sürecek olan. Kısa öz ve tek kelimelik fotoğraflarla büyük fotoğrafların oluşturulduğu. Bu eseri halklar üretiyorlar. Bugün 6 milyon ilk kareleri çekti...

Basının iki temel görevi, haberleriyle kamu adına her tür iktidarı denetlemek ve gerçeğe ulaşmak için her türlü görüş ve sesin kamuya ulaşmasını sağlamaktır. Bu görevlerden biri sınırlamaya uğrarsa ülkede basın ve ifade özgürlüğü, dolayısıyla demokrasiden söz etmek imkansız hale gelir. Bugün gazetelere, haber ajanslarına, televizyon ve internet sitelerine getirilen sansür, kısıtlama ve baskılar özgür medyanın işlevini hedef almaktadır.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...