16 Aralık 2014 11:15

'Darbe yapacak gücümüz olsa Beşiktaş'ı şampiyon yapardık'

Gezi Parkı direnişine katıldıkları gerekçesiyle “Hükümeti yıkmaya teşebbüs” suçlaması ile haklarında dava açılan Beşiktaş’ın taraftar grubu Çarşı davasının ilk duruşması bugün İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

Paylaş

Gezi Parkı direnişine katıldıkları gerekçesiyle “Hükümeti yıkmaya teşebbüs” suçlaması ile haklarında dava açılan Beşiktaş’ın taraftar grubu Çarşı davasının ilk duruşması bugün İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

Sanıkların savunmalarının ardından, duruşma, avukatların taleplerinin alınması ile devam etti.

Sanıklardan Erdener Karataş, Beşiktaş Kongre üyesi olduğunu belirterek, "Örgüt üyesi değilim. Gezi protestoları sırasında Ankara'daydım. Sınav nedeniyle İstanbul'a geldiğimde olaylara denk geldim" dedi.

Sanık Volkan Eroloğlu, "Darbeyle suçlanmak benim için utanç verici. Nazmi Furuncu bana Cem Yakışkan'ın 25 bin lira aldığını söylemişti. Eylemde döner bıçağını kullandığımı da ispatlasınlar, buradan aşağıya atarım kendimi. Evde ele geçen döner bıçağı babamın eve getirdiği bıçaklardan biridir. Çarşı ile ilgim yok, darbeyle hiçbir alakam yok" dedi.

Sanıklardan Ayhan Güner de, "Çarşı biziz, buradayız, ama biz darbeci değiliz. Çarşıya darbe yapılıyor. Bu ilkeyi en iyi tanıtan Çarşı grubudur" şeklinde konuştu.

Sanıklardan Emre Işık, Beşiktaşlı olduğunu ancak Çarşı grubunun üyesi olmadığını belirterek, "Ben Maltepe Beşiktaşlılar Grubu'nu kurdum. Anayasal ve demokratik haklarımı kullanarak gösterilere katıldım. Hiçbir polise taş atmadım, taşkınlık yapmadım. Darbe ve örgüt suçlarını kabul etmiyorum" diye konuştu.

Sanık Engin Sarar da hiçbir eyleme katılmadığını ifade ederek, "Gezi Otel'in resepsiyonistiyim, yani işyerim orasıdır. Orada aslında mağdur oldum. Bütün gün gaz altında kaldım. Suçlamaları kabul etmiyorum. İyi bir insan ve iyi bir Beşiktaşlıyım" dedi.

Bir diğer sanık Murat Eroğlu ise,"Bu dava boşanmama neden oldu. Terör örgütü üyeliğiyle suçlandığım için eşim korkup gitti" dedi.

Sanık Erol Özdil, "Herhangi bir yürüyüşe katılmadım. Polisle karşı karşıya gelmedim. Çarşı'yı kuran 2-3 kişiden biriyim. Pankartlarım dünyaca ünlüdür. Stadın içinde pankart odam var. Pankartları yaparken maske kullanırım. Evde ele geçirilen maskeler onlardır. Yıldırım Demirören ve Fikret Orman buna şahitlik yapabilir. Gezi Parkı'ndaki hiçbir pankartı ve duvarlardaki Çarşı imzalı yazıları ben yazmadım" diye konuştu.

Sanıklardan İbrahim Aydın da, "Çarşı taraftarı bir ruhtur, ağaçtır. Beşiktaş dalıdır. Beşiktaş örgütse, biz de bu örgüte üyeyiz. İsnat edilen suç zamanı eşimle balayındaydım. Şairin de dediği gibi, 'Aşk örgütlenmektir'" dedi.

(16:42) Tolga Alp Turgut: Dolmabahçe'deki dozeri kullanmakla suçlanan Koray Yalnız, "Ne diyorsunuz hakim bey benim ehliyetim bile yok"

16.31 Tolga Alp Turgut An itibariyle Adliye önündeki "Başın öne eğilmesin aldırma kartal" destek tezahüratları duruşma salonundan duyuluyor

16:28 Tolga Alp Turgut: Sanık Kaan Kabaş:Evimde muşta ve mühendis olan kardeşimin bareti bulundu.Hükümeti devirmekle yargılanıyorum.Şaşkınım.

16.12 Tolga Alp Turgut: Sanık Arda Mutlu Doğan:İşim gereği film çekiminde kullanılan evimdeki oyuncak bir tabanca, davaya delil olarak konulmuş.

15.58 Tolga Alp Turgut: Sanık Bülent Ergenç: Çarşı'nın yöneticisi yoktur. 'Çarşı kendine karşı'dır. Protestolara doğal ve bireysel katılım vardır.

Gezi Parkı protestolarına doğal alanların ranta dönüştürülmesine karşı olduğum için demokratik biçimde katıldım.

15 Haziran'da polisle çatışmadım. Park'ta alkol satan biriyle tartışırken sivil biri tarafından bıçaklandım hastanedeydim.

35 kişilik davada sadece 1 kişiyi tanıyorum. Beni örgüt yöneticiligiyle yargılıyorsunuz. Beraatimi istiyorum.

İfademde "orada kalmaya çalışın" dedim "orada çatışın" yazılmış.

15.30 Tolga Alp Turgut: "Arkasına aldığı kitleyi Başbakanlık ofisine yönlendirmek" ile suçlanan Bülent Ergenç: O tarihte Tekirdağ'da bir düğündeydim

15.14 Tolga Alp Turgut: Sanık Cem Yakışkan'ın "Darbe yapacak gücümüz olsaydı Beşiktaş'ı şampiyon yapardık" sözleri sonrası salon alkıştan yıkıldı.

Sanık Cem Yakışkan: Çarşı taraftar grubu engelli insanlara yardım eder darbe yapmaz.

İddianamede polise 'siz' dedim, 'telsiz' yazdı.

14.57 Tolga Alp Turgut: "Mesele sadece ağaç değil anlamadiniz mı" tweetinden dolayı yargılanan Cem Yakışkan: Benim o tarihte twitterim yoktu.

14.45 Tolga Alp Turgut: 14:30'da devam etmek üzere ara verilen "Çarşı" davası 15 dakika gecikmeyle devam ediyor

13.26 Tolga Alp Turgut: Adliyede "Çocuklar inanın inanın çocuklar" tezahüratıyla sanıklara destek veriliyor

13.19 Tolga Alp Turgut: Çarşı davasında duruşmaya 14:30'a kadar ara verildi.

13.13 Tolga Alp Turgut: Avukat Yıldız İmrek: Müvekkillerimiz gözaltına alınırken hükümeti yıkmak ile suçlanmıyordu.Şimdi ne değişti?

13.10 Tolga Alp Turgut: Çarşı avukatları: iddianamede 11.06.2014 sonrası tapeler yer alıyor. Tapelerin soruşturma ile ilgisi yok.

13.07 Tolga Alp Turgut: Çarşı avukatları, davayı açan ve yürüten savcıların "dosyada örgüt olgusu yok" beyanından dolayı karara itiraz etti

13.02 Tolga Alp Turgut: Çarşı avukatlarının "tapeler usulsüzdür. Dava dosyasından çıkarılmalıdır" talebi reddedildi.

12.59 Tolga Alp Turgut: Çarşı Avukatları: İddianame açık ve net değildir. Çağrışım yaptırmak suretiyle algı operasyonu yapmak için hazırlanmıştır.

12.45 Tolga Alp Turgut: Çarşı avukatları, iddianamede yer alan tapelerin başka bir davadan alındığını soyledi, soruşturmadan çıkarılmasını talep etti

12.36 Tolga Alp Turgut: Çarşı'nın iddianameye göre; "Kes sesini Tayyip afişini" asmak suçundan yargılanması, duruşma salonunda kahkahalara neden oldu

12.25 Tolga Alp Turgut: Duruşmanın görüntülü kayda alınıp alınmaması tartışıldı. İddianame okunuyor

İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sabah saat 09.50'de başlayan duruşmada 35 tutuksuz sanık hazır bulundu. Duruşmaya HDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, CHP'li milletvekilleri İlhan Cihaner, Sezgin Tanrıkulu, Mahmut Tanal, Umut Oran, Kütahya Bağımsız Milletvekili İdris Bal, CHP eski İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, Ressam Bedri Baykam ve çok sayıda Beşiktaş taraftarı duruşmaya izleyici olarak hazır bulundu. Sanıkların savunmak için İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal'ın da aralarında bulunduğu 100 avukat duruşmaya katıldı.

Taraftarlar, siyasi parti üyeleri, Gezi direnişçileri de duruşma öncesi Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi önünde toplandı.

Berkin Elvan'ın anne ve babası da Çarşı'ya destek için gelenler arasında. Elvan'lar duruşma salonuna girmek istedi ancak salpnun küçüklüğü gerekçe gösterilerek alınmadı. Bunun üzerine devreye giren CHP Dersim Milletvekili Hüseyin Aygün'ün çabaları sonucu Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm Elvan salona alındı, baba Sami Elvan ise giremedi.

'DAHA GENİŞ BİR SALONDA DURUŞMA YAPILSIN'

Duruşma başladıktan sonra söz alan tutuksuz sanıkların avukatı Ömer Kavilli, "Bu salonda bu duruşmanın görülmesi mümkün değil. Alt yapı yetersizidir. Daha geniş bir salonda duruşma yapılsın" dedi. Bu sözler üzerine Mahkeme başkanı, "İşi olmayan dışarı çıksın. Avukat, milletvekili, basın mensupları salonda kalsın" diye konuştu. Hakim, "Sanık sayısı, izleyici sayısı dikkate alınarak oturabiliriz. Ne zaman mahkeme deplasmana gitiyse bir sıkıntı yaşandı. Mümkün mertebe kendi salonumuzda duruşma yapmaya çalıştık" ifadesini kullandı. Avukatlar ise ısrarla duruşma salonun küçük ve yetersiz olduğunu dile getirdi.

'BURADA DEPLASMAN YOK'

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, "Burada bir taraftar grubu yargılanıyor. Burada deplasman yok. Sanık avukatları ayakta ve yetersiz salon koşullarında savunma yapamayacaklarını belirtiyorlar" diyerek mahkeme başkanına tepki gösterdi. Bunun üzerine mahkeme heyeti, "Kimlik tespiti ve iddianame okunduktan sonra duruşmayı büyük salona alacağız" dedi. Avukatlar da, "Bu şekilde kimlik tespiti de mümkün değil" yanıtını verdi.

Duruşma tutuksuz sanıkların kimlik tespitiyle devam ediyor. Öte yandan bazı sanıklar ile avukatların Beşiktaş forması giyip atkıları taktıkları görüldü.

YOL KAPATILDI

Taraftarların Adliye önünde coşkulu destekleri sürerken "Her yer Taksim her yer direniş" sloganlarıyla Adliye yolunun iki şeridi de trafiğe kapatıldı.

Tutuksuz yargılanan sanıklar ve izleyici olarak gelen taraftarlar Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nın koridorlarını tribüne çevirirken Spor Büro'ya bağlı polisler adliye içindeki taraftarları çıkartmaya başladı.

AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS İSTENİYOR

İstanbul Cumhuriyet Savcısı Adem Meral tarafından hazırlanan 38 sayfalık iddianamede, 35 şüpheli dışında, 9 polis de "şikayetçi" sıfatıyla yer alıyor. 35 şüpheli hakkında, "Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor. Ayrıca, yine şüpheliler hakkında ayrı ayrı, "Örgüt kurmak ve yönetmek, örgüte üye olmak, görevi yaptırmamak için direnme, kamu malına zarar verme, toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" gibi çeşitli suçlardan 2 yıldan 50 yıla kadar değişen hapis cezaları talep ediliyor. (İSTANBUL)

ÇARŞI'DAN AÇIKLAMA: LA BİZ SİZE N'ETTİK?

TARAFTAR GRUPLARI VE DERNEKLERDEN ÇAĞRI: ÇARŞI'YA KELEPÇE VURULAMAZ

ÖNCEKİ HABER

'Yeni Türkiye'nin hedefleri için yeniden yapılandırma'

SONRAKİ HABER

Pakistan'da Taliban okul bastı: 146 ölü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...