27 Şubat 2013 11:15

Tutukluluk süresi

Tutukluluk süresi

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Yasaların kişiye ya da sosyal gruplara göre uygulanması maalesef hâlâ ülkemizce geçerli hukuk sistemi. Bazı futbolcular sahada herkese küfreder kurallar uygulanmaz. Bazı takımların hocalarına artık hoş görülemediği için ceza verilir ertelenir. Şike yapan ya da çok sayıda kulübe teşvik veren takımlara ceza uygulanmaz. Belediyeler iktidar partisinden ise soruşturmaya uğramaz, muhalefette ise on kuruşun hesabı sorulur. Deniz Feneri ve ünlü cemaat hakkında açılan soruşturmalarda yargı kötürüm olur bir türlü adım atmaz, işkenceci-tarikatçı olarak ünlenmiş polis şefini sol örgüt üyesi diye yıllarca içeride tutarlar.
Yargıda keyfiliğin bir unsuru hakim ve savcıların siyasi eğilimi ve iktidarla yakın ilişkisi ise diğer önemli unsuru pek çok yasanın net yazılmamış olmasıdır.
Son yıllarda çok tartışılmakla birlikte, her zaman yargının eleştirilen bir uygulaması olmuş uzun tutukluluk süreleri ile ilgili 2005’te yasal düzenleme getirildi. ‘Ağır cezalık yargılamalarda tutukluluk süresi en çok iki yıldır. Zorunlu hallerde bu süre üç yıla kadar uzatılabilir’ dendi. “Terör suçlarında” ise tutukluluk süresi iki misli artırılabiliyor idi. Biz bu yasa hükmünü iki yıl tutukluluk, en fazla yarısı kadar artırılabiliyor ve üç yıla uzatılabiliyor, siyasi örgütlerle ilgili davalarda ise altı yıla çıkılabiliyor diye anladık. Yasayı yapanlar da böyle istemişlerdi. Fakat, DGM’ler ve onlardan daha geri pozisyondaki Yargıtay , bu yasa hükmünü iki yıl artı üç yıl olarak yorumladı ve siyasi örgütlerin davalarında tutukluluk süresini on yıla çıkardı. Bu kadar uzun süreli tutukluluk dünyanın hiçbir yerinde yok. Fakat, bu süreyi dahi az buldukları için kanun hükmünün yürürlüğe girmesini uzatarak altı sene sonra yürürlüğe soktular ve yasa hükmü yapıldığında tutuklanan bir siyasi örgüt mensubunu on altı sene tutuklu olarak tutma kurnazlığını gösterdiler. Bu kadarı yetmezmiş gibi bir davada da Yargıtay, Yargıtay aşamasında geçen süreler tutukluluk sürelerine dahil edilmez dedi gerekçesi ile Özel yetkili mahkemeler (DGM’ler) şimdi on senelik tutukluluk süresini dahi uygulamamakta ısrar ediyor.
Diğer taraftan, bazı davalarda Başbakan ve hükümet yetkililerinin açıklama ve tavırlarına göre bazı ağır cezalık tutuklular salıveriliyor.
Tutukluluk süreleri ile ilgili AİHM, açılan bütün davalarda Türkiye mahkum ediliyor. AİHM üç, dört senelik tutukluluktan fazlasını demokratik topluma uygun görmüyor.
Güya, uzun tutukluluk sürelerinden herkes rahatsız. AKP yakınıyor. Muhalefet yakınıyor. Hakimler yakınıyor. Fakat, insanlar senelerce hapishanelerde tutulmaya devam ediliyor.
Herkes, uzun tutukluluk sürelerinden şikayetçi ise; özellikle AKP ve CHP-MHP bu durumdan memnun değil ise, yapılacak şey çok basittir. 4. Yargı Paketi diye tanımlanan çeşitli kanunlarda yapılacak değişiklikler paketine bir madde daha eklenir. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun102. maddesinin 2. fıkrası, “Ağır Cezalık işlerde tutukluluk süresi 3 seneyi aşamaz” diye değiştirilir. Problem çözülür. Bu süre “terör suçları” denen suçlar için de geçerli olur. Yani, bu suçlar için iki misli süre uygulaması getiren madde de yürürlükten kaldırılır. O zaman ne hakim hukuk dışı yorum ve gerekçelerle süreyi uzatabilir ne de Yargıtay.
Uzun tutukluluk sürelerinden şikayet eden TBMM’de grubu olan partiler. Böyle bir değişikliği yapmak zor mu?

evrensel.net
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...