14 Temmuz 2011 17:38

Sendikalı olarak işe dönmek istiyorlar

Sendikaya üye olduktan sonra işten atılan Form Mukavva işçileri, işyerlerinin önüne kurdukları çadırda direnişlerini sürdürüyor. Form Mukavva işçileri ile çadırlarını kurmadan önce Ayrancılar’da bir çay bahçesinde bir araya geliyoruz. İşten atılan 17 işçi ile birlikte halen çalışma

Sendikalı olarak işe dönmek istiyorlar
Paylaş
Emine Uyar / Nuri Önder

Yasin Gülcem sendikaya üye olduğu için işten çıkarılan işçilerden birisi. İşçilerin sürekli olarak şikâyetçi olduğu bir konuyu gündeme getiriyor; “Yukarıda çalışan arkadaşlarımızı ayrı bir muamele, aşağıda çalışan arkadaşlarımıza ayrı bir muamele yapılıyor. Yukarıdaki arkadaşlarımız ‘insan suyu’ denilen şaşal suyu içiyorlar, aşağıdaki arkadaşlarımızı da köle gibi gördükleri için devamlı kuyu suyu içiyorlar. Dile getirmemize rağmen bir türlü çözüm bulamadılar. Bunun dışında aşağıdaki arkadaşlarımız yalan şahitlikle suçlanıyor, bu yüzden işten çıkarılıyorlar. İki ayrı muamele yapılıyor bu yüzden sendikaya ihtiyaç duyduk. Müdürlerimiz, yöneticilerimiz bize argo kelimeler kullandılar. Biz çalışmak üretmek istiyoruz ama müdürlerimiz bizi anlayamadı” diyor.

FAZLA MESAİYE KARŞI İZİN

Harun Kavaklı, iş kazası geçiren arkadaşlarının, “Senin yaran hafif” denilerek dolmuşa bindirildiğini anlatıyor. “İş kazası geçiren arkadaşlarımızın üç dolmuş değiştirerek hastaneye gitmesini değil insanlığa yakışır bir şekilde işyerinin aracına bindirilip bir an önceye hastaneye ulaştırılmasını ve acılarından daha erken kurtarılmasını istiyoruz” diyor. Herhangi bir sorunlarını ya da taleplerini ifade ettiklerinde müdürler tarafından kendilerine, “6 nolu kapı orada işinize geliyorsa çalışın” denildiğini anlatan Kavaklı, fazla mesai ücreti karşılığında da izin kullandırıldığını belirtiyor. “Mesaiye gelmek istemediğimizde şiddetli argo kelimelerle tehdit ediliyorduk. Bütün bunlar yüzünden Selüloz-İş’te örgütlenmeye karar verdik. İnsanca yaşayabilecek ücret istiyoruz” diyen Kavaklı, 7-8 yıllık işçilerin asgari ücretin 40-50 lira üstünde ücret aldığını ve kendilerine yıllık 10 lira zam yapıldığını anlatıyor.

Ali Rıza Zengin de, 1 yıl öncesine kadar tüm resmi bayramlarda çalıştırılmalarına rağmen bayram mesaisi verilmediğini anlatıyor. “İtirazlarımız sayesinde bir yıldır vermeye başladılar. Müdürlerin küfürlü ve aşağılayıcı konuşmaları bizi çok rahatsız etti. Vasıfsız olduğumuzu iş bilmediğimizi söylüyor patron. Ben 5.5 yıldır çalışıyorum. İşten atılanlar, 7, 10, 12 yıllık işçi. Bunlar mı iş bilmiyor” diyor. (İzmir/EVRENSEL)


İŞ KAZASI YAPANIN CEBİNE 1 LİRA

Basri Kırtaş: Patronumuz, “Bu işçiler vasıfsız, çalışmak istemiyorlar” diyor. 6 yıldır çalışıyorum. Ben vasıflıyım diğer arkadaşlarım da vasıflıdır. İş kazası yapan arkadaşlara cebine 1 lira verip, “Hastaneye kendi imkanlarınızla gidin” dediler.  

Mustafa Küren: 18 aydır çalışıyordum. Ocak ayına kadar zam istemedim. Şubat’ta zam istediğimi söyledim. Yıllık dokuz lira zam yapıldı. Ustam bizzat kendisi müdürlere, patrona çıkıp bunun az olduğunu söyledi. Düzelteceklerini söylediler uzun aradan sonra 20 lira zam yaptılar. Ben işten ayrılacaktım. Sendika işin içine girdi. Üye oldum. Sabrettim işten çıkmadım patron attı.

Vedat Köktürk (Selüloz-İş Örgütlenme Uzmanı): İşverenin işçilerin sahipsiz olduğunu belirten açıklamalarından sonra sahipsiz olmadığımızı göstermek için sadece Ayrancılar Bölgesi çevresinde Torbalı, Kemalpaşa, Gaziemir gibi yerlerde kısa süreli imza masaları açtık. Beklentimizin çok üstünde ilgiyle karşılaştık. Bu da bizim birlik ve beraberliğimizi arttırdı. 3 günde binleri aşan imza topladık. Halkın yakın ilgisini ve manevi desteğini gördük. Form Mukavva işçisi, sendikasının öncülüğünde diğer kardeş sendikaların da artan desteği ile bu mücadeleden alnının akıyla çıkacağını gösterdi.


KIVILCIM BÜYÜYECEK

Selüloz-İş Genel Başkan Yardımcısı İlhan Aktaş, Form Mukavva’da çoğunluğu sağladıklarını ve yetkinin kendilerine verildiğini patronun ise buna itiraz ettiğini belirtti. Eylemin sadece Form işçilerinin eylemi olmadığını ifade eden Aktaş, “Yaklaşık 20 gündür devam ettiğimiz bu mücadele hız kesmeden devam edecek ” dedi. Aktaş, “Bundan sonraki süreçte tüm ezilen işçilerin, emekçilerin sesi olmaya devam edeceğiz ve buradan da tüm sendikalarımıza, tüm kitle örgütlerimize, bu konuyla ilgili destek çağrılarımızı yineliyoruz. İşveren kulaklarını kapatmış durumda. Ama bilsin ki eylemin ilk günlerinde biz bir kıvılcım yarattık, bu kıvılcımla bu yangın büyüyecek, bu yangını da söndürmek güç olacak” dedi.

ÖNCEKİ HABER

EMEP: Dış müdahaleyle demokrasi gelmez

SONRAKİ HABER

Hera işçisi yetkiye yürüyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...