07 Ağustos 2014 00:35

Erdoğan gemileri yakmış

Erdoğan gemileri yakmış

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Başbakan Tayyip Erdoğan bütün stratejisini muhalefete düşmemek üzerine kurmuş. Muhalefete düşerse hakkında ve çevresindekiler hakkında  yüzlerce dava açılacağını tahmin edebiliyor. Bunun için “ya herro, ya merro” yaklaşımıyla Cumhurbaşkanı seçilebilmek için bütün yasa, etik vb. kuralları çiğnemekten çekinmiyor.
Son günlerdeki konuşmalarının çoğu laikliğe aykırı. Laiklikle ilgili Anayasa, yasa ve seçim mevzuatında pek çok yasa hükmü var.  Seçim mitinginde, on binlerin karşısında Kılıçdaroğlu Alevi, Demirtaş Zaza ben Sünni’yim demek laikliğe aykırı bir fiildir. Kılıçdaroğlu Alevi’ dir deyip on binlere yuhalatmak laikliğe aykırı bir fiildir.
Makam otomobiline sahte plaka takıp seçim çalışmalarında kullanmak hem sahtecilik suçu, hem de seçim yasalarına göre devlet olanaklarını kullanma suçudur.
Hükümete bağlı TRT’ nin üç cumhurbaşkanı adayına farklı davranması, Erdoğan’ a ayrıcalık yapması hem TRT Müdürü için suç teşkil eder, hem de TRT Müdürü’ nün bağlı olduğu bakan açısından suç teşkil eder.
Bütün konuşmalarında “bunlar, bunlar” diye seçmenlerini kendine oy vermeyenlere karşı kışkırtmak suçtur. Halkı birbirine karşı kışkırtmaktır. Muhaliflerini Alevi, Zaza, Zerdüşt vb. nitelemelerle aşağılamak, suçtur, nefret söylemidir.
Erdoğan ve yandaşlarının suçlarını bugün soruşturabilecek savcı olmayabilir, dokunulmazlığı nedeniyle yaptıkları yanına kar kalabilir; Erdoğan’ ı yargılamak için ömrü yetmeyebilir;  fakat bütün bunlar yukarıdaki eylemleri suç olmaktan çıkarmaz. Erdoğan ile birlikte suç işleyenleri ileriki günlerde aklamaz. Bakanlar, parti yöneticileri “ben emir kuluydum, ne emrediliyorsa yapıyordum” diye kendini savunamaz.
Erdoğan ve AKP’ nin yasa tanımaz, hukuk tanımaz, kural tanımaz tutumlarına karşı çıkmak gerekiyor. Erdoğan’ ın hata yaparak iktidardan düşmesini beklemeyiz. Erdoğan ve AKP ile onların minderinde mücadele edemeyiz. Zulmün artsın ki, belanı bulasın mantığı sadece zulmün artmasına yarar.
Salı günü, Kılıçdaroğlu CNN Türk TV’ de kadın gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu’ nu dinleyenler CHP’ nin ve Kılıçdaroğlu’ nun Erdoğan’ın yasa tanımazlığına karşı bir şey yapamayacağını anlamıştır. Kılıçdaroğlu da kendilerini sivil toplum örgütlerinin, sendikaların, meslek örgütlerinin kurtarmasını bekliyor. İktidar olma ümidini yitirmiş.
Emek Barış Demokrasi güçlerinin birleşmesi ve gerçek demokrasi, halk demokrasisi için mücadeleyi yükseltmesi hayati önemde. Bunun için çalışmayanlar, yarın Bin Ali, Mübarek benzeri bir diktatörlük altında bugünlerini arayacak duruma gelecekler.
Bu seçimlerde Demirtaş’ ıntahminlerden fazla alacağı her oy, demokrasi güçlerinin birliği ve mücadelesinin yükseltilmesi için büyük bir motivasyon yaratacaktır. Erdoğan’ ın gidişatının kaygısı ve CHP’ nin halka sırtını dönen politikaları yıllardır BDP çizgisine uzak ve soğuk duran ilerici, solcu çevreleri dahi Demirtaş’ a oy verme noktasına getirdi. Elbette, bunda Demirtaş’ ın mesajlarının da çok önemli rolü oldu.
İlk turda boykot çağrısı yapanlar, Demirtaş çevresinde toplanmış demokrasi güçlerini görmezden gelenler Erdoğan diktatörlüğünün engellenmesi mücadelesine katkıda bulunmayacak. Emekçilerin, halkın çıkarları parti ve siyasi grupların çıkarlarından önde gelmelidir.  
Demirtaş’ a verilecek her oy; AKP diktatörlüğüne dur demek manasına gelecektir. Demokrasiye, barışa, emekçilerin birliğine verilmiş oy olacaktır. Pazar günü bunu unutmayalım.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...