25 Eylül 2013 17:20

Düzenin liberal kozmetiği ve devrimci tutum

Düzenin liberal kozmetiği ve devrimci tutum

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Liberaller “eleştirel”dirler!
Sağlı- “sol”lu eleştirinin liberalcesini de eklersek, liberal eleştirinin sahası daha da genişler. Hükümet ve devlet(ler)in baskıcı politikalarını, sermaye partilerinin kimi politikalarını, “sivil toplum örgütleri”diye payelendirilen çeşitli kuruluşların tutumlarını eleştirmekten “çekinmez”ler!
Ama eleştiri var, eleştiri var: Liberal eleştiri düzen için kozmetik işlevine sahiptir. Liberal eleştirinin en sivri ucu sınıf mücadelesi düşüncesi ve pratiğine yönelmiştir. Sınıf farklılıkları ve çıkar çatışmasına dikkat çekilmesine, sömürülen ve sınıf hakimiyeti altında tutulan sınıfların ve kesimlerin bundan kurtuluş için mücadele gerekliliğine, bunun kaçınılmazlığına ve gerektirdiği devrimci sınıf tutumuna işaret ve ısrara eleştirileri “kararlı-uzlaşmaz ve sistemli”dir.
Kapitalizmin ve kurumlarının teşhiri onları fazla yaralamaz. Ama eleştiri “insaflı ve adil olmalı”; özellikle de “aşırıya kaçmamalı”dır. “Aşırı”nın sınırı sistemin temel işleyiş tarzı, felsefesi, ilişkisel temel karakteri tarafından belirli ve tanımlıdır. Buraya/buralara dokunulmamalıdır. Bunu “şiddet eleştirisi”(!) ile tamamlamaya ve ikna edici gücünü artırmaya çalışırlar. Baştan ayağa şiddet örgütlenmesi olan ve yurttaşların her talebi karşısında “orantı”larla meşrulaştırılan terörist politikaları devletin “bakiyesi” ve “bekası” için zorunlu saymaktan kaçınmayan bu liberal korucular için, sistemin bu temel özellikleriyle savunulması asıl görevdir. Bu bakımdan Akif Beki ile Oral Çalışlar, Güneri Civaoğlu ile Taha Akyol, O. Kemal Cengiz ile H. Berktay, Enes Çallı ile ... arasında öze dair farklılık yoktur. Bu gibileri için “sivil siyasetin önünün açılması” ile seçim barajı ve siyasal partiler yasası, polis terörü, hukuktan kültüre, günlük sosyal ve iktisadi yaşamdan kentsel yerleşim ve doğal çevrenin tahribine her alanda süren katı baskıcı ve yasakçı politikalar arasında herhangi çelişki yoktur. Yine bu liberal koroya göre, hükümet “dokunulmayana dokunduğu”na ve baskı altındaki çeşitli kesimlere yönelik “açılım projeleri geliştirdiği”ne göre, “hükümetin yanında yer almak en çok da ‘sol’un görevi olmalı” idi(!) “Sol’ sokak olaylarından ve popülist politikalardan kaçınmalı”, “Hükümeti daha fazla özgürlükçü bir politikaya yönlendirecek” bir tutumu benimsemelidir!  
 “Sol” diye genelleştirilen devrimci-sosyalist ve reformist muhalefeti düzenin kanalları içinde terbiye etmek burjuvazi ve gericiliğin en önemli işleri ve hedefleri arasındadır. Devrimci tutum ve mücadele, liberal “terbiye” ile sisteme bağlanmaya, hükümete yedeklenmeye çalışılıyor. Buna göre işçiler ve emekçiler, sistemin işleyişini ve devamını dumura uğratmayan taleplerde bulunabilirler, bunlar “olanaklar ölçüsünde karşılanmaya çalışılır”, ama anlayış da gösterilmelidir ve zaten devlet ve hükümetler “memleket ve millet için vardır”lar(!)
Burjuva propagandasının en önemli işlevi kitleleri sisteme yedekleyici manipülasyondur. Liberal eleştiri buna güç vermekle işlevlidir. Sistem eleştirisini, sistemin ve kurumlarının teşhiri sınırlarında tutan “devrimci eleştiri” de, büyük oranda farkında olmaksızın, burjuva sınıf hakimiyeti ve sermaye düzenini tasfiyeyi esas alan mücadeleyi reformcu iyileştirmeler çemberine almış olur. Asıl olan ise, emek gücü sömürüsünü olanaksız kılacak şekilde kapitalist sömürü dünyasını değiştirici bir tutumu örgütlü kitlesel güç düzeyinde oluşturmayı başarmaktır. Bu, en açık tanımlanmış adıyla işçi sınıfı hareketi ile sosyalizmin birliğinin sağlanmasıdır. Sosyalizm, kapitalizmin yıkıcı eleştirisi ve onun yıkan ve yeniden kuran bilimsel örgütlenmesidir; insanın kendini ücret köleliğinden, sermaye hakimiyetinden kurtarması eylemidir. Düşüncesi sınıfının eyleminde gerçekleşir. Yeni ve sömürüsüz dünya ancak böyle kurulabilir. Bu amaç asla karartılamaz!

evrensel.net
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...