24 Eylül 2013 15:57

Günü gelenler ve günü gösterilecekler

Günü gelenler ve günü gösterilecekler

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Bir onlar var, bir de Başbakan.
12 yıldır iktidarda olduğu halde “onlar” heyülası elini kolunu bağlıyor. Onlar, “bizim başörtülü kızlarımızı okullara, üniversitelere sokmuyorlardı, meslek liselerinin orta kısımlarını kapatmışlardı. Sabırlı olun dedik. Hamdolsun günü geldi…”
Başbakan bu “günü geldi” edebiyatını partisinin dördüncü kongresinden beri yapıyor. Başörtüsü yasağını kaldırmasını engelleyen “onlar”a karşı iktidardayken bile muhalefet etmek, anlaşılan yel değirmenleriyle savaşmak kadar bereketli. Başörtülüler kendilerini ezilenlerin en ezileni hissettiği, Hükümeti ezilenlerin sözcüsü olarak gördüğü sürece, oylar cepte nihayetinde. Fakat bekle bekle nereye kadar… Doğum 9 ay 10 günde oluyorsa, -ki öyle diyor sabredenlere- doğum zamanı gelmiş! Peki ama neyin, başörtüsünün mü? Başbakan başörtüsü dedikçe arkasından gelen zam, zulüm, işkencenin mi?
Başbakan şimdiye dek halkla olan bütün kavgasını başörtüsünün ardına gizlenerek yaptı. Bu kavganın muhataplarından biri de arkasında toplamaya çalıştığı başörtülülerin bizzat kendisiydi. Onlara işsizlik, açlık, yoksulluk ve daracık bir yaşam alanından başka bir şey veremedikçe başörtüsüne sığındı.
Ama o da haklı bir yerde; bir kenti tahrip edecek çılgın projeleri henüz yoldayken, HES ihaleleri bitmemişken, kentsel dönüşüm şöyle bir rayına oturmamışken, muhalefet ve emek örgütleri tamamen susturulmamışken bütün kusurları kapatan el kadar bezin arkasından salvo atışı yapmanın ayartıcılığından vaz geçebilir mi Erdoğan? Edemez. Başörtüsü hep bir sorun olmaya devam edecek ki, seçmeni işsizlik, yoksulluk gibi diğer sorunlara odaklanamasın.
Bu kez başörtüsü yine sorun; Gezi Direnişi’nde ortaya çıkan talebin üstünü, saflarını sıklaştırmaya çalıştığı seçmenlerine sus payı vermek, ajite etmek suretiyle örtmeye yarayan bir sorun. Ki başörtüsünü bir insan hakkı kabul ederek yasağın kaldırılmasını isteyen çok insan bu direnişin bir parçası olmuştu. Erdoğan halkı ne zaman bölmek istiyorsa o bez parçasını elinde sallayıp durdu. Yaptığı yine aynı şey.
Erdoğan Gezi Direnişi’nden hemen sonra çıktığı, seçmene çeki düzen verme konuşmalarında, isyan eden halka yönelik “neyiniz eksik” de kafa tutuyorsunuz diye sormuştu. Öyle ya AVM’lerimiz, camilerimiz, köprümüz, çökertilmiş bir eğitim sisteminin karşılığında seç seç beğen seçmeli derslerimiz, kendine Müslüman bir demokrasimiz varken her şeyin tamam olduğunu düşünüyordu. “Ama yoksulluk, işsizlik, açlık” diyecek olan kendi seçmeninin eksiğini türbana ikame ederken bonus olarak dört artı dört, siyeri nebi’yi de ekleyerek onların gönüllerini, kuru kuruya aldı. Şaka değil, Peygamberin hayatı ve kuranı kerim derslerini velileri adına seçip öğrencinin önüne de kendisi koyuyor. Eksik tamamlayıcı bir şövalye yani.
 “Engellileri insan yerine” koyduklarından bahseden, daha doğrusu bahşeden Milletvekili Ziyaeddin Akbulut’tan sonra Erdoğan Malatya’da yürüme engelli bir yurttaşın cebindeki sigarasını çekip alırken de aynı kurtarıcı şövalyeydi.
Halkın asla kendi iradesi olmayacağına inanmaya kodlanmış bir zihniyetin, seçmeli ders seçilecekse ben seçtiririm, sigara bırakılacaksa ben bıraktırırım, doğurulacaksa ben doğurturum edasında zuhur etmesi büyük eleştiriden hiçbir ders çıkarmadığını gösteriyor Başbakan’ın. Yerine mega projeleri rahat rahat koymak için çaldığı iradedir esas olarak halkın eksiği halbuki. Güya bahşedilmiş iyiliklerin karşısında insan yerine konulduklarını hissedemeyenlere yapılan had bildirme; aşağılayıcı, küçük düşürücü ve azarlayıcı üslup “gününüzü göreceksiniz” tehdidinin altını çizdikçe bu eksiklik Erdoğan’ı çekip boğacak bir derin kuyuya benziyor.
Kendi gününü, halkın bir kısmına “günü geldi” müjdesi vererek diğer kısmını “gününüzü göreceksiniz” diye geçiren bir Başbakan’ın gerilim eksenli siyasetinin, bölücü söyleminin kurgulanmış bir seçmen kitlesi üretmeye daha ne kadar yeteceği ise çok belli değil.
AKP sayılı günlerini dolduruyor bu politikayla çünkü.

evrensel.net
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa