05 Haziran 2015 00:58

Tarihi seçim

Tarihi seçim

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Ülke pazar günü cumhuriyet tarihinin en önemli ikinci seçimine tanık olacak. İlki 1950 seçimleriydi ve demokrasiye olmasa da, çok partili parlamenter sisteme geçiş için önem taşıyordu. Pazar günü yapılacak genel seçimler ise “Çok partili parlamenter sistemin bekleme odasına” alındığı, eğer seçimlerde kazanmayı umduğu güce ulaşabilirse, ülkeyi tek partili, tek adamlı bir diktatörlük sistemine götürmeyi hedefleyen Erdoğan sisteminin akıbetini belirleyecek.

Kamuoyu yoklamalarının ve bunlar üzerinden oluşmuş genel havanın durumuna bakılırsa, Erdoğan ve partisi AKP, sistem değişikliği için gerekli olan gücü kazanamayacaklar. Ancak seçimlerin henüz yapılmadığını ve gerçek durumun seçim sonuçları belli olunca ortaya çıkacağını hatırlamakta yarar var. Kuşkusuz bu seçimlerin önemi bu kadarla sınırlı değil. HDP ve onunla ittifak yapan Emek Partisi ve diğer güçler hemen hemen ilk kez geniş halk kitleleri nezdinde kabul gören tutarlı bir demokrasi programı ile bu seçimlere katılıyorlar ve HDP işte bu politik ittifakı temsil ediyor.

Genel olarak ülke için demokrasi taleplerini dile getiren, laisizmi ve halkların eşitliğini savunan bu program yüzde onun üzerinde bir destek alma potansiyeline sahip ve demokrasi sorunları ilk kez bu kadar açık ve net bir biçimde halk kitlelerinin önüne gelmiş ve hatırı sayılır bir destek almış durumda. Bir başka ifade ile kitleler bu programa oy vermekle -programın ideolojik savruklukları bir yana- hem AKP ve Erdoğan’ın önünü kesmiş, hem de kitleler arasında demokratik fikirlerin yaygınlaşmasının, parlamento içinde ve dışında bu siyasi çizgi temelinde mücadele yürütmenin zeminini genişletmiş ve güçlendirmiş olacaklardır.

Bazı sol çevrelerde seçimlerin önemini küçümseyen, sorunların parlamentoda çözülmeyeceğinin propagandasını yapan politikaların var olduğu bilinmektedir. Kuşkusuz ülkenin halkın çıkarlarını temsil eden temel sorunları parlamentoda çözülmeyecektir ve “oylarla devrim” olmayacaktır. Ama gerek dünyanın, gerekse ülkenin siyasi tarihinin kanıtladığı temel bir gerçek var ki, o da şudur; büyük sermayenin, tekellerin, emperyalizmin iş birlikçilerinin egemen olduğu bir sistemde seçimler, ülkenin mevcut olandan daha gerici, hatta faşist yönetim biçimlerine geçmesine kolaylık sağlayabilir ve diktatörlük yönetimlerinin kurulmasına yol açabilir. 

Açıkçası işçi ve emekçi halk oylarıyla devrim ve büyük değişiklikler yapamayabilir -ama oy verdiği dava uğruna büyük kavgalar vermeye kararlı, örgütlü büyük bir kitle varsa ve ulusal ve uluslararası düzeyde politik koşullar yeterince uygunsa teorik olarak faklı yollar mümkün olabilir- ama, büyük sermayenin egemenliğinde oylarla pekala siyasi düzeyde bir karşı devrim yapılabilir! Bu nedenle ülkenin siyasi olarak nasıl yönetildiğinin bir önemi yoktur diyecek bir solcu ya da sosyaliste inanmak, güven duymak için tek bir haklı gerekçe bile ileri sürülemez. Mevcut ittifaka katılmamak, seçimlere farklı biçimde katılmak, siyasi bir hata olsa da elbette olanaklıdır ve bu karara saygı duyulabilir. Ama buradan yola çıkarak bu seçimlerin önemini küçümsemek, ülke açısından taşıdığı tarihi anlamın farkına varmamak, gerçeklere göz kapamak, politikada sınıfta kalmak anlamına gelir.

Bitirirken her halde metal işçilerinin eylemlerinin seçimlere etkisi üzerine bir kaç söz söylemek gerekir. Metal işçileri ekonominin imparatoruna -Koç- kafa tuttu ve onun korku aygıtını bozguna uğrattı. Sadece bununla kalmadı, işçilerin içinde bulunduğu korkunç ve ağır sömürü koşullarını tüm çıplaklığı ile ülkenin önüne getirdi. Seçimler de sadece ekonominin değil, her şeyin imparatoru olmak isteyen bir diktatörlük heveslisine verilecek güçlü bir yanıt olacaktır. Şimdi metal işçilerinin başardığını tüm halk başarabilir ve her türlü gericiliğin önüne güçlü bir barikat örebilir. Kısacası bu seçimlerde sadece ve basitçe oy verilmeyecek, aynı zamanda demokrasi yönündeki politik akıma yeni ve daha ileri mücadeleler için güçlü bir zemin oluşturulacak.   

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...