02 Kasım 2011 04:14

Diyarbakır sendikalarından ne bekliyor?

Diyarbakır sendikalarından ne bekliyor?

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Sendikal Güçbirliği Platformu, çeşitli illerde düzenlediği, işçilerle ve sendikacılarla, sendikal mücadelenin sorunlarını tartışma amacıyla sürdürdüğü toplantıların Diyarbakır etabını bugün gerçekleştiriyor.
Diğer illerde de olduğu gibi, Diyarbakır ve bölge illerinden işçiler ve sendikacıların bu toplantıya ilgi göstereceği anlaşılıyor. Dahası Diyarbakır ve bölge illerindeki işçiler ve sendikaların şube yöneticileri, diğer illerin işçileri ve sendikacıları gibi, Sendikal Güçbirliği Platformu’nu oluşturan sendikalardan, sendikal mücadelenin sorunlarının çözümünde bir atak için harekete geçmesini bekliyorlar. Ancak Diyarbakırlı işçiler ve sendikacılar, Trakya’nın, İzmir’in ya da İstanbul’un sendikacılarından farklı olarak, Sendikal Güçbirliği Platformu’ndan; “Kürt sorununun barışçıl çözümü” konusunda inisiyatif almasını, işçi sınıfının birliği ve halkların kardeşliğini esas alan bir çizgiden tutum ilan etmesini de bekliyorlar.
Biraz daha yakından bakıldığında bu beklentinin, sendikaların merkez yöneticileri ya da genel başkanlarının “Kürt sorununun barışçıl çözümü” konusunda sadece fikirlerini söylemesini, temennilerde bulunmasını değil; (ki bu da elbette önemlidir) bu konuda taraf olması, bir tutum ilan etmesi biçiminde olduğu anlaşılır. Örneğin bölge illerinde emekçiler ve işçilerle konuştuğunuzda görüyorsunuz ki; “Anadilde eğitim hakkı”, “Ayrımsız bir genel af”, “Askeri operasyonların durdurulması”, “KCK tutuklamalarına son verilmesi”, “Kürt temsilcilerinin muhatap alınması” gibi konularda da bir tutum alınması ve bu tutum doğrultusunda her platformda mücadele edileceğinin ilan edilmesine kadar götürülmesini istiyorlar.
Şu çok açıktır ki, sorun bugün geldiği boyutta Kürt sorunu karşısında açık bir tutum almamak, bölge işçilerine, emekçilerine “hiçbir şey söylememek”tir. Ve görüş açıklarken, bu görüşü bir tutum olarak yukarıdaki gibi açıkça ilan etmemek de “çok bir şey söylememek”tir. Çünkü örneğin, Tek Gıda-İş Genel Başkanı Türkel, Petrol-İş Genel Başkanı Öztaşkın, Hava-İş Genel Başkanı Ayçin, TGS Genel Başkanı İpekçi ya da Deri-İş Genel Başkanı Servi (mutlaka diğer sendika başkanları da) şu ya da bu ildeki çeşitli türden toplantılarda bu konuda çok isabetli görüşler öne sürmüşlerdir. Ancak bu görüşler o toplantılarda kalmış, ülke kamuoyunda ve işçiler arasında, hatta sendikaların üyesi işçiler arasında bile gerektiği gibi tartışılmamıştır.
Evet, bugünkü toplantıya katılan Diyarbakırlı ve bölge illerinden gelen işçiler sendikalarının üst yöneticilerinden, bu önemli toplantı vesilesiyle Kürt sorununun barışçıl çözümünde “taraf olmalarını” istiyorlar. Bunu çok muhtemeldir ki bugün kürsüden de pek çok ağızdan dile getireceklerdir. Ama sendikaların böyle bir tutum almaları, sadece bölge işçilerini rahatlatacak, onların önünü açacak bir istek değil ama Türkiye’nin tüm işçilerinin önünü açacak, sendikal mücadelenin de demokrasi mücadelesinin de itildiği köşeden çıkması için tek seçenektir. Çünkü işçi sınıfına ve onun haklarına yönelik saldırı ekonomik, sendikal alandan değil siyasi alandan, hükümetler üstünden yapılmaktadır. Ve bırakalım siyasete müdahaleyi, demokrasi mücadelesinde sendikaların rolünü, sınıfın sermaye ve saldırılarına karşı durabilmesi için sendikaların bu ülkenin en önemli ve acil çözüm bekleyen sorunu karşısında tutum alması artık bir ön koşul haline gelmiştir. Bugün sendikaların güçsüzlüğü, sermaye güçleri karşısında bir ağırlık oluşturamamalarının nedeni de siyasi konularda (burada Kürt sorunu belirleyici bir önemdedir) işçilerin, emekçilerin örgütlerinin “taraf” olarak sahneye çıkmamasıdır. Bu “taraf” olma tutumu, Kürt sorununun bugün geldiği noktada sadece sendikaların sınıf örgütleri olarak almaları gereken bir tutum değil, aynı zamanda işçi sınıfının ve sendikalarının sermaye ve hükümeti karşısında bir ağırlık oluşturması için bir “fırsat”tır da.
Umalım ki Sendikal Güçbirliği Platformu’ndaki sendika yönetimleri bu fırsatı kullanmada “Diyarbakır toplantısı” vesilesini gerektiği gibi değerlendirsinler.

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...