25 Eylül 2014 00:19

İnsan onurunu koruyan kadınlar

İnsan onurunu koruyan kadınlar

Fotoğraf: Envato

Paylaş

2014 Uluslararası Hrant Dink Ödülü’nü Türkiye’den Şebnem Korur Fincancı ve Birleşik Krallık’tan Angie Zelter, Türkiye Barış Meclisi’nin 2014 Orhan Doğan Barış Ödülü’nü de Eren Keskin aldı. Şebnem ve Eren İHD/TİHV’den dostlarım ve kavga arkadaşlarımdır. Angie ile şahsen tanışmıyorum ama dünya insan hakları hareketinden yoldaşımızdır. Şöyle tanıtıldılar:
Angie Zelter-1997’de, İngiliz Trident nükleer silah sistemini şiddetsiz, açık ve barışçıl bir şekilde etkisiz kılmayı amaçlayan Trident Pulluk Demiri (Trident Ploughshares) kampanyasını başlatan Zelter, İskoçya’dan Ellen Moxley ve Danimarka’dan Ulla Roder’le beraber, İskoçya Loch Goil’deki Trident Sonar test istasyonu Maytime’a girdi, bilgisayarlara ve elektronik ekipmanlara zarar verdi, makineleri bozdu, seyir defterlerini, dosyaları ve bilgisayar donanımlarını denize attı. Üç kadının gerçekleştirdiği bu eylemin ardından Trident Üçlüsü’nden biri olarak anılmaya başlandı. 2002’de Uluslararası Kadın Barış Hizmeti-Filistin’i başlattı. Güney Kore hükümeti tarafından 2005’te ‘Dünya Barışı Adası’ ilan edilen ve birkaç UNESCO Dünya Mirası mekânına sahip Jeju Adası’ndaki ihtilaflı Jeju-do Deniz Üssü’nün yapımını engellemeyi amaçlayan direnişe katıldı. 1990’ların ortasından beri 100 defadan fazla tutuklanan Zelter, birçok insanı, nükleer soykırımı engellemek üzere hükümetlerine karşı harekete geçmeye ve bütün nükleer silahları ve kitlesel imha silahlarını yok etmeye teşvik etti.
Şebnem Korur Fincancı-Mesleki ömrünü işkenceyle mücadeleye adayan Korur Fincancı, Türkiye’de işkencenin yaygın olduğu ve yetkililerin işkencenin üstünü örttüğü 1990’larda, işkenceyi saptayan raporlar verdikçe ve tıp etiği üzerine yazılar yazdıkça, devletin baskı ve engellemeleriyle karşılaştı. 1996’da Birleşmiş Milletler Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi adına, Bosna’nın Kalesija bölgesinde toplu mezarlardan çıkarılan cesetlerin otopsi çalışmalarına katıldı. Uluslararası İşkence Rehabilitasyon Merkezi (IRTC) adına gittiği Bahreyn’de, turist kılığına bürünerek, denizde cesedi bulunan ve polise göre boğularak ölen gencin vücudundan doku örnekleri aldı. Örnekleri Türkiye’ye getirdi ve yaptığı otopside gencin, ailesinin de iddia ettiği gibi, gözaltında işkenceyle öldürüldüğünü tespit etti.(…)
Eren Keskin- Hakikatlerin savunucusu olarak barışa hizmet etmesi, Çatışma ve savaş ortamında yapılan insan hakları ihlallerinin tespit, raporlanma ve yargılanma süreçlerinde aktif olarak çalışması, çatışmanın insani boyutu ve hak ihlalleri etrafında hukuksal süreçlerin ötesinde kamuoyunda farkındalık oluşması için çalışmalar yapması, çalışmalarından dolayı çok kez gözaltına alınmasına ve hakkında 100’e yakın dava açılmasına, 1995’te bir yazısında ‘Kürdistan’ kelimesini kullandığı için 2,5 yıl hapis ve 250 milyon TL para cezasına mahkûm edilerek, 6 ay hapiste tutulmasına; 2002’de Almanya’daki bir konuşmasında ‘devlet kaynaklı cinsel işkenceden’ söz ettiği için Türk Ordusu’na hakaretten 13 ay hapis cezasına çarptırılmasına, 1994’te ve 2001’de silahlı saldırıya uğramasına rağmen barışçı tutumunu yılmadan sürdürmesi, Kurduğu ‘Gözaltında Cinsel Taciz ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Bürosu’ ile şiddet ve tecavüz mağdurlarının haklarını savunması,Mücadelesinde Kürt halkından İslamcı aydınlara, LGBTİ bireylerden çocuklara tüm toplumsal kesimlerin yanında yer alarak destek vermesi, İnsan Hakları Derneği’nde aktif üyeliği ve İHD İstanbul Şubesi yöneticiliği ile, eşit, adil ve insan haklarına saygılı bir dünya için vazgeçilmez bir koşul olan barışın taşlarını döşeyen insanlardan biri olması(...)
Angie, Şebnem, Eren... İnsan onurunun korunmasına adanmış destansı hayatlar…

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...