31 Mart 2013 11:00

Devletin bilme sevdası

Devletin bilme sevdası

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Rakam bu, kâğıda yazıldığı gibi durmaz gerçek hayatta.
Hele devletin elindeyse, devlet aklının kurguladığı bir geleceğin inşasında nasıl bir harç işlevi göreceği bilinmez.
Her haltı bilmeye muktedir olma iddiasındaki devlet, bu memlekette kaç kadın öldürülüyor bilmiyor ama “yönetim teknolojisini” bebelerin evlilik dışı olup olmadığını, dinini, uyruğunu öğrenmek için sonuna kadar kullanıyor. Bebeğin dininin yazılması istenen bölümde sadece 6 harf kutusu var, yani forma göre bebeğin Hristiyan olma şansı yok. Aslında sağlık gerekçesiyle yapılan tarama testinde fişleme anlamına gelecek bu soruların sorulmasının faşizmin ta kendisi olduğunu söyleyenlere Sağlık Bakanlığı “kötü niyetlisiniz” diyor. Bakanlık kendi eliyle yürütülen uygulamaya ilişkin soruları Nüfus Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne havale ediyor, “Ben istemiyorum ki, onlar istiyor” diyerek. Sanki o da yapsa öbürü de yapsa bir şey değişecek!  
“Bu ne şimdi?” diye soracaklara “kötü niyetli” damgasını yapıştırtacak bir “devletin bilme sevdası” örneği de İzmir’den.
Dindarlıkla ilgili Türkiye genelinde yapılması planlanan anket öncesinde İzmir’de 10 hanede bir deneme anketi yapılıyor. Sorular şöyle:  “Aşağıdakilerden hangisi Allah’ın varlığı ile ilgili inancınızı en iyi şekilde ifade eder? Hangi dine mensupsunuz? Hangi mezhebe göre amel edersiniz. Din bilgilerinizi nasıl geliştiriyorsunuz? Bunun için sizi kim teşvik ediyor? Dini nitelikli bir konuyu danışmak istediğinizde hangi kişi ya da kuruma müracaat edersiniz? Kendinizi ne kadar dindar hissediyorsunuz? Haftada ortalama kaç vakit namazınızı camide ya da mescitte cemaatle kılarsınız? Dışarı çıkarken başınızı örter misiniz? Kuran-ı Kerim’i Arapça okumayı biliyor musunuz, öğrenmek istiyor musunuz?”.
Bir de anket yapılanlardan yorumlaması istenen cümleler var; şöyle ki: “Günah işlediğimde pişman olurum. İbadetlerimi yerine getiremediğimde huzursuz olurum. Misafir ağırlarken bayanlar ve erkeklerin aynı ortamda bulunmamasını tercih ederim. Evlenmeden önce flört etmenin dinen bir sakıncası yoktur. Dini grup ve cemaatler yararlıdır. Herkes dini bir grup ya da cemaate mensup olmalıdır”.
Hükümetin politik röntgenciliğini afişe eden bu örnekler bir yol kazasıyla ortaya çıkmadı. Gözetleme kulesinin beceriksiz bekçileri değil bu anketleri yaptıran, o formları hazırlatanlar. Bu bilgilerin elde tutuluyor olduğu bilgisinin ortalığa saçılması bile bir gösterge. Devlet aklının sınırları dışında bir hayat talep edenler ayağını denk alsın! Hazırlıklarımız ona göre!
“Yönetim teknolojisini” ne için kullandığı, yöneten kafanın içini de teşhir ediyor. Neyin bilinmesi gerekip, neyin gerekli olmadığına dair sunulan algı, toplumsal yaşamın neyin üstüne kurulacağını anlatıyor. Bilinmesi gereken kaç kadının hangi gerekçelerle öldürüldüğü, kaç işçinin denetimsizlik ve ağır çalışma koşulları nedeniyle iş cinayetlerinde yaşamını yitirdiği, kaç çocuğun önlenebilir hastalıklar yüzünden ilkokul çağına bile gelemediği değil. Bunlar devletin bilgi dağarcığının kör kuyularında önemsiz birer rakamdan ibaret, halkımız çok da kafayı takmasın! Bunlar uğraşılması gereken sorunlar değil çünkü.
Nüfusu kontrol etmeye yönelik bu seçici bilme ihtiyacı, iktidarın kendinden menkul, kör bir güç olarak değil planlı programlı, hesaplı kitaplı yol alma isteğinden kaynaklı. Hükümetin bugün vatandaşlar hakkındaki bilgisini devlet mülkiyeti ve sırrı haline getirerek, üstüne de bilimsellik sosu dökerek açık ettiği dar ahlak anlayışı, inşa etmeye çalıştığı geleceğin olmazsa olmazı.
Da, biz nasıl bir gelecek istiyoruz, bir de onu sorsalar…

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...