26 Haziran 2014 00:04

İdari hukuku katletmek

İdari hukuku katletmek

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Artık AKP iktidarının yaptığı hiçbir şeye şaşırmıyoruz. Şaşırma duygumuzu yitirdik. Her seferinde öyle bir şey yaptı ki, “Bu kadar da olmaz” diye diye, “Olur mu acaba ?” noktasına getirildik.
Bu kez, ne mi yapıyor?
Son torba yasa teklifinde öyle bir düzenleme getiriyor ki, idari yargı diye artık bir şey kalmıyor.
Torba yasanın 82. maddesinde şöyle yazıyor: “…İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28 inci maddesinin (1) numaralı fıkrasının üçüncü ve dördüncü cümleleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve fıkraya aşağıdaki cümle eklenmiştir. ‘Ancak, kamu görevlileri hakkında tesis edilen atama, görevden alma, göreve son verme, naklen veya vekaleten atama, yer değiştirme, görev ve unvan değişikliği işlemleriyle ilgili olarak verilen iptal ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin mahkeme kararlarının gereği iki yıl içinde; ilgilinin kazanılmış hak aylık derecesine uygun başka bir kadroya atanması suretiyle yerine getirilir.’
‘Kamu görevlileri hakkında yapılan bu tür idari tasarruflar; telafisi güç veya imkansız zararlar doğurmaz.’
‘Kamu görevlileri hakkında tesis edilen atama, görevden alma, göreve son verme, naklen veya vekaleten atama, yer değiştirme, görev ve unvan değişikliği işlemleriyle ilgili olarak verilen iptal ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin mahkeme kararlarının gereğini yerine getirmeyen kamu görevlisi hakkında ceza soruşturması ve kovuşturması yapılamaz; ancak disiplin hükümleri saklıdır.’
Böyle bir değişiklik teklifini hukuk fakültesi üçüncü sınıf öğrencisi dile getirse hocası ömür boyu o öğrenciyi idare hukuku dersinden geçirmez.
AKP iktidarı istediği memuru görevden alabilecek, görevine son verebilecek, başka bir yere atayabilecek, görev ve unvan değişikliği yapabilecek ama idari yargı bu işleminin yürütmesini durdurma kararı verse, iptal etse dahi, işlem iki sene için geçerli olacak.
Bu kadarla da yetinmiyor. Mahkeme kararlarını yerine getirmeyene de cezai yaptırımı ortadan kaldırıyor.
Mevcut durum nasıl?
“Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez. ...Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemeleri kararlarına göre işlem tesis edilmeyen veya eylemde bulunulmayan hallerde idare aleyhine Danıştay ve ilgili idari mahkemede maddi ve manevi tazminat davası açılabilir… Mahkeme kararlarının otuz gün içinde kamu görevlilerince kasten yerine getirilmemesi halinde ilgili, idare aleyhine dava açabileceği gibi, kararı yerine getirmeyen kamu görevlisi aleyhine de tazminat davası açılabilir.” Ayrıca, mahkeme kararını yerine getirmeyen memur hakkında da ilgili kişi şikayette bulunursa savcılık tarafından cezai soruşturma açılır.
AKP, muhtemelen bu değişikliği Gülen Cemaati için yapıyorum diye kendini savunacak. Fakat, düzenlemeden sonra mağdur olacak kim olursa olsun, hukuka ve anayasaya aykırı bir düzenleme nedeniyle mağdur olacak.
Böyle bir yetki ancak Muhteşem Süleyman’da olur. Bu değişiklikle amir/memur ilişkisinin yerini kulluk ilişkisi alıyor. Memurlar Hükümetin, dolayısıyla Erdoğan’ın kulu haline getiriliyor.
Değişiklik yasalaşırsa Anayasa Mahkemesinden döner diyorsunuz belki. Son gelişmeler olmasa ben de yazıyı böyle bir cümle ile bitirebilirdim. Ama, şimdi bundan emin değilim.
Her şey olabilir.
Belki de kapalı kapılar ardında yapılan pazarlıklarla bir takım anlaşmalar yapılmıştır. Bir şeye karşı bir şey…Örneğin, Balyoz’cuların salınması, Aziz Yıldırım’ın cezaevine konulmaması karşılığında böyle bir yasa değişikliğine göz yumma…
Neden olmasın?
Her şey olabilir.
Hiçbir şeye artık şaşırmamak lazım.
Kamu emekçilerinin dikkatine…
 

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...