16 Aralık 2014 01:00

Daha büyük saldırılar kapıda

Aydın, akademisyen ve siyasi parti temsilcileri 14 Aralık operasyonu için ‘iktidarın hedefi her türlü kıpırdanışı yok etmek’ dediği sırada Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘bitaraf olan bertaraf olur’ diye konuştu.

Paylaş

Tuba GÜNGÖR
Şerif KARATAŞ
İstanbul

Cemaate yakın yayın kuruluşları ile Ergenekon ve el Kaide gibi operasyonlarda görev alan polislere operasyon yapılmasına tepkiler çığ gibi büyüyor. İktidarın şaşaası arttıkça, safahatı arttıkça baskısı, otoriterliği, hak, hukuk, kural tanımazlığının arttığına dikkat çeken aydın, akademisyen ve siyasi parti temsilcileri “Cemaat medyası”na yapılan saldırıların, iktidarı eleştiren, karşı çıkan herkes için yakın bir tehdidin habercisi olduğunu belirttiler.

CUMHURBAŞKANI STARTINI VERDİ

Gazetemize konuşan ve 14 Aralık Operasyonuna tepki gösteren EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde başlayan bir dönem kader birliği yaptıkları cemaat yapılanmasıyla aralarındaki çatışmanın operasyon boyutuna vardığını belirtti. Daha önce benzer hukuksuz operasyonların, tutuklamaların sendikacılara, siyasetçilere, gazetecilere, akademisyenlere ve yerel yönetim seçilmişlerine yapıldığını hatırlayan Gürkan şunları kaydetti: “Ergenekon, Balyoz, Devrimci Karargah vb. adlarla yapılan  operasyonlar esas olarak insan hak ihlalleri ile ilgili yapılmamış, benzer hukuksuzluklarla, tamamen bir siyasi hesaplaşma üzerine kurgulanmıştı. Şimdi de Cumhurbaşkanı start verdi, Başbakandan başlamak üzere her düzeyde AKP siyasi aktörleri bu operasyonların dayanaklarına dair tezlerini her cinsten burjuva medyasında seslendirmeye başladılar.”

İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ OLMAZSA OLMAZDIR

Operasyonların yargı sisteminin çürümüşlüğünü gösterdiğini vurgulayan Gürkan şu ifadeleri kullandı: “Basın ifade özgürlüğünün nasıl ayaklar altına alındığı, siyasi hesaplaşma için erk olanların gözünü budaktan esirgemeyeceğini, hiç bir kural tanımadan, hak ihlallerinden kaçınmayacağını gözler önüne sermiştir. Bu operasyonlar bir dönem hükümetin yaptığı her türlü hukuksuzluğu savunan, yanıltıcı manşetlerle halkı yanlış yönlendiren, hatta yargı yerine geçerek hükümler veren basın kuruluşları ve gazeteciler için yapılmış olsa da basın, ifade özgürlüğünü, yargı sisteminin adalet kuralları içerisinde işletilmesini savunmak ve talep etmek demokrasi mücadelesinin olmazsa olmazlarındandır. İktidarın şaşaası arttıkça, safahatı arttıkça baskısı, otoriterliği, hak, hukuk, kural tanımazlığı artıyor. Bu nedenle bugün laik ve demokratik bir Türkiye için mücadele düne göre daha önem kazanmıştır.”

HDP:HUKUK HERKESE LAZIM

HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş ise yaptığı açıklamada, “Başta basın özgürlüğü olmak üzere, düşünce ve ifade özgürlüğü ile halkın haber alma haklarına evrensel hukuk normları çerçevesinde hassasiyet gösterilmesinin zorunluluğu konusunda ilgilileri uyarıyoruz” dedi. Operasyonun adli değil siyasi olduğunu belirten Beştaş, “Bu operasyonların, paralel yapının, KCK, Ergenekon, Balyoz süreçlerinde işlediği suçlara dair tek bir soru sorulmadan, geçmişteki AKP-Cemaat Ortaklığı’na vurgu yapılmadan sonlandırılacağını önceki deneyimlerden biliyoruz. Süreçleri böyle işleten AKP ve Cemaat de biliyor” dedi. İntikamcı bir perspektifle meselelere bakmadıklarını söyleyen Beştaş, intikamcı uygulamaların sorunları daha da çözümsüz bir hale getireceğini kaydetti.

Soruşturmanın hukuki çerçeveler içinde yürütülmesi gerektiğini ifade eden Beştaş, “Mevcut operasyonların hukuka olan güveni tümden ortadan kaldıran zincire yeni bir halka eklememesi konusuna dikkat çekiyoruz” dedi. Basın özgürlüğünün demokrasinin olmazsa olmaz şartı olduğunu belirten Beştaş, “Her zaman dediğimiz gibi, hukuk herkese lazımdır. Mevcut operasyonlar yolsuzlukları örtmeyeceği gibi, halkların barış, demokrasi ve hukuk arayışlarının da önüne geçemez” dedi.

ALPER TAŞ: AKP CEMAATE YÜKLEYEREK AKLANMAK İSTİYOR

ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş, 14 Aralık operasyonuna ilişkin gazetemize değerlendirmede bulundu. Operasyonun zamanlamasının manidar olduğunu söyleyen Taş, “Siyasi iktidar 17-25 yolsuzluk operasyonu tartışılmasını ve bu iddiaların tekrar gündeme gelmesinin önüne geçmek için operasyon yapıldı. 17-25 Aralık’ın rövanşı da ortaya çıkmış oldu” dedi. AKP’nin yeni Türkiye söylemlerine de değinen Taş, yeni Türkiye olarak sunulan rejim değişikliğinin otoriter ve baskıcı olduğuna işaret etti. Cemaatle AKP’nin hem ekonomik hem de siyasi boyutlu bir rant kavgasına girdiğini söyleyen Taş, bunun için iktidar kavgasının yürütüldüğünü belirtti .

AKP’nin cemaatten öğrendiğini bugün cemaate uyguladığını dile getiren Taş, “Dikkat çekmemiz gereken nokta, AKP her şeyi Cemaatin sırtına yükleyerek, kendini aklamak  ve sivil diktatörlük, İslam faşizmini perdelemek istiyor” dedi. Geçmişte yapılan kirli ortaklığın girdiği rant kavgasından Türkiye’nin yoksulluk, yoksunluk, ahlaksızlık olarak yansıdığına dikkat çeken Taş, “Türkiye için haziranda ortaya çıkan Gezi direnişinin ortaya koyduğu temeller üzerinden bir rejimi inşa etmektir” diye konuştu.  
Basın özgürlüğü konusunda Cemaat basınının son konuşacağı yerlerden biri olduğuna işaret eden Taş şunları söyledi: “Beğenmesek de basın özgürlüğünden yana olmamız gerekiyor. ‘Oh ne güzel oldu’ deme hakkımız yok. Burada ilkeli olmakta fayda var. Kendine Müslümanlardan değiliz. Operasyon hukuki düzeyde yürümüyor. Siyasi düzeyde yürüyor, gazetecilerin serbest bırakılması gerekiyor.”

ÇUBUKÇU: YAKIN BİR TEHDİDİN HABERCİSİ

Gazetemiz Yazarı ve Evrensel Kültür Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Aydın Çubukçu ise son operasyonla ilgili şu değerlendirmede bulundu: “Hiç kuşku duyulamaz ki, görünürde “cemaat medyası”na yapılan bu saldırı, iktidarı eleştiren, karşı çıkan herkes için yakın bir tehdidin habercisidir. Otoriter ve hatta totaliter bir yönetime giden yollar adım adım döşeniyor. Elinde tuttuğu devlet güçlerini önce en yakın intikam hedeflerine karşı seferber eden zihniyet, yakın zamanda kendisine karşı çıkmış her çevreyi, her hareketi, halkın her kıpırdanışını pervasızca hedefine koyacaktır. Saldırıya uğrayan herkesi savunmakta elimiz titremesin. Saldırının şimdi kime yöneldiği önemli değildir. Kim tarafından ve hangi amaçla yapıldığı önemlidir. Sindirmek, korkutmak ve susturmak istedikleri bütün halktır. Saldırının çapı, saklanmak istenen suçlar kadar geniş ve büyük olacaktır. Kişisel intikam hırsıyla beslenmiş baskı rejiminin amacı da hedefi de demokrasiyi daraltarak kendi savunmasını güçlendirmektir.”

KONCUK: KESİNTİSİZ DEMOKRASİ SONUNA KADAR İNSAN HAKLARI

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk da operasyonlara tepki gösterenler arasında. “Kesintisiz hukuk, sonuna kadar insan hakları istiyoruz” diyen Koncuk, “Bugün yaşadıklarımız, vicdan ölçülerini aşmış, izan sahibi olanlar bakımından, kamu vicdanını yaralamıştır” dedi. Zulmün asla kabul edilemeyeceğini söyleyen Koncuk şunları kaydetti: “Hangi sebep, hangi gerekçeler olursa olsun, zulme seyirci kalmak, hak ettiler demek bize yakışmaz. İddiamız, Türkiye’nin hukuk içerisinde, insan haklarına saygı çerçevesinde yürümesi ise, bunu kime hukuk dışı muamele yapılırsa yapılsın karşı durarak göstereceksiniz. Biz Türkiye Kamu-Sen olarak, sonuna kadar, hukukun üstünlüğü, sonuna kadar insana saygı diyoruz.”

KILIÇDAROĞLU: İNTİKAM ALMA GÜDÜSÜYLE YAPILAN OPERASYONLAR

CHP Genel Başkanı Kemal KIlıçdaroğlu, Ankara Barosu’nu ziyaret etti. Çıkışta basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, 14 Aralık operasyonu ile ilgili değerlendirmede bulunarak şunları söyledi: “Operasyonlar bize öğretilen hukuk çerçevesinde yapılan operasyonlar değil. İntikam alma güdüsüyle yapılan operasyonlar bunlar. Devleti yönetenler devleti intikam güdüsüyle yönetemezler. Hınçla yönetemezler. Ben bir öncekinin rövanşını alacağım, anlayışıyla devleti yönetemezler. Devletin TRT bile ön yargıyla haber yapıyor. Ön yargı ile bilgi toplamaya çalışıyor. Bunlar doğru değil.”
17-25 Aralık yolsuzluklarının unutturulmak istendiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Bunu unutmayacağız ve unutturmayacağız”diye konuştu.

ÖNCEKİ HABER

'Artık canımıza tak etti'

SONRAKİ HABER

Otoritaryanizmden Totalitaryanizme artık her şey mümkündür

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...