29 Mart 2014 00:12

Vaha

Vaha

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Ekonomi olarak borsaların konuşulduğu, yatırım olarak borsada işlem gören kağıtların el değiştirmesinin konu edildiği; ekonomik kalkınma, gelir dağılımı ya da bölgesel gelişme vb. gibi konuların yerini, küreselleşme ortamında, kimin ve ne için olduğu belli belirsiz gelişen piyasalar aldatmacasının aldığı bir ekonomi çölünde, “Üretim Ekonomisi”  başlığı altında, iki gün süren bir reel ekonomi toplantının tertip edilmesi, çölde vaha misali, inanılması zor, bir o kadar da harika olaydır. Bu fevkaladelik, geçen hafta sonunda Kültür Üniversitesinde gerçekleştirildi. Üniversitenin İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Durmuş Dündar başta olmak üzere, Ekonomi Bölüm Başkanı değerli meslektaşım Doç. Dr. Sinan Alçın ve tüm meslektaşlarımızın katkıları ile gerçekleştirilmiş toplantı için kendilerini candan kutluyorum. Umuyorum ki, borsa kağıtları ve balon bilgilerin uçuştuğu günümüz koşullarında üniversitelerimiz finansal sarhoşluktan uyanır, bundan böyle ülkenin gerçekleri üzerinde yoğunlaşarak, ekonomi ve siyasal alanda uçurumun kenarına doğru sürüklenen ülkemizde sorunlara merhem olacak reel çözümler üzerinde kafa yormaya ve çareler üretmeye yönelir.
Yazıda, toplantının panelinde sonsuz ufukları ve anlatım belagatleri ile bizlere doyumsuz bir an yaşatan iki duayen hocanın konuşmalarından bazı noktalara değinmekle yetineceğim.  Korkut Boratav ve Tuncer Bulutay Hocalarımız, iktisadi araç ve göstergelerin kullanım ve yorum ustaları olarak, ekonominin son dönemi ve gelecekteki olası sürecini anlatıp yorumlarken bizleri bilim dünyasının gizemli labirentlerinde dolaştırdı. Korkut Hocamız gerek ulusal gelir gerek cari açık hesaplama konularında istatistik enstitüsünün ne tür hesaplama düzensizliği ve politik manevralara girdiğini ve bu durumun sağlıklı bilgi edinmede nasıl zorluklar oluşturduğunu örneklerle ortaya koydu.  Hesapların da gerisine geçen Korkut Hoca, üretmeden tüketen ve kaynağı dış tasarruflardan sağlayan bir ekonominin ürkütücü görüntüsünü gözlerimizin önüne serdi. Ulusal gelirin yüzde on ikiler düzeyine kadar gerilemiş olan tasarruf eğiliminin ekonomiyi geleceğe taşıyamayacağını belirten Korkut Hoca, bu durumun yarattığı dış kaynak sıkıntısının ekonomiyi kronik kırılganlık düzeyinde tutacağını net olarak ortaya koydu.
Ekonomist olmanın yanında bir istatistik duayeni de olan Tuncer Bulutay Hoca ise, ekonomik büyüme olgusu ve bu alanda geliştirilmiş teoriler hakkında kısa bir tarihçe verdikten sonra, ARGE sistemi, gelir dağılımı ve gelişen finansal araçların tahripkar etkilerini açıkladı. Bulutay Hoca, kendi dönemlerinin dil ve bilim alanındaki yetersizlikleri nedeniyle zor koşullarda yetişmiş oldukları ve bu nedenle ülke kalkınmasında fazla rolleri olmadığını belirterek, günümüz koşullarının geçmişe kıyasla çok daha ileri olduğu ve gençlerin bu olanaklardan yararlanarak ülke sorunlarına eskilere göre daha yapıcı ve kalıcı çözümler üzerinde çalışmaları gerektiğini vurguladı.
Reel ekonomiden konuşulunca ister istemez planlama ve ekonomiyi yönlendirme akıllara gelmektedir. 1960’larda girişilmiş, fakat günümüzde fazla öneminin kalmamış olmasına rağmen planlamanın başladığı dönemlerin canlı tanıkları olan söz konusu hocalarımız, her ne kadar panelde net vurgu yapmamış olsalar da, konuşmalarında piyasadan çok, fevkalade isabetle, planlamacı bir hava hissettirdiler. Ne var ki, günümüzde emperyalizmin dayattığı neoliberal koşullarda piyasa hakimiyetinin planlama modeline nasıl dönüştürüleceği de başlı başına bir seminer konusu olarak karşımızda durmaktadır.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...