22 Nisan 2015 00:50

Bebeler ve sağlık: AKP

Bebeler ve sağlık: AKP

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Toplumun geniş kesimlerinin birlikte hayal ettiği ve yeni yaşamı gerçekleştireceğine inandığı günlerden geçiyoruz. "Yeni aşamda"  sağlık boyutu ile öncelikle  sağlıksız olmayı yaratan koşulları ortadan kaldırmayı hedeflemek gerekiyor. Peki, nedir bu bizi sağlıksız kılan başlıklar? İşsizlik, yoksulluk, savaş, göç, hava, toprak, su dahil çevre kirliliği, ekolojik tahribat ilk akla gelenler.

Sağlıktaki tahribatı ortadan kaldırmak için mevcut olan tahribatı görünür hale getirmek gerekiyor öncelikle. Misal, Türkiye'deki kanser oranının AKP iktidarı döneminde iki kat arttığını, yeni doğan bebeğin ilk kakasında ve doğum yapan annenin ilk sütünde kanserojen ağır metallerin normal şartların 4-5 katı fazla olduğunu hatırlamak gerekiyor. Üstelik bu duruma dikkat çeken bilim insanları yargılandı, cezalandırılmak istendi.

"Nasıl bir Türkiye, nasıl sağlık ortamı" sorusunun izinden gittiğimizde "her dört çocuktan birinin tam aşılı olmadığını", Türkiye'de 1940'larda kurulan aşı fabrikasının yerinde yeller estiğini görüyoruz. Aynen SSK ilaç fabrikasının AKP döneminde kapatılması gibi.

AKP'nin sağlık politikalarına çocuklar üzerinden bakmaya devam ettiğimizde sezaryen oranının AKP iktidarı döneminde çok arttığını izliyoruz. 1993 yılında her yüz kadından 7'sinin sezaryen ile doğum yaptığı ülkemizde 2013 yılına bakıldığında her iki kadından birinine sezaryen ile doğum yaptırıldığını görüyoruz. Bu doğal bir süreç olan doğumun bile ticarileştiği bir süreci gözler önüne seriyor.

AKP iktidarının neoliberal sağlık politikalarının sağlığı piyasalaştırıp insanların sağlığı üzerinden para kazanmayı temele koyan bir sistem. Denebilir ki AKP henüz doğmamış bebeleri sezaryen bağlamında narkozluyor, halkın tanımı ile "uyuşturuyor". Özellikle sentetik uyuşturucu kullanımında artış da tesadüf olmasa gerek!

Türkiye'de antidepresan ilaçların kullanımı da her geçen gün artıyor. 2003 yılında 14 milyon kutu antidepresan tüketilmişken bu rakam 2013 yılına gelindiğinde 40 milyon kutuya çıktı. Halen antidepresan ilaçların bu kadar fazla kullanılmasının sebebi AKP Hükümetinin Türkiye'de sosyal ve siyasal iyilik halini ortadan kaldırmasıdır. 

Bu bağlamda 7 Haziran seçimleri yeni olanaklar sunuyor. HDP'nin "Yeni Yaşam" programında sosyal iyilik halinin hedeflenmesi  önemli. HDP salt bedensel, ruhsal, iyilik hali değil aynı zamanda sosyal ve siyasal iyilik halini yani sağlıklı birey, sağlıklı toplumu hedefliyor.

Ülkenin ahvalini bebeler üzerinden ele almışken Türkiye'de GDO'lu ürünlerin çocuk mamalarına katılmasının AKP tarafından serbest bırakıldığını unutmamak gerekiyor.
Bu noktada "Türkiye sağlıklı mı" sorusuna birlikte yanıt üretelim şimdi de. Türkiye'de sağlık harcamaları artıyor ama veriler çok sıkıntılı. Örneğin "2013 yılında bu ülkede 20 milyona yakın insan tomografi ve 30 milyon insan röntgen çektirmiş" Avrupa'ya göre Türkiye'de tomografi isteme oranı iki kat fazla. Peki insanlar daha mı sağlıklı oldu. Elbette hayır.
Bu seçim AKP'nin sağlıkta yarattığı tahribatı sonlandırmak için önemli bir fırsat. 

Sağlıcakla kalın.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa