02 Şubat 2015 01:00

Mahallenin namusu derken?

Mahallenin namusu derken?

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Kadına yönelik şiddet sorununu yine yeniden yeni bir “ araştırma komisyonu”na havale eden iktidarın bir vekili, komisyonda dahiyane bir fikir dile getiriyor: “Kadına şiddet için geliştirilen acil durumda müdahaleyi kolaylaştıran panik butonu yerine mahallenin namusu diye bir şey geliştirebiliriz. Birine bir şey yapılıyorsa herkes ona sahip çıkar, yapanı ifna eder (yok eder).” Komisyonun AKP’li kadın başkanı da fikri “mahallenin akil insanının sorunların çözümünde devreye girmesinin Türk kültüründe yeri olduğunu” söyleyerek destekliyor.
“Mahallenin namusu” denilerek kadınlara nelerin reva görüldüğünü, kadınların teslim edildiği mahalle mahkemelerinden nasıl bir baskı, nasıl bir şiddet, nasıl bir ayar verme çıkacağını hiç tartışmayalım bile, hepimiz biliyoruz bu gerilikle yaratılan cehennemi.
Biz başka bir boyutuna bakalım bu tartışmanın.
Komisyon toplantılarının tutanaklarını okuyorum iki gündür. Bu dahiyane fikri ortaya atan AKP’li vekil İsmet Uçma’nın ve diğer AKP’li vekillerin komisyondaki performansları bayağı etkileyici! Örneğin, şiddetin sadece erkeklerden gelmediğini, çalışan kadınların da çalışmayan kadınlara psikolojik şiddet uyguladığını, bu yüzden Aile Bakanlığı’nın çalışan kadınlara şiddet uygulamama eğitimi vermesi gerektiğini söyleyen de, şiddet ve boşanma nedenleriyle mahkemeye başvuranların “psikolojik değerlendirmeye alınarak katil olup olmayacaklarının analiz edilmesini” isteyen de, aile içi meseleler adli mercilere yansımadan arabulucular eliyle tatlıya bağlansın diyen de var. Komisyona “uzman” sıfatıyla gelen bazı kamu görevlilerinin de tespitlerinden bal damlıyor! Kimisi, yasal hakların genişlemesinin aile bireylerini “incir çekirdeğini doldurmayacak nedenlerle” mahkemelere düşürdüğünü söyleyip, aile bütünlüğünün “hemencecik” bozulmasından yakınıyor.  Kimisi “hak verilen” kadının nasıl da şımarıklaştığından dem vuruyor: Misal; Cebeci Polis Merkezi Emniyet Amiri Nuğman Demirdiş koruma talep eden kadınların bazılarının ‘Benim koruma kararım var’ diyerek, ekip otolarını taksi gibi kullanmak istediklerinden şikayetleniyor.
Bu tartışmalar boşuna değil. Bu dahiyane fikirlerin de evirip çevirip hep aynı şeye bağlanıyor olması da tesadüf değil. Şubat ayında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından bir rapor açıklanacak. Bu raporda ifade edilecek “eksikler ve fazlalıklara göre” 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi Yasası’nın revize edilmesi bekleniyor. Komisyon tartışmaları boyunca AKP’li vekillerin dilinden ha bire “ailenin korunması önemli, uzlaştırma mekanizmaları gerekli, sorunları ortaya çıkmadan önlemek için sosyal ve psikolojik önlemler alınmalı, bunun için devreye din hizmetlileri, arabulucular, mahallenin önde gelenleri, evliliklerini yıllarca sürdürmüş aile büyükleri sokulmalı” demelerinde var bir niyet. Üstelik sadece komisyonda da değil, konuya ilişkin iktidar sözcülerinin bütün konuşmalarında, açıklamalarında aynı tespitler uçuşuyor.
Bu tehlike öngörülüp 6284 sayılı şiddet yasası hazırlanırken “Kadına yönelik şiddet olaylarında arabuluculuk ve uzlaştırma yapılamaz” hükmünün kanuna da açıkça yazılmasını istemişti kadın hareketi, ama hükümet bunu asla kabul etmedi. Şimdi ise çeşitli vesilelerle ısıtıp ısıtıp önümüze getiriyor bu “arabuluculuk” müessesesini.
Kadına yönelik şiddetle mücadelede kadınları güçlendirmenin ailenin birliğine zarar verdiğini, hak arayan kadının aile ve toplum açısından tehdit olarak görüldüğünü düşünen iktidar, “arabuluculuk” mekanizmalarıyla da kadınları “namus bekçiliğinin” yerel şubelerinin en geri idlerine teslim etme derdinde. Çok tehlikeli bir tartışma bizi bekliyor.
Arabuluculuğun kadınların hak arama süreçlerinin adalet mekanizmaları dışına çıkarılması anlamına geldiğini, bunun da kazanılmış bütün yasal haklara göz dikilen bir dönemde kadınların akıbetini hani neredeyse şer’i hukuka teslim etme, taleplerini daha en baştan, yerelden boğma harekatı olduğunu unutmamalı.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa