Saldırıların sorumlusu hükümettir

Hocalı katliamını anma kisvesi altında Hocalı halkının acısı üzerinden ırkçılık gösterisine dönüşen Taksim mitinginin yarattığı faşist dalga, Hacettepe Üniversitesi’nde 28 Şubat günü yaşanan saldırının ardından okulumuzu da içine alarak genişliyor.
Taksim mitinginde en çok göze çarpan şeylerden birisi, “Hepiniz Ermenisiniz Hepiniz Piçsiniz” pankartıydı. Buna benzer pek çok pankart taşıyan kitlenin önünde konuşma yapan İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, meydandaki ırkçılığın iktidar eliyle meşrulaştırılmasına bir örnek olmuştur.
Ülkemizde yaşanan faşist hareketlenmenin etkileri her geçen gün farklı örneklerle karşımıza çıkıyor. 28 Şubat günü Hacettepe Üniversitesi’ne yapılan faşist saldırı son günlerde karşımıza çıkan ilk örnek oldu. Hemen ertesi gün, 29 Şubat’ta, okulumuz Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde Emek Gençliği olarak Taksim mitinginde çokça taşınan “Hepiniz Ermenisiniz Hepiniz piçsiniz” pankartını protesto eden “Piç olmak tercih değildir ama faşist olmak tercihtir!” şeklindeki afişlerimiz, içlerinde Azerbaycan’dan gelen kişilerin de olduğu birkaç faşist tarafından yırtıldı. Daha sonra kampüsün önünde, ellerinde zincirler ve sopalarla toplanmaya başladılar. Çevik kuvvetin faşistlere hiçbir şekilde müdahale etmemesi ve öğrenciler kapıdan çıkar çıkmaz faşist grubun saldırısına uğramaları, polis-faşist işbirliği içinde planlı bir provokasyonla karşı karşıya kaldığımızı göstermiştir.
Aynı gün, saat 18.30’da, Eğitim Sen MYK üyeleri ve bazı hocalarla kampüsten toplu çıkılarak, Yüksel Caddesi’nde basın açıklaması yapıldı.
Ardından Azerbaycan menşeili bir internet sitesinde Ülkü Ocakları ve Alperen Ocaklarına çağrı yapılıp 1 Mart günü saat 12.00’da SBF’nin önünde 29 Şubat’ta yaşananların “protesto edileceği” açıklandı. Yine aynı günün akşamı Adıyaman’da Alevi evlerinin işaretlenmesi gibi Maraş katliamını hatırlatan ve yeni katliam ihtimallerini ortaya çıkaran olayların yaşanması, AKP’nin meşrulaştırdığı ırkçılık ve düşmanlığın bir diğer etkisidir.
Uluslararası politikada sorunlar yaşamaya başladığında Cezayir katliamını hatırlatan, diğer yandan Roboski’de katliam yapan AKP, Hocalı katliamını anma kisvesi altında yarattığı ve meşrulaştırdığı ırkçılıkla halklar arasında düşmanlığı körükleyip, üniversitelerde faşist saldırıların artmasını ve bu saldırıların korunmasını sağlamaktadır.
Tüm katliamlar gibi Hocalı katliamını da lanetliyoruz.Yaşanan acıların üzerinden ırkçılığı yaymak için uğraşıp, bu şekilde yeni katliamlara zemin hazırlayan, “Türkler soykırım yapsaydı dünyada tek bir Ermeni bile kalmazdı” şeklinde, güya katliamı inkar ederken kendisinin bile kabullenemediği fakat alt metninde açıkça görülen “o kadar ırkçı ve vahşiyim ki” kafasındaki insanlar, insanlık boyunca yaşanmış ve yaşanacak tüm katliamların mesuliyetini sırtında taşımaktadır.
Bizler yaygınlaşan ırkçılığa ve üniversitelerde iktidar tarafından beslenen faşist saldırılara karşı, gençler olarak kampüslerimizi ve okullarımızı savunup, geleceğimizi kazanmak için mücadelemizi sürdürmek zorundayız.

*Ankara Üniversitesi SBF Öğrencisi