03 Aralık 2014 00:50

Kıyafet tercihi ve sağlık

Kıyafet tercihi  ve sağlık

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Kıyafet seçimimizi renk, desen üzerine yoğunlaştırırız genelde. Ya sağlık sorunlarımız varsa? Misal ayaklarda ödem yani şişlik oluşumu çok yaygın bir yakınmadır. Kimi zaman nedeni böbrek yetmezliği, kimi zaman varis veya kalp yetmezliği olabilirken bazen de altta ciddi bir hastalık yoktur. Özellikle lastiği sıkı çorap giyenler bu gruptandır. Dar lastikli çorap ayak bileği veya diz bölgesinde venöz dolaşımı yavaşlatarak yer çekiminin de katkısı ile ödem yapabilir. Yani bir hastalık değil yanlış çorap kullanımına dair bir sonuçtur. Bir başka hastalığa bağlı gelişmiş ödemlerde bu ayrıntı daha da önem kazanır.
Ödem gelişimi veya eklem şişliği olan hastalarda bir başka hatalı tutum yüzük ve bilezik kullanımında karşımıza çıkıyor. Özellikle yaşlı ve bakıma muhtaç hastalarda gözden kaçabilir ki ihmal edildiğinde ciddi sonuçlar doğurabilir.

Yüksek tansiyonu olanların bilek kısmı dar kıyafet giymeleri ise hatalı ölçümlere yol açabiliyor. Unutulmaması gereken ayrıntı tansiyon ölçerin manşonunun yukarısında bir darlık olmasının sonuçları etkileyebileceğidir.

“Meme kanseri mi oldum” kaygısı ile hekime başvuranların bir kısmında sorun yanlış sütyen kullanımı veya hiç kullanılmamasıdır. Uygun sütyen kullanmamak kadınlarda memede ağrıya yol açabilir. Yine erkeklerde yanlış külot seçimi testislerde ağrıya ve bazen varikosel gibi sonuçları sıkıntılı olabilecek sorunlara yol açabilmektedir. Buradaki sorun sütyene benzerdir. Eski usul paçalı don veya çok sıkı iç çamaşırı yerine slip tercih edilmelidir.

İnanç temelli kıyafet seçimi ise kimi hastalarda ciddi sıkıntı yapabilmektedir. Misal tirotoksikoz denen tiroid bezinin aşırı çalışması ile giden hastalıkta boğazda daralmış başörtüsü inanılmaz bir boğulma hissine yol açabilir. Tiroit bezi bölgesine denk gelen başörtüsü bağı veya yakalı kazaklar bezden daha da hormon salınmasına yol açabilir.

Özellikle genç kadınların veya kilolu olanların kullandığı korseler sağlıklı tercihler değildir.
Bir başka yaygın yanlışımız ayakkabıya dairdir. Ayakkabı bahsinde akla ilk kadınlar ve yüksek ökçeler gelir. Kanımca erkekler de en az kadınlar kadar hatalı ayakkabı kullanabiliyor. Özellikle burnu dar ayakkabıların uzun yıllar kullanımı ayak parmaklarında deformitelere yol açabilmekte. Bir başka hatalı tutumumuz “yakışıyor mu” sorusuna hapsolmak. Oysa kendimize şu soruyu sorabilmeliyiz:
‘Ben bu ayakkabıyı nerede ve nasıl kullanacağım?’. “Uzun yürüyor muyuz, ayakta kalma süremiz çok mu uzun, ayağımızdan çıkarmadan ne kadar süre giymek zorundayız” diğer yanıt verilmesi gereken hususlar. Bizim geleneğimizde “gezmelik yedek ayakkabı” vardır ama yaşam tercihlerimizin farklı evrelerine uyumlu ayakkabımız yok gibidir.

Peki, hekim muayenelerine nasıl gidiyoruz? Mesleki gözlemim hastaların önemli kısmının uygun kıyafetle gelmediği yönünde. Misal karın ağrısı ile gelen hastanın zayıf görünme amaçlı korse, öksürük ile gelenin sırtını dinlemeye engel olacak darlıkta body, tiroit hastalığı olanın yakalı kazak, tansiyon sorunu olanın kolu sıvanamayacak kadar dar kıyafet ile geldiği yönünde. Umarım zamanla düzelir. Ama onlara olması gerekeni öğreten bir sağlık sistemimiz ne yazık ki yok.
Sağlıcakla kalın.

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...