28 Kasım 2014 00:52

Medya ve Prandelli

Medya ve Prandelli

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Medya haftalardır Prandelli’yi göndermenin derdinde!.. Kendisine ısrarla sordukları “İstifa edecek misiniz” sorusuna her seferinde “hayır” yanıtını aldıkları halde, bıkmadan usanmadan “Prandelli gidiyor, yerine şu geliyor”, “İşte Galatasaray’ın yeni teknik direktörü” gibi başlıklar altında yalan haberler yapmayı sürdürüyorlar. Öyle ki, Prandelli’nin yerine her gün bir başka teknik direktörü Galatasaray’ın başına getiriyorlar. Taraftarların üzerinde; yeni bir teknik direktörün gelmesiyle birlikte Galatasaray sanki bir anda tüm sorunlarından kurtulacak ve önüne geleni deviren bir takıma dönüşecekmiş gibi bir algı ve beklenti yaratıyorlar.

Bir kez daha medyanın, “Algı oluştur, beklenti yarat, yalan sat” stratejisiyle hareket ederek, bir takımın kötü gidişatını satış malzemesi haline getirmesine tanık oluyoruz...

Alınan her başarısız sonucun ardından Prandelli’yi hedef tahtasına koyup yeni teknik direktör arayışına girildiğini iddia etmek medyanın bir satış taktiği olsa da İtalyan teknik adamdan kaynaklanan sorunlar, sıkıntılar da yok değil. Prandelli’nin, anlam verilmesi zor teknik hamleleri ve tuhaf konuşmalarının medya için “sağlam” bir eleştiri malzemesi oluşturduğu bir gerçek.
Ligdeki, -özellikle oyun anlamında- kötü performans bir yana, Anderlecht yenilgisiyle Galatasaray’ın bu seneki Avrupa defterini erkenden kapaması, kuşkusuz Prandelli’nin üzerindeki baskıyı daha da artıracak.

İtalyan teknik adam Galatasaray’da ne bir sistem oluşturabildi, ne taktiksel bir farklılık yaratabildi, ne de ideal on birini bulabildi. Sistem, taktik ve oyuncu bazında hâlâ arayışlarını sürdürüyor. Toparlanmak bir yana Galatasaray günden güne daha da dağınık görüntüye savruluyor.
Prandelli’nin uyum sorunu yaşadığı ve daha fazla zamana ihtiyacı olduğu çok açık. Belki de gerçek değeri uzun vadede anlaşılabilecek bir teknik adamdır. Ne var ki, mevcut olumsuz tablonun değişmemesi durumunda, bizimkisi gibi kısa vadede başarı hedef ve beklentisinin her şeyin üzerinde tutulduğu bir memlekette, ihtiyaç duyduğu sabır ve zamanın kendisinden esirgenebileceği ihtimali oldukça yüksek...

Her şey bir yana yaptığı açıklamalar ise kendisi adına hiç umut vermiyor. Anderlecht karşısında iyi oynadıklarını söylemesi ve yenilgiyi “şanssızlığa” bağlaması ciddiye alınabilir mi?.. Anderlecht yenilgisini izah edebilmek için kullanılacak son kavram “şanssızlık” olabilir ancak.

Bu açıklama Prandelli’nin, Galatasaray’ın içinde debelendiği sistemsizlik, oyuncuların formsuzluğu ve uyumsuzluğu, takımın fiziksel ve taktiksel yetersizliği gibi temel sorunların hâlâ farkına varamadığını gösteriyor. Ya da İtalyan teknik adam göz göre kendisini ve -hâlâ kaldıysa- kendisine inananları kandırmaya çalışıyor...

Galatasaray maç boyunca neredeyse hiç organize atak geliştirememiş ve ciddi bir gol pozisyonu yaratamamışken, Prandelli’nin iyi oynadıklarını söylemesi ne kadar tuhaf. Bu değerlendirmesini duyup da, Prandelli’nin “iyi oyundan” ne anladığını merak etmemek elde değil...

Ayrıca 2-0 yenik durumdayken maçın 89. dakikasındaki Hamit-Furkan değişikliğiyle Prandelli’nin ne amaçladığını da hiç kimsenin çözebileceğini sanmıyoruz.

Galatasaray ile Prandelli arasındaki ilişki Anderlecht yenilgisiyle birlikte “fırtınalı” kıvama ulaştı. Prandelli her şeye rağmen kararlılığını, heyecanını ve öz güvenini koruyor. Takımının düzelip grafiğini yükselteceğine dair inancı tam. Galatasaray’daki geleceği ise yöneticileri de takımın düzeleceğine inandırmasına bağlı görünüyor...

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa