03 Şubat 2014 00:21

Devletin elinde yok kadınların elinde var

Devletin elinde yok kadınların elinde var

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Barış İçin Kadın Girişimi, doğudan batıya, Meclisten sokağa, dağdan ovaya kadınların hakikatlerini ve sözlerini ortaya koyan bir rapor açıkladı geçen hafta. Ocak 2013’ten bugüne gelen ve adına “çözüm süreci” denen süreçte yapılanları içeren rapor müthiş bir emeği ve bilgiyi içeriyor.
Barış ve çözüm için arzunun ya da umudun tek başına yeterli olmadığını gösteren ayrıntılar var raporda. Hayatın tam ortasından gerçekler… Tıpkı tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de barış sürecinin sağlıklı bir şekilde yürümesi ve sürdürülebilir olmasının ancak ve ancak toplumsal katılım ama özellikle de kadınların katılımı ile mümkün olabileceğini ortaya koyan veriler, deneyimler var.
Örneğin; Lice, Dersim, Diyarbakır, Doğu Beyazıt, Ceylanpınar, Nusaybin’de kadınlarla buluşuyorlar. Kadınların süreçle ilgili egemen duyguları; endişe ve öfke olarak kendini gösteriyor. Nedenleri de apaçık konmuş ortaya; yaşamlarının orta yerinde yükselen kalekollar, gündelik hayata müdahale etme cüretini kendinde daha fazla gören askerlerin sayısının tam da “çözüm” denen süreçte artması, geçmişte yaşadıkları hiçbir felaketin ortaya çıkarılmaması, üstüne faillerin devlet katında hala yüceltilen görevlerde varlıklarını sürdürmeleri…
Örneğin; Ankara, Antalya, Bursa, Çanakkale’de sürecin “batıdaki kadınlar” açısından nasıl anlaşıldığını görmek için yapılan buluşmalarda, kadınlar gündelik hayatlarını siyaset üzerinden kurmadıkları için aralarındaki bağların erkeklere nazaran daha kolay kurulabildiği ortaya çıkıyor.
Örneğin; AKP, CHP ve BDP’li kadın vekillerle mecliste görüşmeler yapıyorlar. AKP’li kadınlar, tüm hak ihlali ve sorunları kendilerinden önceki hükümetler döneminde kaldığını söyleyip, sürecin yürütülebilecek en iyi biçimde yürütüldüğünü söylüyorlar. CHP’li kadınlar ise hem içlerindeki ayrışmalar hem de AKP’nin dışlayıcı siyaseti sebebiyle süreçte aktif rol alamadıklarını, meclisten ziyade “sivil toplumun” barış konusunda esas adımları atacağını söyleyip topu taca atıyor. Söz meclisten içeri sadece BDP’li kadınlarla girebiliyor.
Örneğin; KCK’nin kadın bileşeni KJB’nin de sözünü duymak için kalkıp ta Kandil’e gidiyor girişim üyesi kadınlar. KJB’li kadınlar geçmişte yaşanan ve kendileri açısından pek çok olumsuzlukla sonuçlanan müzakere süreçlerini hatırlatarak kesin ve yasal güvenceler olmadan sürecin fazla ilerletilemeyeceğini vurguluyor, barışın inşası için şeffaflık ve karşılıklı güven adımları talep ediyor. Yasal siyaset yapan yüzlerce Kürt hâlihazırda cezaevinde tutulurken, kadın gerillaların dağdan inip siyasete katılımı konusunda devlete güven duymalarının mümkün olmadığını söylüyorlar.
Girişim, TBMM Çözüm Süreci Komisyonu’yla tüm süreç boyunca edindikleri izlenimleri, dünya örneklerini, kadınların gündelik hayat deneyimlerini, kalekolların yapımı, ayrımcılık, kadınların ve çocukların tutuklanması, anadilde eğitim ve güvenlik güçleri tarafından uygulanan taciz ve tecavüzü gündem ediyor. Raporlar sunuyor. Komisyon ise “resmi” raporunda BİKG’nin taleplerinin ve tespitlerinin birine bile yer vermiyor. Neye yer veriyor derseniz; bilmediğimiz bir şey yok.
Devletin, süreci hukuki bir zemine oturtup, kurması gereken komisyonlar eliyle hazırlayıp paylaşması gereken çalışmayı kadınlar yaptı. Kadınların süreci bu kadar yakından takip edip bilgi-veri toplaması, dünya örneklerini incelemesi, konferanslar atölyeler düzenlemesi, her kesimden kadınla görüşüp, her şeyi toplayarak raporlar hazırlamasının sebebi “savaşın en büyük mağdurları” olmaları değil sadece. Kadınların barış görüşmelerine katılma taleplerini meşrulaştıran, barış mücadelesinde biriktirmiş oldukları bu deneyim, bu azim ve bu emek aynı zamanda.
Devletin hiçbir kurumunun elinde kamuoyuyla güvenle paylaşabileceği böylesi kapsamlı ve de açık bir rapor, bir çalışma yokken, kadınların elinde masaya koyabilecekleri böylesi bir çalışma olması da, bunun bir kanıtı değil mi zaten?

* Raporu  www.barisicinkadinlar.com
adresinden okuyabilirsiniz

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...